Fahri Kubilay
Oda seçimleri ve sonrası
Esnaf ve sanatkâr odası başkanlığı seçimi yapıldı. Seydişehir belki de son yıllarda böyle kıran kırana oda seçimine ilk defa şahit oldu..
Seçimde dört adayın yarışması çarşı pazarı seçim sürecinde hareketlendirdi. Adayların hepsi kapı kapı dolaşarak tüm esnaftan destek istediler.
Adaylar bilboardlar’da, internet sitelerinde, gazetelerde boy gösterdiler.
Seçimin yapıldığı gün Belediye düğün salonunun önü ana baba günü gibiydi. Seydişehir Esnaf odası mensupları böyle katılımcı bir secimi tarihinde ilk defa yaşadı.
Dört adayın yarıştığı seçimde 1411 üyenin 1119’ u oy kullanırken bu oylardan 1110’ u geçerli 9’ u ise geçersiz sayıldı.
Yapılan seçimde İbrahim Aypar 373 oy, Bayram Ayvacı 309 oy, Ragıp Karayılan 286 oy ve Yakup Topaç ise 142 oy aldı.. Yaşanan bir demokratik yarıştı ve öylede oldu içlerinden bir tanesi ipi göğüsledi. Yönetime seçilen esnaf arkadaşlara yeni görevlerinin ilçemize esnafımıza hayırlı olsun.
Secimden önce yanlış anlaşılabilir düşüncesi ile konu ile alakalı yazmayı uygun bulmadık. Pazar günü itibari ile her şey bitti gelecek seçime kadar herkes işine gücüne bakacak belki bir iki ay daha seçim konuşulur sonrası her şey unutulur gider. Yeni seçilen arkadaşlar seçilmeden önce birçok vaatte bulundu. Yapacaklarının listesini alt alta sıraladılar ve o süreç yaşandı geçti şimdi yeni bir dönem başlaması lazım.
Nedeni çok açık Çünkü Seydişehir’de esnafın sıkıntısı büyük, esnafın dertleri çok. Pazar günü başkanını seçen küçük esnafın durumu gittikçe ağırlaşıyor.
Küçük esnaf açısından geleceğe ümitle bakabilmek oldukça zor görünüyor ve ortaya yeni yönetime âcizane hatırlatmak istediğimiz karamsar bir tablo var.
-Esnafın yarısından çoğu, esnaflıktan elde ettiği gelirle geçinememektedir.
-Esnaftan 10 tanesinden birisinin kazancı, geçimini sağlamaya yetmektedir.
-Esnaflık kazançlı bir iş olmaktan çıkmıştır.
-Esnaf hızla tükenme ve bitme noktasına sürüklenmektedir.
-Esnaf geçimini sağlayacak düzeyde satış yapamamaktadır.
-Esnaf İşyeri kiralarının yüksekliğinden kirasını ödeyecek durumda değildir.
-Esnaf sattığı malın yerine yenisini koyamamaktadır.
-Esnaf geleceğe ümitle bakmamaktadır…
Özetlersek: Esnaf bitme noktasında, esnaf devamlı ekonomik kriz yaşamakta, esnaf sürekli olarak kredi ile günü kurtarmaya çalışarak her geçen gün kredi batağına saplanmakta, esnafın kazancı kredi faizlerine gitmekte, esnaf can çekişmekte.
…
Ülke genelinde sayıları yüz binleri aşan, emek ve sermayesini birleştirerek çalışan küçük esnaf sayıları giderek artan bu marketler karşısında esnafın önünü açacak yegâne ve tek kuruluş esnaf odaları.
Ekonominin bel kemiği olan küçük esnafın yeni ekonomide de rolünü alması gerekir. Bıçak kemiğe dayanmış durumda 2010 yılında ülke olarak ekonomik krizin bittiği söylense de bu küçük esnaf için geçerli değil? Küçük esnaf gelişen ve değişen ekonomik şartları iyi okumalı ve ona göre yeni projeler geliştirmek zorunda değilse birileri her gün para dağıtsa bile küçük esnafın sorununu çözemez.
Birilerini suçlayarak faturayı başkalarına keserek bu işin çözülmediğini ve çözülmeyeceğini herkesin bilmesi gerekir.
Mesele küçük esnafın var olma mücadelesidir.
Kişisel önerim; küçük esnafın mesleki kuruluşların organizasyonuyla sermaye ortaklığı şeklinde bir araya gelerek, birlik olmak zorundadır... Esnafın yüzyıllar içinde edindiği deneyimi ve sahip olduğu müteşebbis ruhu bunu gerçekleştirmeye fazlasıyla yeterlidir, değilse esnaf odaları sadece oda kayıt vermekten başka bir işe yaramaz.