Doç. Dr. Murat Kayacan

Doç. Dr. Murat Kayacan

Ramazan’da oruç yemek

Rıza: Ramazan’da kendisine tatil promosyonu çıkan bir kimse, bu fırsatı kaçırmamak için birkaç gün oruç tutmayıp, yese, içse, yüzse ve Ramazan’dan sonra da tutmadığı günleri tutsa olur mu?

Mahmud: Hiç de takvaya uygun gelmiyor doğrusu.

Rıza: Ama soran, açık bir yasak var mı onu merak ediyor.

Mahmud: Nasslarda oruç tutmamasına ruhsat verilen kişiler arasında bu kapsamda bir mazeret olmaması yeterince açıklayıcı değil mi?

Rıza: Sefere çıkacak ya. Otel promosyonu. Yüzlerce kilometre gidip sonra da yüzecekler, yiyecek içecekler...

Mahmud: Zor bir soru. Selef: “Ya rabbi bizi Ramazana ulaştır!” diye dua edermiş.

Rıza: Evet, güzel olan tavır bu.

Mahmud: Fıkhi yönden yolculuk olması yeterli ama otel promosyonu çıktı diye o günlerde oruç tutmamak, Ramazan ayının manasına çok ters.

Rıza: Doğru.

Mahmud: Ramazan bir firmanın promosyonundan daha değerli olsa gerek. Yani bu soru ahlaki, fıkhi değil.

Rıza: Muhakkak gündeminize girmiştir şu soru: "Fıkıh, ahlaktan ne kadar/nasıl ayrı düşünülebilir?"

Mahmud: Bunu bir fıkhi mesele olarak değil de bir muhasebe olarak dile getirdim. Her ibadetin şekli ve ruhu var. Şekline edebi, ruhuna da ahlakı denir malumunuz. Bu ikili birbirinden ayrılmaz. Fıkhi bir soru olarak birisi azimet birisi ruhsattır. Her ikisinin amiri şari' olunca her ikisi de sevap olarak aynıdır.

Rıza: Azimetin ve ruhsatın sevabı aynı mı?

Mahmud: Hasta olanın ruhsat ile amel etmesi, sevabını eksiltmez. Ayette öyle geçmiyor mu?

Aynı olduğuna dair hadisler var. Bu, İslâm şeriatının en önemli özelliklerinden bir tanesi.

Rıza: Şehadeti tercih eden Sümeyye ve kalbi imanla dolu olduğu halde öldürülmemek için küfür sözü söyleyen oğlu Ammar?

Mahmud: Birisi iman ile ilgili bir konu diğeri ibadet. İbadet konusunda böyle bir örneğiniz var mı? Oruçla ilgili düşünelim.

Rıza: “(Size farz kılınan oruç), sayılı günlerdedir. İçinizden hasta olan veya yolculukta bulunan ise, diğer günlerde, tutamadığı günler sayısınca tutar. Ona dayanıp kalacaklar üzerine de bir yoksulu doyuracak kadar fidye gerekir. Her kim de hayrına fidyeyi artırırsa, hakkında daha hayırlıdır. Bununla beraber, eğer bilirseniz, oruç tutmanız sizin için daha hayırlıdır.” (Bakara, 2: 184) ayeti geldi aklıma ama...

Mahmud: İki kişi düşünelim. İlki gerçekten hasta ve güç yetiremeyen birisi. İkincisi ise eften püften bir hastalığa yakalanmış. Birincisi için “Oruç tutması daha hayırlıdır.” diyebilir misiniz? Yani ayette ruhsatı eften püften bahanelerle delmeyin şeklinde bir uyarı var. “Zaruret nedir?” sorusunu tekrar sormak gerekir diye düşünüyorum.

Rıza: Yaklaşımınız iyi. Önemli ve güzel bir açılım.

 

TMSF’nin hayırlı işleri

Erol Aksoy Grubu şirketlerinin yönetimi yeniden TMSF tarafından devralındı. Cine 5 ve grup radyolarının yönetimi de tekrar TMSF'ye geçti. Bu haber iyi çünkü Cine 5’in eskiden “fesat ve fücur kanalı” idi. TMSF el koyduktan sonra epeyce “ıslah” oldu. Tekrar bu kanalın Erol Aksoy yönetiminden alınmış olması kanalın “eski kötü günlerine dönmesi” ihtimalini bitirmiş olması açısından iyi oldu diyebiliriz. Hayırlı işler TMSF.

 

 

 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Çok uzun metinler, küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.
3 Yorum