Referandum Sonuçlarından Çıkarmamız gereken Dersler...

Bazılarına göre Zafer olarak algılanan, bazılarına göre ise seçmenin bir uyarısı olarak yorumlanan referandum sonuçları tartışılırken hayrete mucip cümleler kuruluyor ve bir akıl tutulması cehaleti ile yorumlar yapılıyor.

Sayın Cumhurbaşkanımızın ve ülkenin en zor zamanında “söz konusu vatansa gerisi teferruattır” diyerek ülkesinin menfalarının yanında yer alan MHP'yi hedef göstererek MHP liler oy vermedi diyerek yorumlar yapmak ahlaksızlık ve seviyesizliktir.

Muhafazakâr yapının en güçlü olduğu İstanbul Fatih ilçesinde hayır çıktı! Fatih Üsküdar gibi ilçelerde MHP desteklemediği için mi hayır çıktı, ayıp ayıp.

Referandumda MHP destekleyip desteklemediğine bakmadan önce siz kendi içinize bakın kendinizi bir çek edin, kimler desteklemedi Ak partili olup ta hangi ak partililere hangi belediyelere, hangi siyasilere kızıpda referandumda hayır verdiler onların araştırmasını yapın.

Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın mirasını yiyen Ak partililer bu millet oy verdi ise Reise verdi bu oyları kendiniz hanenize yazıp ta biz zafer kazandık diyerek sabahlara kadar  kutlama yaparak mutedil insanları rahatsız etmeyin..

 Dost acı söyler; Sevgi zehirlenmesinin tezahürü güç zehirlenmesidir..

İnsan hayatında inişleri ve çıkışları yaşar, bazen sendeler bazen sarsılır tökezler ve belki de düşer.

Çünkü insan nisyandır,  hata yapar, isyan eder ama yanlışlıklarında ısrarcı olmaz. Yaptığı hatayı telafi etmeye çalışması lazımdır. Çünkü Rabbimiz onun fıtratını lime lime Tevhid akidesi ile dokunmuştur.  Akıllı ve erdemli insan yaptığı hataları düşmesine yol açan davranışlarının faturasını başkalarına kesmeden düzeltmeye çalışandır. Hatayı kendinde görerek bunu telafi etmeye çalışmak erdemli insanların yapacağı iştir, Aksi halde yanlışlarını başka yerlerde arayanlar, asla doğruyu bulamazlar. Hatta yaptığı eylem ve amellerini zamanla mubahlaştırır ve her şeyi doğru yaptığını zanneder.  Anlatmaya çalıştığımız bu yanlış davranış biçimleri insanın fert olarak hayatında olabileceği gibi, cemaatlerde ve siyasi konumlarda bulunan insanlarda da görülebilmektedir.

Lider Cemaat veya parti lideri fark etmez, beraber hareket edebileceği özellikle birinci ve ikinci halka mesai arkadaşlarını çok iyi seçmelidir.

Çünkü istişare ve dayanışma usulü ile alınan kararlar doğru veya doğruya yakın olan kararlardır. Maalesef günümüzde Cemaat ve siyasi oluşumlarda lidere karşı kayıtsız şartsız bir teslimiyet söz konusudur.

Elbette liderlerimiz sevgimizin tezahürü kayıtsız şartsız olarak değil, yanlışa meylettiğinde yanlışlarına usulüne uygun bir şekilde söyleyerek doğru şeyler yapmasını sağlamaya çalışacağız. Bu bizim liderimiz diyerek yanlışlarını doğruymuş gibi kabullenip onun yanlış yapmasını engellemek sevgimizin gereği olmalıdır.

Aksi takdirde sevgimizle onları zehirlenmiş oluruz. Onların Sevgi zehirlenmesine tutulmaları hareketin ciddi manada zarar görmesine vesile olabileceğini tarih göstermiştir. Adanmış dava adamlığı sevdiklerini özeleştiriye tabi tutup onların Sırat-ı müstakim üzeri olmalarını sağlamak için makam mevki gözetmeden gayret sarf etmektir.

 Çünkü sevgi zehirlenmesine tutulan liderler ellerinde bulundurdukları gücü kontrol edemeyerek güç zehirlenmesine tutulmaktadırlar.

Liderlerinin bu hale gelmesine sebep olmak lidere ve davaya en büyük ihanet değil de nedir.

Bu gün içinde bulunduğumuz durumu kusursuz Lider mantığının altyapısını hazırlayan sivil toplum örgütleri, kanaat önderleri ve özellikle medya ve onların kalemşorlar( Elbette istisnalar vardır ve İstisnalar kaideyi bozmaz) değil midir?

Eğer bu kurumlarımız, bu yazarçizerlerimiz, bu kanaat önderlerimiz gerçekten ülkemizi, Sayın Cumhurbaşkanımızı ve AK Partiyi seviyorlarsa, başarılarının artmasını istiyorlarsa şimdi bunun tam zamanı değil midir?

Kardeşlik hukuku içerisinde yapılması gerektiği halde yapılmayanlar, yapılmaması gerektiği halde yapılıp zarar veren uygulamalardır.

Şartlar ne olursa olsun adaletin yanında olunması gerektiğinin mesajlarını ortaya koymanın tam zamanı değil midir?

Akıl sahibi kanaat önderleri, yazar çizerlerimiz, görsel ve yazılı medyayı yönlendirenler bu referandumdan sonra AK Parti yöneticilerinin kendilerini çek etmesi gerektiğini uygun platformlarda, yorumlarda ve ikili görüşmelerde öz eleştiriye tabi tutarak anlatmaları gerekmez mi.

 Buradan şunu açıkça belirtmek isterim ki kanaat önderleri varlıklarını ve derneklerinin menfaatini düşünürse,  yazarçizerlerimiz patronlarının azarlarını düşünürse ileride göreceğimiz zarar daha fazla olacaktır.

Son söz olarak dostlarımızın eksiklerini söylemek ve doğru işler yapmalarını yardımcısı olmak bir erdemliktir. 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Çok uzun metinler, küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.