Saffet Yurtsever
Tam yol ileri!
Bir aydır demokrasiye yönelik en büyük, en ağır ve aynı zamanda en ahlâksız darbe girişimine tevessül ve teşebbüs edildi…
Türkiye'nin demokrasi ve hukuk tarihine 17 Aralık 2013 tarihi, kara bir leke olarak kayıt düşüldü…
17 Aralık 2013 Dost-Modern Darbe girişimi, içeriden ve dışarıdan aldığı destek ve talimatlar ile diğer tüm darbe girişimlerine dudak uçuklattı da diyebiliriz…
17 Aralık sabahı İstanbul ve Ankara'da belli şahısların gözaltına alınması ve bu operasyonların üst kademenin bilgisi olmadan yapılması, yargı ve emniyet içindeki örgütün mahalli seçimlere kısa bir süre kala son derece manidar bir zamanda düğmeye basmak suretiyle operasyonları başlatması oldukça düşündürücü…
BHYPERLINK "http://www.haber7.com/etiket/17+aral%C4%B1k+operasyonu"uHYPERLINK "http://www.haber7.com/etiket/17+aral%C4%B1k+operasyonu" operasyon ve sonrasında bazı çevrelerin tutumu da dikkat çekici…
Sabahın ilk ışıklarıyla birlikte malum medya gizlilik kaydı olan fotoğrafları yayınlamaya başlıyor. Ardından muhalefet partileri daha meselenin iç yüzünün ne olduğunu dahi anlayıp dinlemeden hükümete veryansına başlıyor... Şantaj şebekeleri start alıyor ve gün akşam olurken infazlar gırıla gidiyor…
Çok yoğun bir karalama kampanyası. Herkes görevini dakik bir şekilde yürütüyor. Sosyal medyada operasyon başlatılmış, talimatlar verilmiş, kalemler verilen emirleri kâğıda dökmeye başlamış. Satılık köşe yazarları koro halinde eteklerindekini dökmeye soyunmuş. Uluslararası kamuoyuna yalan yanlış bilgiler geçilmiş...
Maşalar harekete geçmiş; iftiralar, yalanlar, sindirmeler, şantajlar, tehditler, her ne varsa ortaya dökülmüş…
Ağlama duvarı, mafyavari bir lider/baba/şef kisvesiyle operasyonu okyanus ötesinden sevk ve idare etmiş…
Yapılan operasyon AK Parti'ye karşı değil, yetmiş altı milyon insana karşı yapılmıştır.
Başbakanın ifadesiyle; virüs sinsice bünyeye girmiş. Vücudu esir almak üzere harekete geçmiş. Ama bu bünye, bu virüse teslim olacak kadar zayıf değil. Geçmişte de olduğu gibi yine başarılı olamadılar. Takkeleri düştü, kelleri göründü. Mızrak çuvala sığmadı. Ellerine yüzlerine bulaştırdılar…
Yolsuzluk kisvesi altında milli iradeyi hedef aldılar, faizleri tekrar yukarılara çekmek istediler, küresel ölçekli projeleri hedef aldılar, Mavi Marmara'nın intikamını almak istediler, İHH’nın mazlumlara uzattığı yardım ellerini kırmak istediler, MİT'i yıpratmak istediler, 3. Havalimanını, Marmaray'ı, 3. Köprüyü, İzmir-İstanbul otoyolunu, tüp geçitleri hedef aldılar… Türk-Sat 4A ve Türk-Sat 4B uydumuzu, İnsan haklarını, hukuk devletini, millî değerlerimizi, inancımızı, güvenimizi, sevgimizi, aşkımızı hedef aldılar.
Tarih bir tekerrür ya; Hasan Sabbah’ın Haşhaşî cellatlarını örnek aldılar…
Bu operasyon başarıya ulaşsaydı acaba kim kazançlı çıkacaktı? Türkiye mi, yoksa uluslar arası emperyalist güçler mi?
Bu operasyon millî olan ne varsa ona yöneliktir. Huzura giden kardeşlik ve barış sürecini sekteye uğratmak içindir. Bu komployu kuranlar, hiç kuşkusuz kardeş savaşı isteyenlerdir.
Darbeci/vesayetçi zihniyetin sahneye koyacağı bütün iğrenç planlarına rağmen Türkiye, 2023 hedeflerine doğru tam yol ileri…
AK Parti yetkiyi milletten aldı ve hesabını da millete verecektir.
Milletin ve mazlumların dualarıyla, birlik-beraberlik ve kardeşlik duygularıyla ardı arkası kesilmeyen bu hain planların üstesinden gelinecektir inşallah...
Muasır medeniyetler seviyesinin üzerine çıkma azmimizi hiçbir güç yok edemez…
Allah'ın hesabının tüm hesapların üzerinde olduğunu biliyoruz ve inanıyoruz.
Çalışmak bizden tevfik Alla(cc)’tandır.
Allaha emanet olunuz.