Muhalefetle Ekonomi Dersleri-3

Gelelim borç meselesine. “Ülkeyi borç batağına sürüklediler”, yapılan onca icraat ve hizmeti görmezden gelen Muhalefetin yaptığı bir diğer çığırtkanlıktır.

Şimdi rakamlara bakalım.
TÜRKİYE’NİN BORCU                                 2002                           2012

Merkezi yönetim borç stoku                           242,7 Milyar TL          532,2 Milyar TL

Borç stoku/GSYH                                          69,2                            37,6    

Faiz/GSYH                                                    % 14,8                        % 3,4

Bu rakamlar Bakan Ali Babacan tarafından açıklanan resmi veriler.

Burada faizi de verdim, o da özellikle bir muhalefet partisi içindi.

Borç 242’ymiş şimdi 532’ye çıkmış. Yani borç artmış.

Borcun artıp artmadığı Borç/GSYH oranına bakılarak anlaşılır.

AK PARTİ BORCU AZALTMIŞTIR

Bir tarafta 10 bin TL borçlu var diğer yanda 20 bin TL.

Kim borçlu, kim fakir, hangisinin yerinde olmak istersiniz?

Cevap 10 bin TL, doğru…

Devam ediyoruz.

10 bin TL borcu olanın geliri 15 bin TL

20 bin TL borcu olanın geliri 55 TL

Şimdi aynı soruyu soralım;

Kim borçlu, kim fakir? Hangisinin yerinde olmak istersiniz?

Cevap 20 bin TL oldu değil mi!

Aslında AK Parti döneminde borç artmamıştır, aksine azalmıştır.

İşte bu tabloya bakıp da Türkiye’nin borcu artmıştır diyen muhalefet ancak Türkiye’de olur.

***

MUSTAFA KALAYCI’NIN HESABI

MHP Konya Milletvekili Sayın Mustafa Kalaycı, geçtiğimiz günlerde Sefaköy’de seçmenlere hitap etti. Orada bakın nasıl oy istedi?

İHA’nın haberi aynen şöyle:

İktidar yetkililerinin söylediği gibi milli gelirin artmadığını savunan Kalaycı, “Sayın Başbakana ve AKP yetkililerine sorarsanız, Türkiye kalkınmış, zenginleşmiş. Televizyonlarda tek söyledikleri şey ‘Milli geliri artırdık, kişi başına düşen milli geliri 10 bin 500 dolara çıkardık’ diyorlar. Ailenizde 4 kişi olduğunu varsayarsak 42 bin dolar ediyor. Allah aşkına, Allah rızası için soruyorum. Sefaköy’de 42 bin dolar geliri olan bir hemşehrim var mı?” diye konuştu.

***

Peki ben Sayın Kalaycı’ya soruyorum

Kalaycı ailesinin geliri ne kadar?

Başka geliri var mıdır yok mudur bilmem ama Mustafa Kalaycı’nın hanesine sadece kendi milletvekilliği maaşından giren para 70 bin dolar!

***

Kalaycı’nın dediği, ancak 78 milyonun her ferdinin “aynı” gelire sahip olmasıyla gerçekleşir.

Bu da ancak ‘Komünizm’de (pek kalmadı ama) olur.

Yani; doktor da, hastabakıcı da, hemşire de, hizmetli de, çiftçi de, hakim de, katip de mübaşir de, avukat da, sanayici de, işadamı da, işçi de, esnaf da, tezgahtar da aynı maaşa, aynı gelire sahip olursa ancak mümkün olur.

Devlet bütün gelire elinde toplar, sonra kişi başı şu kadar düşüyor der ve herkese o parayı verir. İşte o zaman Sefaköylü 4 kişilik her ailenin evine 42 bin dolar girer ama milletvekilinin de, bakanın da, başbakanın da, işadamının da, sanayicinin de işçinin de, memurun da, mali müşavirin de avukatın da evine 42 bin dolar girer.

Bu kısım basit bir Matematik.

Ortaokul, lise öğrencisinin, Sefaköylü teyze ve amcaların da bilebileceği ve bildiği basit bir matematik.

İşte böyle kişi başı gelir hesabı yapan, söylediğinin de aslında “Komünizm”de olduğunu bilmeyen “Mali Müşavir” de herhalde ancak Türkiye’de olur.

TÜRKİYE CİDDİ BİR ÜLKEDİR

Muhalefetin halka söylediklerinin yalan olduğunu rakamlar böyle ortaya koyuyor. AK Parti’nin ekonominin tüm başlıklarında karnesi, “cumhuriyet rekorlarıyla” “pekiyi”lerle doludur. Başarısız olduğu tek başlık “işsizliktir.”  2002’de 10,2 ile devralınan bir ara tek haneli rakamlara inen işsizlik Şubat 2015 itibariyle 11,2 düzeyindedir.

Daha önce de dediğimiz gibi Muhalefetin bu 1 doğrusunun karşılık bulması, AK Parti’nin diğer 9 doğrusunu kabul etmekten geçer.

Bu ülke bu muhalefetin yönetemeyeceği kadar ciddi bir ülkedir.

Bu ülke, sloganlarla, “Vatan Millet Sakarya” edebiyatlarıyla yönetilemeyecek kadar büyük bir ülkedir.

Bu millet, kendisini saf yerine koyanlara, hakaret edenlere prim vermeyecek kadar şuurludur, asildir.

Seçimler, ülkemiz ve milletimiz için hayırlı olsun.

Allah mazlumların “ihtilal” ateşini söndürmesin!