Geçen hafta bu sayfada yoktum…

Tatile çıktım…

Okuyuculardan özür diliyorum, içinizden tatile çıkamayanlar vardır, tatil için imkanı olmayanlar…

İnşallah bu imkânı bulursunuz  ve siz de  biraz güneş, biraz deniz havasını alırsınız…

Çünkü insanın dinlenmeye gerçekten ihtiyacı var…

Bunu burada daha iyi hissediyorum…

Her zamanki gibi gideceğim yere gittim…

Antalya’ya…

Ama öyle her şey dahillere falan değil…

Her şey dahillere yabancı turistler ve sabahtan akşama kadar yemek saatlerini kovalayanlar gitsin…

Ben her zamanki gibi  Olympos’taydım…

Güneşin en tepede olduğu günleri yaşıyor güneyde insan…

Ve Güneş mutluluk veriyor…

Bol bol “D vitamini” alıyorsunuz…

Geçen kış kırılan ve doktorların röntgen çekilmesine rağmen anlayamadığı parmağım güneş görünce iyileşmeye başladı bile…

Güneş, kırıklar için en iyi doktor,  söylemesi benden…

Kemiklerinizin ısındığını hissediyorsunuz…

Isınma dediysek öyle nemli, öyle boğucu bir sıcak yok buralarda.

Olympos’un kendine özgü esintisi serinletiyor havayı…

Hatta geceleri üşüyorsunuz bile…

İki dağın arasından geçen bir dere yatağının kenarına konuşlanmış Olympos pansiyonları…

Ve bu vadide akşamları tatlı bir esinti bütün varlığınızı kaplıyor…

Dünya telaşesinden uzak, doğayı dinliyorsunuz…

Yine Yakamoz’dayız…

Eşimle birlikte sürekli geldiğimiz pansiyon…

Halil, babası İsmet Abi’ annesi Meral Abla  güler yüzü karşılıyor bizleri…

Değişen bir şey yok çok şükür, yine ev yemekleri yapılıyor…

Dünyanın en güzel meyvesi karpuz eşliğinde sabah kahvaltılarını çardaklarda yiyoruz…

Akşamları ise otantik müzik yapan yerlere uğruyoruz…

Çok eğlenceli ve çok ekonomik bir tatil…

Evet Türkiye’nin en ucuz ve doğayla baş başa en güzel tatil yapabileceğiniz yerlerinden birisi Olympos…

Kişi başı 35-45 YTL’ye sabah akşam dahil kalıyorsunuz…

Hem de öyle nemden terden bunalmadan, iki duvar arasına sıkışmadan geçiriyorsunuz günlerinizi…

Bu arada dünyada ve Türkiye’de neler oluyor neler bitiyor haberiniz olmuyor…

Çünkü ne televizyon seyrediyor, ne gazete okuyorsunuz…

Şahsen ben öyle yapıyorum…

Ruhen ve bedenen temizleniyorsunuz…

Arınıyorsunuz…

Biliyorum ki, tatil dönüşünde her şey bıraktığım yerden başlayacak…

Adeta Brezilya dizisi gibi, tekrar üstüne tekrar…

Yine genç bir kızı hunharca öldüren ve bir türlü yakalanamayan katil zanlısı zengin aile çocuğu aranıyor olacak…

Yine malum yargılama süreci, iktidar ve muhalefetin bu süreçteki sürtüşmeleri devam edecek…

İktidar yanlısı medya ile diğer mahallenin medyası arasında yine savaş gırla gidiyor olacak…

Ahmet Hakan yine dönekliği üzerine yazılar yazacak, Ayşe Arman yine marjinal kadın yazıları kaleme alacak, Ahmet Kekeç yine Ertuğrul Özkök’e saracak…Engin Ardıç’sa hepsine birden sövüyor olacak…

Bundan eminim…

Ama ben bunlardan en azından on günlüğüne olsun uzaklaşmış olacağım…

Tavsiye ediyorum…

Beden sağlınız bir yana ruh sağlınız için beş on günlüğüne gündemden kaçın ve Olympos’a kendinizi teslim edin…

Ne kadar huzurlu ve mutlu olduğunuzu göreceksiniz…