Mustafa Yiğit
Şehitleri üçüncü sayfa haberi görmek
Şehitleri üçüncü sayfa haberi olarak görenlere!
Adapazarı, Zonguldak, Kayseri, Edirne, Muğla, Aydın, Mersin, Kahramanmaraş, Ankara, Konya…
Bu şehirler şimdi şehitlerine ağlıyor…
Türkiye, fidanlarına ağlıyor…
Boğazımıza düğümlenen şeyin ne olduğunu çok ama çok iyi biliyoruz…
Boğazımıza düğümlenen şey, isyan…
Gençliğin baharında solan çocuklarımızın şehadet haberini alıp da hiçbir şey yapamamanın isyanı…
Bir şey yapması gerekenlerin hala yuvarlak cümleler sarfediyor olmalarına, hala olan biteni günlük politik söyleme kurban etmelerine isyan…
Yok hükümeti sıkıştırmak için yapılmış, yok eksen kaymasıymış, yok dış politikada ortaya konan büyük başarının yansımasıymış, yok terörden beslenenlerin işiymiş…
O çocukların annesi babası sizin ne dediğinizi anlamıyor beyler
İnanın şu anda o çocukların anneleri, babaları bunları hiç mi hiç düşünmüyorlar…
Onlar giden fidanlarına ağlıyorlar…
Tüm Türkiye gibi…
Büyük komplolar üreten, yukarıdaki sözleri söyleyen, iktidara yakın arkadaşların televizyonlarına, radyolarına bakıyorum…
On bir şehit var…
Bırakın yas ilan etmeyi, varsın oynasın, çalsın patlasın havasındalar…
Hala eğleniyor, hala oyunda oynaştalar…
Eğlenme programları, evlenme programları hızını bile kesmiyor…
Nerede sizin mukaddesatçılığınız!
Haberlerine bakıyorum sanki hiçbir şey olmamış gibi davranıyorlar…
Birinci haber, dünya futbol şampiyonası, ikinci haber bilmem ne savcısı, ne hâkimine ne söylemiş!
Sanki bu şehitlerle ilgili birkaç kelam edilse bu kanallarda, sımsıkı tutundukları iktidar sarsılacak, kazanımlar alaşağı edilecek...
Böyle iğrenç bir tutum olmaz!
Ben bu tavrı eskiden onların “bir kısım medya diye” adlandırdıkları televizyonlarda görürdüm ve iğrenirdim….
Şimdi İsrail medyası diye adlandırılan televizyonların gösterdiği saygıyı bile göstermiyorlar şehitlere…
Gazze gemisine yapılanlara ne tepki verildiyse bu kanallarda, bu gazetelerde aynısı da 11 şehidimize pusu kuranlara verilmeliydi…
Hatta daha fazlası…
Ben bunu bir sorumluluk, bir vatani görev olarak alıyorum ve Marmara Gemisi’nde yaşananları nasıl lanetlemişsem, on bir gencimizi şehit edenleri de kat be kat lanetliyorum…
Ya siz…
Havadan sudan, börtü böcekten bahsetmeyi tercih ediyorsunuz…
Bu programlarda şehitlerden bahsetmek, terörü lanetlemek yerine bunun hükümete, meşhur açılıma ne getireceği ne götüreceğinin öngörüleri konuşuluyor…
Hatta biraz daha abartsalar şehitleri suçlayacaklar…
Yazık!
Lanet olsun açılım da, lanet olsun iktidara tutunma kaygısıyla yapılan yorumlar da…
Gerekçeleri hazır..
İktidar el değiştiriyormuş, o yüzden bu terör olayları hız kazanmış…
Üç aşağı beş yukarı hepsinin ortak görüş bu…
Hangi iktidardan bahsediyorsunuz…
Ortalama her güne bir evin ocağına ateş düşüyorsa, siz hangi iktidardan bahsediyorsunuz…
Ayrıca bundan önce de aynı terör belası vardı…
Daha önce de mi, iktidarları sarsmak, el değiştirmesini önlemek için terör gerçekleştiriyordu bu eli kanlı örgüt…
İtiraf edelim, terör bu iktidarı değil, bu ülkeyi esir olmak istiyor…
Terör bu ülkenin birincil sorunu…
Birileri de buna çanak tutuyor…
Ve bu sorunu çözmek bu yönetimlerin boynunun borcu…
On bir şehit…
İçim kanıyor…
Onbir fidan…
Onlardan biri bizim kardeşimiz de olabilirdi…
Hiçbir hain kurşun, hiçbir hain pusu bu milleti sarsamaz, bu devleti yıkamaz biliyoruz…
Bildiğimiz bir şey daha var ki, hiçbir şehit de vakayı adiye değildir, üçüncü sayfa haberi hiç değildir…
Ve susuyoruz…
Yutkunuyoruz…
İsyan ediyoruz…
Ve soruyoruz…
Daha kaç Mehmetçik bu kanlı örgütün hain pusularında can verecek?
Bunun hesabını kim, nasıl verecek?
