Havalar soğudu, ortamı sıcak tutmak lazım…

Ereğli’de de tüm yurtta da olduğu gibi havalar soğudu. Allah odun kömür alamayan vatandaşlara sabır versin. Kimseyi de bu soğuklarla imtihan etmesin.

Bu yazımıza böyle bir giriş yaptıktan sonra bugünkü yazımızda yaklaşan seçimler için start veren partilere değineceğiz.

Havalar her ne kadar soğusa da, siyaset her zaman sıcak. Ereğli’de seçimlere hazırlanan siyasetçiler kapıları aşındırmaya başladı. Yeni girecek olanlar da kendilerine yer arıyor. Acaba önümüzdeki seçimlerde hangi parti çıkış yakalayacak, yanlış yerlere oynamayalım derdindeler.

Hali hazırda olanlar yerlerini sağlamlaştırmak çaba göstermeliler! Ama biz şu ana kadar bunu göremiyoruz. En çok milletvekili olan Konya bunu en iyi görüyor. Halk bugüne kadar yapılanları veya yapılmayanları unutur mu, hatırlar mı bilemem ama sandığın başında çok düşünür. En iyisini de yapar. Bundan önce nasıl yapmışsa.

Ereğli kendisini temsil etmeye yakın en iyi adayı bulmak için önümüzdeki günlerde yoğun bir çalışma içine girecek. Bunda kimler ne kadar etkili olacak, bunu önümüzdeki günler gösterecek.

Cumhurbaşkanlığı seçimlerini bekleyen o kadar çok insan var ki! Ereğlililer de bunu bekler mi bilemem ama benim bildiğim Ereğli halkının hak ettiğini alamamasıdır. Hak ettiklerini alamayan Ereğlililer seçimlere kadar en iyi tercihi seçmek için çok düşünecektir. Ereğli’den milletvekili olmak isteyenler de Ereğli’ye ne vereceklerini taahhüt etmelidir. Zamanı gelince Ereğli ne aldı ne almadı, bunun hesabını da yapacağız elbet.

Ama kapalı kapılar ardında oluşan gruplarda herkes benim adayım en iyisi demeye başladı bile. Kendi adayına destek isteyenler sessiz ve derinden çalışıyor. Bunun yanında çok dikkatli olanlar var. “Siyaset yanlışı götürmez, aman yanlış adayda yoğunlaşmayalım, herkese gülücük dağıtalım, seçilen bizim adayımızdır” mantığındakiler hiç de az değil.

Havalar soğusa da gündem çok sıcak. Çalışmalar hızlı şekilde sürüyor. Hayırlısı olsun. Ereğli’ye en çok yarar sağlayacak olsun.

***

Gazeteci olarak Ereğli gündemine taşıdığımız olaylardan rahatsız olanların bazı söylemleri bizi rahatsız etmiyor, bilakis kamçılıyor. Çünkü yaptığımızın doğru olduğunu gösteriyor. En son bir yorum ekleyen okuyucumuz hastane ile ilgili yazımdan dolayı kulaktan dolma demiş. Olay anında hastanede olan biri olarak kulaklarımın birileri tarafından doldurulmasına gerek yok. Gözlerimle gördüğüm, kare kare fotoğrafladığım bir olayakulaktan dolma derseniz ayıp olur.

Sonra biz kamu yararına haber yapıyoruz. Bizim yazdıklarımız elbette birilerini kızdıracak. Ama bana bunları söylerken 5 yaşındaki kızın “babam ölüyor” feryadını da duymak gerekir.

Her hastanın belediye başkanı tanıdığı, belediye meclis üyesi tanıdığı olmayabilir. Bizim önceliğimiz insandır. İnsan hayatı içim dakikaların önemi vardır. Üç buçuk saat az zaman değildir. Lütfen altında başka şeyler aramayın.

Hastanedeki bir okurumun eklediği yorumunu da araştırıyorum. Olayla ilgili gerçekleri öğrendiğim an yazacağım.