Globalleşmenin dünyayı küçük bir köy, kuş gribi dolayısıyla da küçük bir kümese döndürdüğü artık malum. Türkiyedeki küçük bir kümesteki olay tüm dünyayı etkiliyor. Ne yaparsınız ki kuşlara pasaport ve vize uygulaması mümkün değil. Onlar bir yerden bir yere istedikleri gibi özgürce uçuyorlar. Kimse de karışamıyor.Televizyonlarda kuş gribi haberleri Pakistan’da binlerce insanın ölümüne sebep olan depremi bile unutturdu. Sanki onun benzeri bir acıyı biz yaşamamış gibiyiz. Oysa aslına bakarsanız bu grip bizim için yabancı değil. Üstelik birden ortaya çıkmasıda bana biraz komplo teorilerini de hatırlatıyor. Bir ay önce AB tarafından yayınlanan bir haberde bu sene kuş gribi salgınından korkulduğu ortaya çıkması halinde binlerce insanın ölebileceği söyleniyordu. Sonra ne oldu ise bir anda Türkiye’de ortaya çıkıverdi, üstelik bir kümeste. Arkadan Romanya gündeme geldi. Şimdi iki ülkede şaibeli. Her ikisinden de kanatlı hayvan eti alımı durduruldu. Arada Bulgaristan var ama orada kümeslerde sıkıyönetim var her halde. Ses çıkmıyor.Teorisiz özelliklede komplo teorisiz olmuyor. Hatırlarsınız Çin’de bir sars virisü çıktı. Günlerce medyamızda bu konu hakkında en az bilği sahibi olanlarca tartışıldı. O kadar ileri gittiki olay Çin’den kimse mal almayacak hale geldi. Suudi Arabistan Hac dolayısıyla her sene milyarlarca dolarlık mal aldığı Çin’den bir tesbih bile almadı. Sonra bir anda bitti. Olan Çin ekonomisine oldu. Mal satamaz hale geldi. Bu seferde başka şeyler tartışılmaya başlandı. Sars olayı bir biyolojk savaş. Amerika Çin ekonomisini sıkıştırmak için böyle bir yola müracat etti. Başarılı da oldu.Su uyur düşman uyumazmış. Onlar da bunu unutmadı. Ellerine geçecek ilk fırsatta nasıl bir cevap veririz diye beklerken imdatlarına her yıl Amerika’yı vuran ve ciddi maddi hasarlara yol açan kasırga akla geldi. Bu sefer katrina inanılmaz boyutlarda bir yıkım yaptı. Ölenin sayısı hâla belli değil. Bir şehir tamamen ortadan kalktı. Başkanın itibarı sıfıra indi. Amerika’ya olan güven sarsıldı. Petrol fiatları tavan yaptı. Yüz dolar olur mu tartışmaları yapılırken yeni bir kasırga ortalığı kasıp kavurmaya başladı amma etkisi sınırlı kaldı. Bu sefer yeni komplo teorileri üretilmeye başlandı. Rusya yeni geliştirdigi silahlarla meteorolojik olayları etkileyerek onların boyutlarını arttırabiliyor. Bu kasırga bundan dolayı çok şiddetlendi. Amerika bunu hesap edemediğinden şiddetli sarsıldı. İşte size anlatılan senaryolardan bir kaçı.Bizde teori çok. Üretmek ve yayınlamak da kolay olunca yakında Kuş Gribi senaryolarına hazır olun. Sars gribi gibi yeni bir biyolojik savaşın habercisi sanki. Üstelik bizim bakanlık açıklamadan AB’den açıklama geliyor. En öldürücü tip. İnsan için tehlikeli. Özellikle enfeksiyonlara dayanıksız. AB vatandaşlarına çiftliklere gitmemeleri tavsiye ediliyor. Biliyorsunuz AB vatandaşları ülkemize geldiklerinde en fazla çiftlikleri ziyaret eder ve şu gaddar Türklerin tavukları nasıl diri diri kestiklerine bakarlardı. Çiftliklere ziyaret yaskalandığına göre bu teranelerde ortadan kalkacak.Kuş gribi veya tavuk vebası aslında sadece kümes hayvanları arasında yayılan bir hastalık. İnsana pek geçmiyor. Et iyi pişirilince de ortadan kalkıyor. Ülkemizde bu hastalığın olmadığını, dışarıdan geldiğini düşünürsek, Balıkesir’in Manyas ilçesinin Kızıksa kasabasında bir çiftlikte ilk defa ortaya çıktı. Bir gecede binsekizyüz hindi öldü. Bu alan göçmen kuşların konaklama alanı. Kuzeyden gelen hayvanlar mutlaka yol boyu bu hastalığı saça saça gelecekler. Çünkü bulaşma hayvanların atıklarıyla oluyor. Romanya ile Kızıksa arasında bir yerlerde de bu hastalığa rastlanması gerekmiyor mu? Var da saklanıyor mu? Yoksa mübarek kuşlara yol boyu sadece Kızıksa’da mı ihtiyaç molası verildi?Ne gariptir Kuş Gribi sadece Kızıksa’da sınırlı kaldı. Amerikan filmlerinde görülen elbiselerden bizde de olması ne kadar sevindirici. Canlı canlı makinalarda imha edilen hayvanların görüntüleri. Üstelik haberlerde hep gece görüntüleri. Alınan tedbirler ne kadar da Avrupai. İşte AB’ye girmenin faydaları. Üstelik kapısında beklerken bile faydalarını görüyoruz.