Kuyu

Ben yazıma bu kelimeyle başlasam muhtemelen aklınızdan onlarca “kuyu” derlemesi geçecek. Biriniz, ihanetle kuyuya atılmış ve Mısır'a sultan olmuş Yusuf’u (AS) hatırlayacak… Diğeri kuyudan bir köpeğe ayakkabısıyla su çıkardığı için affa mazhar olmuş bir kişiyi anlatan hadisi şerif bulacak… Bir başkası; bir kuyunun başına “benden sonra gelenler atlarını bağlasın” diye kazık çakan, bir diğeri de “insanlar takılıp düşmesin” diye onu söken iki kişinin nasıl affedildiğini haber veren hadisi şerifi okuyacak zihinden… Nasrettin Hoca'nın fıkralarını hatırlayanlar da olacak elbette. Öbürü de “Bir deli bir kuyuya taş atmış…” diye başlayan bir atasözünü söyleyiverecek.

Ben neyi mi seçsem? Benimki atasözü olsun. Geçen hafta Konya’da neşredilen bir gazetenin köşesinde okul müdürlerinin nasıl keyfi davrandığını, kanunsuz - kuralsız okul yönettiğini, hiçbir mesnedi olmayan uygulamaları nasıl da dayattığını anlatan bir yazı yayınlandı.  İlgili şahıs, bilmem hiç yolu okula düşmüş müdür? Mesela okul müdürlüğü yapan bir yakın arkadaşı var mıdır? Ona hiç neler çektiğini sormuş mudur? Ya da bunun müdür arkadaşı sokaklarda kol gezen uyuşturucu çetelerine aldırmadan, öğrencilerini sadece kantinin yemeklerine mahkûm olmasınlar (!) diye öğle arası sokak aralarına salmakta mıdır? Dedim ya ortada bir kuyu varsa taş atan bulunur.

         Bizim ülkede sağlıktan söz açılırsa, herkes ottan çöpten yüzlerce ilaç tavsiye eder size… Çünkü ihtisasları, tıp dalıdır! Dini bir konu ortaya, atılırsa müftülerin bile susması gerekir… Siyaset mi? zaten herkes bu konuda çok maharetli… İç politika- dış politika, bilmedikleri de yoktur. Eğitim alanında her biri birer allame-i cihandır. Kendi öğrenciliklerinden sonra okula uğramamış olsalar da… Evde kendi çocuklarını eğitmekten aciz olup, yaz tatilinde şikâyet etseler de… Gene de eğitim konusunda uzmandırlar…

          Beyefendinin kendisine kim ne demiş bilmem. Bir gazete köşesinden böylesi cümleler, en kolay olanıdır. “Milli Eğitim Müdürü ilgilenirse seviniriz…” Elbette okudular ve ilgilendiler.  O gün akşama kadar bütün okul müdürleri böylesi mesnetsiz iddialara cevap yetiştirdiler.

         Okul müdürleri ne kantincinin ne de mahalle bakkalının ortağı veya hamisidir. Onlar için önemli olan, emanetin yani çocukların salimen teslimidir.  Binden fazla öğrencinin eğitim gördüğü okulda hiçbir veliden bu konuda bir şikâyet gelmedi. Tam aksine “aman hocam dışarı bırakmayın çevre tekin değil!” diye ricada bulundukların biliyorum. Evi yakınsa zaten izin alıyor, geri kalanları sokak arasında bulsanız ne yapacaksınız? Siz; “Okul müdürleri, kantinciler para kazansın diye böyle yapıyor.” Dediniz ya… Onlar da uyuşturucu ticaretinde payı olan mı var acaba? diye soracak olsalar… Özür dilemek bir erdemdir. 

         Bizim sahada kuyular çok, Taşlarda bol… Bu yıl pilot olarak uygulansa da önümüzdeki yıl tüm Türkiye'de yeni bir uygulama başlayacak. Öğrenciler ve veliler öğretmenler için not verecekler. Ben size sadece bir örneği anlatacağım. Siz ne demek istediğimi rahat anlayacaksınız.

Üç yıl önce bir arkadaşımı bir öğrenci velisi Milli Eğitim'e şikâyet etmiş. Suçu neydi biliyor musunuz? Girdiği sınıfta bir öğrencisi o gün dersini yapmış ve derse de güzelce katılmış. Arkadaşım da bun tebrik etmiş. Tabi ki siz şimdi hemen “bunun neresi suç?” diye merak ettiniz. Suç burada değilmiş. Arkadaşım bu öğrenciye iltifat etti ya bunun yanında oturan ve kendisine iltifat edilmeyen çocuğun psikolojisi bozulmuş da babası şikâyetçi olmuş.

         Bundan sonrası için bir şey demeye gerek yok. Elbette denetim olmalı ve çok yönlü olmalı. Amaç iyi puan versinler diye şaklabanlığa dönüşmemeli. Ya vicdani boyutu geliştireceksiniz, ya da denetim mekanizmasını iyi kuracağız.

Bizim eski bir öğretmenimiz vardı. Soruyu bilemeyen öğrenciyi bilen başka öğrenciye tokatlatırdı. Aklıma nedense bu geldi.

Haydi hayırlısı…

 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Çok uzun metinler, küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.