Selman S. Akyüz

Selman S. Akyüz

KONYASPOR’DA İSTEKSİZLER ZÜMRESİ

Bir Anadolu takımından ne beklersiniz. Süper Lig’de mücadele etmesini, ligden düşmemesini, orta sıralarda oynamasını, zevkli ve keyifli maçlar izletmesini, genç oyunculara şans verip Türk futboluna yeni isimler kazandırmasını beklersiniz. Konyaspor taraftarı da takımından bunları bekleyebilir. Bir çok arzuyu belirttim. Taraftar buna ek olarak takımının başarılı olmasını, üst sıraları hedeflemesini de arzulayabilir. Ama bu beklentinin gerçekleşmesi için takımın kadro yapısına hatta tesis ve alt yapısına bakmak gerekiyor. Konyaspor’un kadrosunun küçültülmüş olduğunu, alt yapı adına da neredeyse hiçbir şey yapılmadığını göz önünde bulunduracak olursak boşuna üst sıra ya da UEFA falan beklemenin gereği yok.

 

Bir baksanıza alt yapınızda, PAF takımında bile kiralık futbolcu oynatacak kadar kötü durumda Konya futbolu. Beklentiden bahsederken Konyaspor’un ligde şu ana kadar gösterdiği performansı normal karşılayabiliriz. Dört büyük takımın ikisinden deplasmanda puan alınmış, 13 puan var. Ligden düşmek için adeta büyük bir çaba sarf etmek gerekiyor. Yani takım zaten ligin kalıcıları arasına girmiş diyebiliriz. Para da olmadığına göre böyle oynamaya devam ederler, siz de her yıl 3-5 güzel maç izler evinize dönersiniz.

 

Konyaspor camiası bunlarla yetinebilir, yönetim de yetinebilir, hatta muhalefetin doruğuna çıkan eski yöneticiler bile yetinebilir bu noktayla. Ancak ben yetinmiyorum. Aslında bu yazıyı okuyanların da yetinmemesi gerekiyor. Fazla bir şey istemiyorum. UEFA’ya gitmek, şampiyon olmak, büyüklerin hepsine kök söktürülmesini falan istemiyorum. Ben sadece Konyaspor’un akıllı, kafası çalışan, idealleri olan, aldığı paranın hakkını veren ve en önemlisi istekli futbolculara ve teknik heyete sahip olmasını istiyorum. Ankaragücü maçından Kaleci Özden ve Ufuk Ateş’in söylediklerine bakın. “Onlar bizden daha fazla istedi. Maçı aldılar.” Sakın futbolu bilmediğimi zannetmeyin. Bazı takımların bazen üç puana çok ihtiyacı vardır ve her şeylerini ortaya koyarlar. Ama sizin maçı onların kazanmasını kolaylaştırmak gibi bir göreviniz yok. Bu bir anlamda şikedir. Evet gerçekten şikedir. Ne demek bu? “Ben 13 puan topladım. Senin 6 puanın var. Yarın bayram. Evime gideceğim. İlk on birde oynuyorum. Maç başını da hak ettim. Hadi siz de daha ligin başından alt sıralara demir atmayın. Alın 3 puan sizin olsun” demektir bu.

 

Haysiyeti olan bir futbolcuya bu yakışmaz. Aldığı parayı, temsil ettiği insanları ve vicdanını düşünen bir futbolcu kötü oynar ama iyi oynama ya da kazanma konusunda isteksiz olamaz. Ankaraspor maçında istekli olacaksınız, biliyorum ve büyük ihtimalle maçı kazanacaksınız. Çünkü rakipten daha az istediğinizi taraftar görürse kötü olur sizin için. Sonraki deplasmanda yine eskiye döneceksiniz. Lütfen, kendinizi de bizi de kandırmayın.

 

Ben Konyaspor’un isteksizler zümresinden oluşmasını istemiyorum. Kaybedin ama isteyin. İstek için de Nurullah Sağlam’a büyük görev düşüyor. Sayın Sağlam’ın beni ve çevremdekileri kendisine inandırdığı gibi futbolcusunu da istekli olmaya ikna etmesi gerekiyor.

Önceki ve Sonraki Yazılar