Siber güvenlik alanında uzmanlar yetişiyor

Siber güvenlik alanında uzmanlar yetişiyor

Siber güvenliği sağlayabilecek uzman iş gücünün yetiştirilmesi ve şirketlere güvenlik açığı konusunda danışmanlık verilmesi amacıyla Bahçeşehir Üniversitesi (BAU) Siber Güvenlik Merkezi açıldı.

Bilgisayar sistemlerine yapılan sızmalar, hem şahıslar hem de kurum ve şahıslar için büyük maddi kayıplar doğuruyor. Ulusal güvenlik için de önemli bir tehdit oluşturan siber saldırılar nedeniyle bu alanda yetişmiş insan gücü, günümüzde hem kurumlar hem de devletler için önemli bir gereksinim haline geldi. Bahçeşehir Üniversitesi, siber güvenliği sağlayabilecek uzman insan kaynağı yetiştirilmesine yönelik faaliyet yürütmek amacıyla Siber Güvenlik Merkezi'nin açılışını gerçekleştirdi. Açılışa BAU Mütevelli Heyeti Başkanı Enver Yücel, BAU Rektörü Prof. Dr. Şenay Yalçın, Vali Yardımcısı Nihat Nalbant, BİLGEM Başkanı Prof. Dr. Hacı Ali Mantar, EGM Siber Suçlarla Mücadele Şube Müdürü Özgür Karlıtepe de katıldı. Açılışın ardından Siber Güvenlik Merkezi Uzmanı Erol Aktay siber güvenlik ile ilgili denemelerde bulunarak farkındalığın arttırılması konusunda önerilerde bulundu.
Siber Güvenlik Merkezi'nde; bilginin korunması ve "siber güvenlik" konusunda farkındalığın arttırılması, sonrasında profesyonel eğitim içeriği sunulması faaliyetleri yürütülecek. Online sistemlerde yaşanan siber tehdit ve saldırılar için alınacak önlemlerin yanı sıra BAU laboratuvarında oluşturulan donanım ve yazılımlarla güçlendirilmiş alt yapı sayesinde, deneyerek, dokunarak, görerek ve çıktılarını izleyerek öğrenmeye imkan sağlanacak. Sanallaştırılmış makinalarda oluşturulan bir çok eğitim senaryoları alınan eğitimin daha iyi benimsenmesi ve kalıcı olmasını sağlayacak.

"Milli Güvenliğimize büyük katkılar sağlayacak"

Siber Güvenlik Merkezi’nin açılışında konuşan Bahçeşehir Üniversitesi (BAU) Rektörü Prof. Dr. Şenay Yalçın, Siber Güvenlik Merkezi’nde, sürekli kendini yenileyen ve beşinci boyut olarak da adlandırılan siber harekât alanında eğitimler vererek, projeler yaparak, uygulamalı lisansüstü tezler üreterek Milli Güvenliğimize büyük katkılar sağlayacaklarına inandıklarını belirtti. Hem ülke olarak, hem toplum olarak, hem de birey olarak büyük bir tehditle karşı karşıya olduklarını söyleyen Prof. Dr. Şenay Yalçın, “Bu tehditle başa çıkabilmemiz için siber saldırıları erken ikaz sistemleriyle belirleyebilmemiz, belirlediğimiz bu tehditleri tanımlayıp tasnif edebilmemiz, tasnif edilen tehditlerle mücadele edebilmemiz ve tüm bu işlemleri yaparken kendi sistemlerimizi de koruma altına alabilmemiz gerekmektedir” dedi.

 

"Siber saldırının bir savaş nedeni olacağı noktaya geldik"

Siber güvenlik alanındaki farkındalığın arttırılması gerektiğini vurgulayan Siber Güvenlik Merkezi Uzmanı Erol Aktay, "Siber güvenlikte hassasiyet, kişisel bir sorundan öte ulusal hatta uluslararası bir meseledir. Bir siber saldırının savaş nedeni olacağı noktaya geldik. Bu siber saldırıların altında neler var, temelinde neler yatıyor, sorunun temeline inerek buna yönelik eğitim faaliyetleri yapmak istiyoruz. Bunun dışında Ar-Ge faaliyetleri gerçekleştireceğiz. Amacımız üniversite içerisinde öğrencilerin eğitilmesi, dışarıda profesyonellerin eğitilmesi ve firmalara destek verilmesidir" dedi.
Siber uzayın insanların tehdit edilme ve tehdit etme oranını arttırdığını belirten BAU Siber Güvenlik Merkezi Koordinatörü Yrd Doç. Dr. Ahmet Naci Ünal, "Siber güvenlik alanında farkındalık oluşturmak için öncelikle kademeli bir geçiş yapmak gerekiyor. Öncelikle tehditlerin neler olduğu, hangi seviyede olduğu, kimin ne bilmesi gerektiğini tespit etmemiz gerekiyor. Bu tespitin ardından anasınıfından itibaren toplumun tüm katmanlarına yorulmadan bıkmadan bir bilinç oluşturacak şekilde disiplinli bir eğitim programlarının uygulanması gerekiyor" ifadelerini kullandı. 

"Milli yazılımlara katkıda bulunacağız" 

Siber Güvenlik Merkezi'nin faaliyetlerine değinen Yrd. Doç. Dr. Ahmet Naci Ünal, "Bahçeşehir Üniversitesi'nde 4 yıldır faaliyet gösteren Siber Güvenlik Yüksek Lisans Programı var. Siber Güvenlik Merkezi yüksek lisans programının bir laboratuvarı gibi çalışacak. Araştırma merkezi olarak faaliyet gösterecek, aynı zamanda kademeli olarak bir eğitim verilecek. Buradan çıkacak olan tecrübeler bir ürüne dönüştürülecek, isteyen firmalara danışmanlık hizmeti verilecek toplumu bilinçlendirmeye çalışacağız ve milli yazılımları yapmaya katkıda bulunmaya çalışacağız" diye konuştu.