Önce elleri sonra evlilikleri vuruyor

Önce elleri sonra evlilikleri vuruyor

Eklemlerin iltihaplanması sonucunda hareket kabiliyetini sınırlandıran ya da sakatlığa yol açabilen romatoid artiritin, evlilik hayatını olumsuz etkilediği ve boşanmaya neden olabildiği belirtildi- Romatizma ve Ağrı Derneği Başkanı Prof. Dr. Kuru:- "RA ol

ANKARA (AA) - YEŞİM SERT KARAASLAN - Eklemlerin iltihaplanması sonucunda hareket kabiliyetini sınırlandıran ve sakatlığa yol açabilen romatoid artiritin (RA), evlilik hayatını olumsuz etkilediği, bu hastalarda boşanma oranlarının yüksek olduğu belirtildi.

Romatizma ve Ağrı Derneği (RADER) Başkanı Prof. Dr. Ömer Kuru, AA muhabirine yaptığı açıklamada, romatoid artritin (RA), el eklemleri, el bileği ve ayak eklemleri gibi küçük eklemlerin ve dirseklerin öncelikle tutulduğu, 6 haftadan uzun süreli seyir gösteren ve tuttuğu eklemde hasara neden olan birçok organ ve sistemi etkileyebilen iltihaplı eklem hastalığı olduğunu belirtti.

Türkiye'de yaklaşık 350 bin romatoid artritli, 200 bine yakın ankilozan spondilitli hasta bulunduğuna ancak yüksek hasta profiline karşın toplumda farkındalık düzeyinin çok düşük olduğuna dikkati çeken Kuru, romatizmal hastalıkların eklem deformasyonlarına yol açarak, hastaların hareket kabiliyetlerini yitirmelerine yol açtığını söyledi.

Kuru, romatoid artritin önce ellerde şekil bozukluğuna ve zamanla deformasyonlar ve ağrı nedeniyle günlük işlerin yapılmasında sıkıntı yaşanmasına neden olduğunu belirtti.

- "Özellikle menopoz öncesinde sık görülmekte"

RA'nın dünyanın her yerinde ve her ırkta görülebildiğini ancak Asya ve Güney Avrupa ülkelerinde, Amerika ve Kuzey Avrupa ülkelerine göre daha az görüldüğünü belirten Kuru, "Ülkemizde ise yöresel farkı işaret eden bir çalışma yoktur. RA kadınlarda, özellikle de menopoz öncesinde sık görülmektedir. Bu dönemde hastalığa, her 4 kadına karşılık, 1 erkekte rastlanmaktadır. Yaş ilerledikçe bu oran azalır ve 70 yaşından sonra eşitlenmektedir." dedi.

Prof. Dr. Kuru, hastalığın kanser ya da koroner kalp-damar hastalıklarına benzer şekilde ölümcül seyredebildiğine işaret ederek, "RA'daki ölüm oranları, hasta olmayanlara göre iki, üç kat daha fazladır. Yaşam süresi de hasta olmayanlara göre 5, 10 yıl daha kısadır. En önemli ölüm nedenleri kalp-damar hastalıkları, enfeksiyonlar ve mide-bağırsak kanamalarıdır." bilgisini verdi.

- Sigara, hastalığın gelişmesinde önemli rol oynuyor

Hastalığın gelişiminde yüzde 60 genetik, yüzde 40 çevresel faktörlerin etkili olduğunun altını çizen Kuru, özellikle sigara tüketiminin RA'nın hem ortaya çıkışında hem de hastalığın ağır seyretmesinde önemli olduğunu vurguladı.

Erken tanı ve tedavi ile hastalıkta iyileşme sağlanmasının mümkün olduğuna işaret eden Kuru, "Belirtilerin ortaya çıkmasından itibaren ilk 12 hafta içerisinde tanı konulması ve tedaviye başlanması durumunda, hastalığın yok olma ihtimali vardır. Biyolojik ajanlar sayesinde de hastaların yarısından fazlasında, RA'yı durdurmak mümkün hale gelmiştir." diye konuştu.

- "Evlilik problemleri baş gösterebiliyor"

Hastalığa bağlı yoğun iltihap nedeniyle kişinin kendini çok yorgun ve halsiz hissettiğini, eklemlerdeki ağrıya bağlı düğme açıp kapama, çatal bıçak tutma, kavanoz açma gibi basit hareketleri yapamayabildiğini dile getiren Kuru, şunları kaydetti:

"Hastanın bu durumu, zaman içerisinde evlilik yaşamını da olumsuz etkiler. Çünkü, RA ağrıyla seyreden ve eklemlerde şekil bozukluğu ve fonksiyon kaybıyla sonuçlanan bir hastalık. Hastaların yüzde 75'inde 20 yıl içinde sakatlık meydana geliyor. Kronik ağrılı bir hastalık olduğu için hasta günlük yaşam aktivitelerini yapmakta zorlanıyor. Ağrı ve fonksiyon bozukluğu nedeniyle hasta sosyal yaşamdan izole oluyor. Bunun sonucunda evlilik problemleri baş gösterebiliyor.

Bu alanda yapılan bir çalışmaya göre, RA'lı hastalarda boşanma oranları, hasta olmayanlara göre daha yüksektir. Boşanmış RA hastalarının yeniden evlenme oranları ise boşanmış ancak RA'lı olmayanlara göre daha düşüktür. RA, ağrı ve fonksiyon kayıplarıyla seyreden kronik bir hastalıktır. Bunun sonucunda hastaların yüzde 40'ında depresyon geliştiği ve depresyon etkili şekilde tedavi edilmediğinde, hasta sosyal çevreden izole olmaktadır."

- Tedavi süreci planlanmalı

Depresyonun evlilik dışında kişinin iş hayatına da yansıdığını dile getiren Kuru, hastanın işinden uzaklaşması ya da işini kaybetmesi durumunda ekonomik sıkıntıların da yaşanmasıyla evlilik kurumunun olumsuz etkilendiği değerlendirmesinde bulundu.

Bu hastaların tedavi sürecinde, RA'ya eşlik edebilen depresyon gibi ruh sağlığını ilgilendiren durumlara yönelik de planlama yapılması gerektiğine işaret eden Kuru, "Hastalığın alevlenmelerle seyredebileceği ve eşlerin birbirine karşı anlayışlı ve destekleyici olmaları gerektiği hem hastalara hem de yakınlarına mutlaka anlatılmalı." diye konuştu.

AA

Kaynak:Haber Kaynağı