Konyaspor taraftarı ne güzel, ne vefalı. Pazartesi olmasına, Konyaspor’un büyük ölçüde UEFA’ya gruplardan gitmeyi garantilemesine rağmen yine beklenenin üzerinde bir destek verdi takımına.

Maç öncesi ise Konyaspor yönetiminin takdir toplayan “Ahde Vefa” programı vardı. Başkan Ahmet Şan, 2004 yılında Konyaspor’un teknik direktörüyken üzücü bir trafik kazasında hayatını kaybeden Tevfik Lav’ın eşi ve oğluna forma ve albüm hediye etti. Aklıma birden o dönem kulübün başkanı olan ve Lav Ailesini kaza sonrası yalnız bırakmayan, tesislere Tevfik Lav ismini veren Mehmet Köseoğlu geldi. Sayın Şan, keşke Sayın Köseoğlu’nu da çağırsaydı, birlikte o hediyeleri verselerdi ne güzel olurdu. Başkan Şan’ın Köseoğlu ile birlik görüntü vermesi de çok şık olurdu. Neyse yine de bu güzel davranış için teşekkür etmek gerekiyor.

Antalyaspor maçında baskın oynama taktiğini deneyen Aykut Kocaman, direkten dönen toplar nedeniyle istediğini alamamıştı. Aynı anlayışı Kasımpaşa karşısında da sürdürmek istedi. Önde basıp kaleye çabuk gitmeye çalıştı ama rakip ceza sahasına ilk bölümde çok yaklaşamadılar. Kasımpaşa orta sahası, hızlı ve sert pres yaparak Konyaspor’un pas üçgenleriyle oyunu rahatlatmasına neredeyse hiç izin vermedi.

İlk yarı tek kale oynayan Kasımpaşa’nın savunması sadece bir kez hata yaptı. Bir kez Konyaspor’un verkaç yapmasına müsaade ettiler ve üstüne bir de savunma oyuncusu topu kendi kalesine gönderdi. Hayli bunalan ve istediği oyunu bir türlü sergileyemeyen Yeşil Beyazlılar atsa atsa böyle gol atardı zaten. Kocaman galiba hiç beklemediği bir Kasımpaşa ile karşılaştı.

İkinci yarı ise rakibini çözdü. Rakibe aynı sertlikte cevap verip kaleye kanatlar yerine dikine gitmeyi tercih etti. Traore 58. dakikada harika bir gol attı ve maçı bitirdi. Kalan yarım saat taraftarın paslaşmalardaki oley sesleriyle, keyifli şarkılarıyla geçti. Arena’da tecrübeli bir matador vardı ve Kasımpaşa boğasını üstüne çekip çekip gol hevesini kursağında bıraktı. 

Konyaspor aldığı üç puanla UEFA’ya gruplardan katılmayı garantiledi. Bazı ahlaksız yorumcuların söylediği gibi siyasetle, şikeyle, çirkeflikle değil hakkıyla, güzel oyunuyla bu başarıyı yakaladı..

Harika bir sezon geçirdik. Hem gazeteci hem de ikinci takım tutmayan koyu bir Konyaspor taraftarı olarak bir çok güzelliği birlikte yaşadık. Harika bir taraftar izledik. Harika bir teknik yönetim ve harika bir futbol zevki yaşadık. Konyaspor yönetimi de takımın bu güzel yürüyüşüne layıkıyla destek oldu.

Onlar başarmaktan biz tebrik etmekten yorulmadık bu sezon. Tebrikler.

Not: Bu arada söylemeden edemeyeceğim. Fenerbahçe’nin havlu atmasına çok çok çok sevindim. Konyaspor’a elinden gelen bütün çirkefliği yapan takımın şampiyon olamaması çok güzel oldu. İş Beşiktaş maçına kalsaydı bir de onların saçmalıklarıyla uğraşacaktık. Bir gün inşallah kendi şampiyonluğumuzu konuşacağız ve bu İstanbul takımları bizi ilgilendirmeyecek.