Mersin'de toplu açılış töreni

Mersin'de toplu açılış töreni

Cumhurbaşkanı Erdoğan: (3)- "2007 yılındaki Cumhurbaşkanlığı seçimini hatırlayın. Meclisin iradesine karşı, dönemin cumhurbaşkanını ve yargısını arkalarına alarak, bir 367 garabeti ortaya sürenlerin kimler olduğunu biliyorsunuz değil mi? Ülkenin meşru hük

MERSİN (AA) - Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "2007 yılındaki Cumhurbaşkanlığı seçimini hatırlayın. Meclisin iradesine karşı, dönemin cumhurbaşkanını ve yargısını arkalarına alarak, bir 367 garabeti ortaya sürenlerin kimler olduğunu biliyorsunuz değil mi? Ülkenin meşru hükümetini devirmek için gayret sarf edenleri biliyorsunuz değil mi? Şimdi onlar yine iş başında. Ama başaramayacaklar. Çünkü karşılarında kim var? Millet var, millet. Bu millet buna fırsat vermeyecek." dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Mersin Şehir Hastanesi ve Yapımı Tamamlanan Kamu Yatırımlarının Toplu Açılış Töreni'nde yaptığı konuşmada, İstanbul'da Marmaray Projesi, Avrasya Tüneli, Yavuz Sultan Selim Köprüsü ile Osmangazi Köprüsü'nün açıldığını anımsattı.

Erdoğan, "İnşallah şimdi de Çanakkale 18 Mart Köprüsü'nün temeli 18 Mart'ta atılacak. İnşallah Çukurova Havalimanı'nın da açılışını 2018'de Allah'ın izniyle yapacağız." ifadesini kullandı.

Türkiye'yi dünyanın en büyük 10 ekonomisinden biri yapmak ve 2023 yılına kadar en müreffeh ülkeler arasına sokmak konusunda kararlı olduklarını vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, vatandaşlara "kararlı mıyız?" sorusunu yöneltti.

Erdoğan, alanda toplanan vatandaşların "evet" şeklinde yanıt vermesi üzerine, "Siz 'evet' demişsiniz zaten. Parlamento 'evet' dedi, millet de maşallah 'evet' diyor." dedi.

- Toplam yatırım bedeli 29 milyon lira

Cumhurbaşkanı Erdoğan, bugün açılışı yapılan yatırımlar arasında eğitim, sağlık yatırımları ile "Modern Türkiye" bulunduğuna işaret ederek, TOKİ'nin inşa ettiği konutlar, Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı'nın attığı adımlar bulunduğunu belirtti.

Açılışı yapılan yatırımlar kapsamında Çevre ve Şehircilik Bakanlığının 100 milyon liralık bir yatırımla Anamur-Alaköprü Barajı'nın altında kalan yerleşim yerlerini yeniden inşa ettiğine dikkati çeken Erdoğan, çeşitli ilçelerdeki elektrik trafoları, Erdemli Tapu ve Kadastro Hizmet Binası, Anamur Bahçe Kuşaklama Kanalı Projesi, Gemlik Trafik Hizmetleri Binası, Mersin Limanı Hizmet Bürolarının da açılışının bugün gerçekleştirildiğini kaydetti.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, ayrıca Mersin Büyükşehir Belediyesi'nin Otistik Çocuklar Eğitim Merkezi, üst geçit, köprü, altyapı, çevre düzenlemeleri, çocuk parkı ile spor tesislerinin de açıldığını ifade ederek, "Toplamda 29 milyon lira yatırım bedeli olan bu eserlerin resmi açılışını buradan yapıyoruz." diye konuştu.

Bakanlıklar, valilikler ve belediyelerin iş birliği içerisinde çalıştıklarında şehirleri ne denli büyük hizmetlere kavuşturabileceğini açıkça gördüklerini vurgulayan Erdoğan, resmi açılışları gerçekleştirilen eser ve hizmetlerin hayırlı olması temennisinde bulundu.

Erdoğan, darbe girişiminin yaşandığı 15 Temmuz gecesinde Mersin'in duruşunun takdire şayan olduğunu belirterek, Silifke türküsünde yer alan "Bad-ı saba derler erken esene/deli derler sevdiğine küsene/dert ortağı bulup derdin esene/serin yaylalara çıkmışa benzer." dizelerini anımsattı.

Asla Mersin'e küsen, sırtını dönen, sitem edenlerden olmadıklarını ve olmayacaklarını vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "İlk ayak bastığımız günden beri hem Mersin'e hem Mersinlilere ram olduk. Bu şekilde de sonuna kadar devam edeceğiz." diye konuştu.

