yazar-8
Su derdime bir çaredir…
İvriz suyunun başında bir kayanın üzerinde otururken anlıyor insan, kayanın içinden fışkıran su ile Allah’ın rahmetini.
Ereğli’nin can damarı sudur. Su Ereğli’nin kaderidir. Su Ereğli için en büyük nimettir. Ereğlili, sabah akşam her yudumda Allah’a hamd etmelidir.
Bugün Ereğli bir noktada bulunuyorsa, mübalağa olarak düşünmüyorum, bu su sayesindedir. Su ile varlığımızı devam ettiriyoruz.
Su bulunduğu yere medeniyeti de bırakmıştır. Suyun su borularıyla dağıtılmadığı zamanlarda şehirler ve köyler subaşlarına kuruluyordu. Medeniyet büyük havzalar etrafında gelişiyordu. Medeniyetlerin hepsi su medeniyetiydi. Silah medeniyeti değildi.
Bu yazıyı yazmamın sebebi Kargacı ve Selvili Köylerine cumartesi günü törenle içme suyu verilmesi idi. Ereğli belediye başkanı Ahmet Özdoğan Cuma günü aradığında törene geleceğimi söylemiştim. Gittiğime değdi. oradaki insanların yüzlerindeki mutluluğu görmek beni de mutlu etti. Hele ‘en büyük başkan bizim başkan’ diyen o günahsız minik çocuklar beni daha çok etkiledi.
Suyun köylerimize gitmesinde öncelikle Köy muhtarlarımız Kargacı Muhtarı Cumali Kılıç ve Selvili Köyü muhtarı Mehmet Akkaş’ın hakkı çok büyük onlar istediler suyu, yıllardır suya hasret kalan köylüler için. İl genel Meclis üyeleri büyük destekçileri oldu. Bitirici hamle ise Ereğli Belediye Başkanından geldi. Aslında Ereğli belediyesine bu iş büyük bir yük iken orada yaşayan insanlarında bu sudan içmek hakları diye yükün altına girildi. Emeklerini esirgemeyen herkese ben köylerde yaşayan insanımız adına teşekkür ediyorum. İnanın suyun verilmesi töreninde atılan nutuklara hiç bakmadım. Kenarlarda dolaşarak köylülerle hasbıhal ettim. Hele o elleri öpülesi anneler, dedeler kendilerinin göremediklerini evlatlarının torunlarının görecek olmasına nasılda seviniyorlardı. İçme suyu İlk olarak caminin avlusundaki çeşmelerden aktı. Koltuklarının altına aldıkları pet şişelerle bekleyen köylüler bu sudan kana kana içtiler. Bu arada Kargacı Köyü Muhtarı adaşım cumali Kılıç Kızını evlendirecekmiş önümüzdeki hafta, bir tarafta su bayramı bir tarafta da düğün ekmeği ediliyordu. Düğün ekmeği yapanlar gelen misafirlere de sıkma da gönderdiler. Bizde nasiplendik. Su’da hayırlı olsun, düğününüzde…
Ereğli suyunu kaybederse her şeyini kaybeder. Bir zamanlar elma bahçeleriyle doluydu her yan şimdi yerlerinde yeller esiyor. Bugün adına şenlikler düzenlediğimiz kirazlar, su olmazsa onlarda çekilip gidecekler.
Birkaç hafta önce: “barajdaki su seviyesi ölü noktaya indi” denilmişti. Şimdi artık ölü seviye bile yok. Bugün kanallar, kanaletler ve borularla su Ereğli’nin en ücra köylerine kadar suyu taşıyor. Ya su yoksa… Suyumuzu bilinçli kullanmalıyız yoksa olacakları düşünmek bile istemiyorum. Denize çöp dökenler, Allah’ın denizi pislik mi tutar? Dediler, tuttu. Ya kaynakta kurursa.
Su aramak için nerelere gideceğiz. Yeraltı su seviyeleri 40–50 metre kadar aşağı inmiş.
Sızılarımızı gideren sular sızlıyor ve bizim bundan haberimiz yok. Hepiniz su gibi aziz olun…..