Fahri Kubilay
Kanal İstanbul Tartışması
Hafızalarımızı bir yoklayalım bakalım; Türkiye'nin en büyük projelerine karşı çıkanlar kimlermiş.
Mesela Boğaziçi, Yavuz SultanSelim, Fatih Sultan Mehmet Köprülerine karşı çıkanlar, Marmaray’a, İstanbul Havalimanına karşı çıkanlar ve bunun gibi büyük projelere karşı olanlar Tarihi süreçte hep aynı zihniyete sahip olanlar olmuştur.
Konu tartışılırken elime bir gazete kupürü geçti. Bu kupürde tarihi süreç içinde bütün projelere karşı çıkanların ve bu günkü projelere karşı çıkanların gerekçelerini ve aralarında hiçbir fark görmedim.
Şimdi aynı zihniyete mensup olanların çağımız versiyonları da İstanbul Kanalı’na karşı çıkıyorlar...
Ne demişler daha öncekiler, bir kısmına bakalım.
-Boğaziçi Köprüsü, Türkiye ve İstanbul’un başına gelen en büyük felâkettir. Mimarlar Odası.
-Çevre yolu ve asma köprü fantastik ve politik tasavvurlardır. Mimarlar Odası
-Köprü müthiş kazık bir yatırım olacak. Prof. Dr. Besim Üstünel (CHP)
-Köprü, her geçen gün toplum bünyesinde korkunç tahribat açacağı bilimsel olarak tespit edilmiş bulunan projedir. Talât Halman
-Boğazın iki yakasında evleri olan zenginlere tüketim malları taşıyan kamyonlara yol açmak için çare; Boğaz Köprüsü.İlhan Selçuk
-Boğaz Köprüsünden utanç duyuyoruz. Şiar Yalçın
-Köprü yaptıracaklar ki; yabancı patronlara milyonlar, yerli uşaklarına pay, arsa vurguncularına kâr sağlansın... İnsanca yaşamak istiyoruz. Bu yüzden de köprüye hayır diyoruz. Türkiye İşçi Partisi Beşiktaş İlçesi… Dün ile buğun söylenenler arasında bir fark var mı, yok..
Kanal projesine karşı olanlar, emin olun ki, ilerleyen zamanlarda “Türkiye nükleer silah yapıyor“ diye ona da karşı çıkacaklar...
Adam kendiside müteahhitlik yapan birisi… Çıkmış diyorki; “Bu yanlış yatırımlar yüzünden insanlar beton yığınından, arabalardan, kalabalıklardan dışarıya çıkamıyor, nefes bile alamıyor.” Sevsinler senin düşünceni…
“Üçüncü köprü ya da yeni havaalanı yapıldı da ne oldu? Gidilmeyen bir havaalanı geçilmeyen bir köprü ...”
“Hele hele bu kanal İstanbul projesi doğayı denizi yaşamı her şeyi birbirine katacak kime neye hizmet edeceği belli olmayan Amerikan mı Arap mı kaynaklı neidiği belirsiz bir proje.Bunlar rant projeleridir, sana ve Türk halkına bir şey kazandırmaz.” vs...
Doğrudur, beton yığını,dikine yapılaşma… Yıllar önce yazdık “ranta kurban giden şehirler” diye ama üçüncü köprü, üçüncü havalimanı gibi dünya ölçeğinde bu projeler mesela hava alanı açılışından kısa süre içinde 50 milyon yolcu taşımış..
Yukarıdaki sözlere tek tek cevap verme gibi bir niyetim yok… Batı Cephesinde değişen bir şey yok çünkü. Yıllar önce ne söylenmişse hep aynı sözler. Yani burada bir istikrarın olduğun söylemek doğrudur... Ama tersine istikrar istikrarsızlık demektir.
Bu Kanal İstanbul meselesi daha çok konuşulacak bir meseledir. Burası demokratik bir ülkedir ve Kanal İstanbul’u yapmak isteyenler de karşı çıkanlarda bu ülkenin insanlarıdır. Tartışılır konuşulur ama bu tartışmalar toplumu bölmez iş oralara varmaz. Konuyu içimizde tartışalım konuşalım tezlerimizi sunalım ve menfaatimiz nerede ise o şekilde sonuçlandıralım.
Bu ülkenin düşmanları onun güçlenmesini istemezler. Bu ülkeyi birinci ligde görmek istemezler. Yüzyıldır biz de dahil bütün dünyayı sömüren emperyal güçlerin bizleri yönlendirmesine imkan vermeyelim.İçimizdeki FETÖ benzeri oluşumların uşaklığını yapanlar toplumun kafasını karıştırmak istiyorlar. İktidarı yıkmak itiyorlar. “Tayyip’i devireceğiz” diyerek ülkeyi ele geçirmek istiyorlar.Bu yolla ülkenin birliği ve dirliğine dinamit koymak istiyorlar.
İşte bu yüzden onlar ne söylüyorlarsa ben karşı safta yer alıyor um ve almaya da devam edeceğim.