- "Bedel ödeyen hep milletimiz olmuştur"

Türkiye'nin ve Türk milletinin geçmişten bugüne kadar yaşadığı sıkıntılara yönelik değerlendirmelerde bulunan Erdoğan, şunları söyledi:

"Memleket ve millet meselelerine vakıf olan herkes bilir ki, son 200 yılımız sürekli çalkantılarla ve arayışlarla geçmiştir. Kayıplarla zaferlerin, yıkılışlarla yeniden inşanın kol kola gittiği bu dönem boyunca bedel ödeyen hep milletimiz olmuştur. Bugün her birinin üzerinde onlarca ülkenin bulunduğu koskoca coğrafyaları kaybederken hep bedel ödedik."

"Çanakkale'de bedel ödedik, Kurtuluş Savaşı'nda bedel ödedik, Cumhuriyetin kuruluşundan sonraki emekleme döneminde bedel ödedik, darbeler, muhtıralar, vesayet yönetimleri sebebiyle bedel ödedik." diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasına şöyle devam etti:

"Siyasi, ekonomik krizlerle, sosyal çalkantılar yüzünden bedel ödedik. Bu şekilde bedel ödeye ödeye bir gerçeği gördük, milletin söz sahibi olduğu dönemlerde zaferlerin sevincini yaşarken, milletin hiçe sayıldığı, horlandığı dönemlerde hep hüsrana uğradık. Hiç uzağa gitmeye gerek yok, son 60-70 yılımıza baktığımızda bu hakikati tüm çıplaklığıyla görebiliriz. Bir 1950'li yıllarda rahmetli Menderes ve arkadaşlarının ülkemizi getirdiği yere bakın bir de 1960 darbesinden sonra kendimizi bulduğumuz yere bakın. Türk'ü, Kürt'ü, Laz'ı, Çerkez'i, Gürcü'sü, Abaza'sı, Boşnak'ı, Arnavut'u, bizi böldüler, parçaladılar."

- "Biz İslam milletindeniz"

"Ben sizleri Türk'üyle, Kürt'üyle, Laz'ıyla, Çerkez'iyle, Gürcü'süyle, Abaza'sıyla, Boşnak'ıyla Roman'ıyla ayırt ederek değil, Yaradan'dan ötürü sevdim." diyen Erdoğan, ayrımcılığın kendilerine yakışmadığını vurguladı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Cuma namazını kıldığı camide Mersin Müftüsü Dursun Ali Coşkun'un güzel bir hutbesi olduğunu aktararak, "Biz, şu veya bu mezhep... Böyle bir ayrımcılık bizde olamaz. Bunların hepsi birer yorumdur. Biz İslam milletindeniz ve bizim kaynağımız, menşeimiz Hazreti Adem ile Havva'dır. Oradan geliyoruz. Bir olacağız, iri olacağız, diri olacağız, kardeş olacağız, hep birlikte Türkiye olacağız." diye konuştu.

1980 darbesinin Türkiye'ye olan maliyetinin hala ödendiğini anlatan Erdoğan, sözlerine şöyle devam etti:

"Dikkat ediniz 1994 krizi, 1997 yılı postmodern darbesi, 2001 krizi, milli iradenin yerine Cumhurbaşkanının da yargıya, ordudan sermayeye kadar vesayet güçlerinin ikame edildiği dönemlerden çıkmıştır. Bedeli ödeyen hep millet olmuştur. Sahibi olmadığı her dönemde aynı sancıları yaşadık. Geçtiğimiz 14 yılda biz de bu sıkıntılarla defalarca karşılaştık. Ülkenin seçilmiş hükümetini, bakanlarını, milletvekillerini hiçe sayarak kendi muhayyilelerini, çıkarlarını dayatmak isteyenlere karşı yıllarca mücadele ettik. 2007 yılındaki Cumhurbaşkanlığı seçimini hatırlayın. Meclisin iradesine karşı, dönemin cumhurbaşkanını ve yargısını arkalarına alarak, bir 367 garabeti ortaya sürenlerin kimler olduğunu biliyorsunuz değil mi? Ülkenin meşru hükümetini devirmek için gayret sarf edenleri biliyorsunuz değil mi? Şimdi onlar yine iş başında. Ama başaramayacaklar. Çünkü karşılarında kim var? Millet var, millet. Bu millet buna fırsat vermeyecek."

(Sürecek)

AA

Kaynak:Haber Kaynağı