Kadınhanı’nın falanca mahallesine (köyüne) anne-babasını ziyarete giden dostum; oralardan bir şey isteyip istemediğimi soruyor...

“Yok” diyorum... “Canının sağlığı”...

Sonra; “Anneler satıyorsa peynir, tereyağı falan getirebilirsin zahmet olmazsa” diyorum...

“Abi hiç sorma” dese de...

“Ne oldu” diye soruyorum...

Hayvanlar hastaymış...

Şap hastalığına yakalanmışlar...

Köylüler çaresizmiş...

*** 

Meğer Kadınhanı’nın tüm mahallelerinde hayvanlar ‘karantinaya’ alınmış...

Başka il ve ilçelerde de benzer durumlar var...

İlçe Tarım Müdürlüğü hayvanların birinci aşılarını yapmış...

5 gün sonra da ikinci aşılarının yapılması gerekiyormuş...

Ekip harıl harıl çalışıyor...

***

Şunları da öğrendim:

Şap hastalığı Hindistan kökenliymiş.

Hastalık ilk olarak Van’da görülmüş...

Daha sonra yaşanan ‘hayvan hareketliliği’ nedeniyle diğer illere de yayılmış...

Konya’ya da bu şekilde gelmiş...

***

Başka gelişmeler de var...

Yüksek fiyatlara büyükbaş hayvan alan üreticiler, hastalıktan dolayı ucuz fiyatlara elindeki hayvanı kasaplara veriyor...

Şapı yuttuk anlayacağınız!

Bugünlerde etin fiyatının durgunluğu biraz da bu yüzden...

Konya Kasaplar Odası Başkanı Davut Balbaloğlu, şap hastalığının sıkıntısının Nisan, Mayıs aylarında daha fazla hissedileceğini söylüyor...

Hastalık dolayısıyla hayvanlar kesime gönderildiğinden, ilerleyen aylarda ‘kesilecek hayvan’ sıkıntısı yaşanacak...

Et fiyatları artacak...

Yani...

Acil olarak büyükbaş hayvan tedariki sağlanmalı...

***

Çok şükür AK Parti Konya Milletvekili Muhammet Uğur Kaleli, dünkü basın toplantısında bu konuya değindi...

Dedi ki: Son zamanlarda Türkiye’nin değişik illerinde olduğu gibi Konya’da da şap hastalığı ortaya çıktı. Bu konuyla ilgili Konya’dan bir heyetle Tarım Bakanımızı ziyaret ettik ve durumu anlattık. Sayın bakanımız da durumu bildiklerini, konunun çözümü noktasında bazı yeni düzenlemeler içinde olduklarını bizlere ifade ettiler. Hastalık dolayısıyla zarar gören üreticimizin zararlarının karşılanması için üreticimizin TARSİM’den faydalandırılması için çözüm üretilecek gibi görünüyor.

***

Siyasilerimizin konuyu takibe almaları ‘önemli’ bir gelişme... Çiftçinin her zaman yanında olmaya çalışan Uğur ‘Başkanı’ tebrik ediyorum.

İl ve İlçe Tarım Müdürlükleri’nin dört bir koldan aşı için seferber olmasına da diyeceğim bir şey yok...

Fakat... “Taa Hindistan’dan bir mikrobun yola çıkarak Konya’nın en ücra mahallelerine kadar girmesinde kimsenin sorumluluğu yok mu” diye sormadan da edemiyoruz.

Hindistan’dan Van’a, oradan da Konya’ya kadar gerçekleşen hayvan trafiği hiç mi kontrol edilmiyor... Bunu anlamıyorum.

Sonra bu kulaklara vurulan küpeler falan...

Hayvanları ‘artistik göstersin’ diye mi?

Aşılama seferberliğinde olan görevlilerimizi, nakilleri kontrole göndersek de şu kadar hayvanı telef etmesek olmaz mı?