Muhammed Işık
Transfer yapmayı öğrenmek…
Ülkemizde bu işi profesyonel olarak olmasa da iyi olarak nitelendirebileceğimiz nadir kulüpler var, onların haklarını yemeyelim. Mal alırken kazanılır mantığı ile hareket ettikleri için birçok transferi ucuza mal edip çok büyük rakamlara satış yapıyorlar.
Bu kulüpler içerisinde Gençlerbirliği, Kayserispor, Gaziantepspor gibi takımlar var. Her ne kadar Kayserispor transfer süreçlerini iyi yönetemese de iyi para kazandılar. Karabükspor’u da kutlamak gerekir. Sadece Emenike’nin satışından 9 Milyon Euro kazandılar. Fenerbahçe, Galatasaray ve Beşiktaş bile yıldız oyuncuları bünyelerine katmalarına rağmen transfer bütçesinde gelir gider hesabı yaparsak kulüplerimizin hali içler acısı durumdadır. Milyonlarca Euro’ya alınan oyuncuların ücretsiz ayrılmaları, öldüm parasına transfer edilmeleri, hatta gittikleri takımlarda bile yıllık alacaklarının ödenmeleri gibi durumlar söz konusu oldu.
Avrupa’da ben bu konuda Porto ve Arsenal kulüplerini takdir ediyorum. Aldıkları fiyatın on katına oyuncu satabiliyorlar. Özellikle alt yapıdan maliyetsiz oyuncuları bile çok yüksek fiyatlara satarak bu konuda ne kadar iyi olduklarını kanıtlıyorlar. Hepinizin bildiği birkaç oyuncunun transferini örnek vererek bu konuyu somutlaştırmak istiyorum.
Porto alt yapısında yetişen Carvalho, Chelsea kulübüne 30 M€’ya,
4 M€’ya alınan Deco 21 M€’ya Barcelona’ya,
2 M€’ya alınan Pepe 30 M€’ya Real Madrid’e,
5 M€’ya alınan Anderson 31,5 M€’ya Manchester United’e,
Alt yapısından yetiştirdiği ve şu an Fenerbahçe’de forma giyen Bruno Alves’i 22 M€’ya Zenit’e sattılar.
Porto, Cissokko, Quaresma, Meireles, Bosingwa, Maniche, Falcao, Hulk, Rodriguez, Moutinho gibi saymakla bitmeyecek oyuncular satarak 10 yılda 331 M€ kar etmiş bir kulüp’tür.
Bu isimleri ve rakamları neden yazdım? Bizim kulüplerimize örnek olur diye özellikle yazıyorum ki birileri görsün ve dikkatini çeksin istedim. Porto gibi kulüpler var. Benfica ve Arsenal kulüpleri de bu konuda çok iyiler. Ülkemizde bu kulüpler bazında bir tane kulüp yok maalesef ama yine de en yakın aday olarak Gençlerbirliği kulübünü görüyorum. Gerek iç, gerekse dış transferde çok başarılı işler çıkardılar.
Konyaspor yöneticileri Avrupa’da bu konuda başarılı olan kulüp yöneticileri ile neden görüşmüyorlar? Görüşmediklerini bildiğim için sordum. Transfer konusunda sürekli menajerlere bağımlı olmak yerine bizzat piyasayı kendi kulübümüz araştırsa, futbolcu havuzlarından istifade etse çok daha iyi isimler transfer edilebilirler. Bu sene transfer edilen yabancı oyuncular içerisinde sadece Hleb, İtanje ve Gekas’ı başarılı buldum. Diğer oyuncular vasatın altındaydı. Bu yıl Hleb ile sözleşme yenilenmesinin Konyaspor’a değer kazandırdığını düşünüyorum. Alınacak oyuncuların Hleb’in oyun stiline uygun oyuncular olmasına özen gösterilmelidir ve alternatifi hazır olmalıdır. Yöneticilerimiz elbette çalışıyordur ama sadece bu konuda mesai harcayacak, kendisini bu işe adayacak etkili birileri ile anlaşılmalı diye düşünüyorum. Konyaspor bir yandan Süper ligde kalıcı bir takım olmaya çalışırken bir yandan da borçlarını bitiren, sattığı oyunculardan para kazanan ve satışların gerçekleşebilmesi için oyuncularını iyi pazarlayan bir yönetim şekli sergilemelidir.
Kayserispor nasıl Hasan Ali Kaldırım’ı Fenerbahçe’ye 4.5 Milyon Euro ve oyuncu karşılığında satıyorsa Konyaspor’da Selim Ay’ı 5 Milyon Euro’ya satabilmelidir. Bu konuda Fatih Terim ile görüşüp oyuncumuzu milli takıma mı aldırırsınız, ulusal gazetelerde transfer haberleri mi yaptırırsınız bilemem bu sizin işiniz. Her yolu denemelisiniz. Hiçbir futbolcu durduğu yerde yıldız olmaz. Onu iyi pazarlamak gerekir.
Sözleşmesi yenilenen yerli oyuncular vasatı geçemediler. İstikrar adına iyi gibi görünse de büyük katkı sağlayacaklarını düşünmüyorum. Son olarak Gabriel Torje kiralandı. Kapasitesi olan bir oyuncu ama takıma uyum sağlayıp sağlayamayacağını bekleyip göreceğiz. Konyaspor iyi golcü bulmak zorunda. Takım sistemine göre santrafor mu dersiniz, forvet mi dersiniz hiç fark etmez. Mesut hoca takımı hangi sistemde oynatacaksa o sisteme uygun oyuncular transfer edilmelidir.
Transfer fotoğrafları ile ilgili Facebook’ta Selman Akyüz abimin yaptığı bir yorumu anladıkları halde yalakalıktan taviz vermemek için anlamamış gibi yorum yazan arkadaşlara o ironiyi tekrar okumalarını tavsiye ediyorum. Benim kişisel fikrim menajerler değil kulüp yöneticisi ya da transfer sorumlusu fotoğraf karesinde yer almalıdır. Hatta önemli transferlerde bizzat başkan poz vermelidir. Kulübün bir Ceo’su olmadığı için menajerlerin vesayeti altında bırakılmamalıdır. Bu kulüp ne çektiyse menajerlerden çekti. Bunu unutmamakta fayda var