Salih Sedat Ersöz
TYB’nin kültürel atılımı
TYB’nin kültürel atılımı ve Çanakkale’den İstiklâl Marşı’na
Türkiye Yazarlar Birliği Konya Şubesi Yönetim Kurulu Başkanı değerli kardeşim Mehmet Ali Köseoğlu Bey, geçen hafta içinde düzenlediği ve bendenizi de davet etme nezaketini gösterdiği basın toplantısında, TYB’nin 2013 yılı kültürel etkinlikler takvimini açıkladı.
TYB’nin 35. kuruluş yıldönümü olan 2013 yılında 35 kültürel etkinlik programlandığını belirten Mehmet Ali Köseoğlu yaptığı konuşmada, Türkiye Yazarlar Birliği’nin kültürel anlamda ne denli büyük bir rol üstlendiğini gözler önüne sermiş ve sadece ülkemizde değil ülke dışında da Yazarlar Birliği’nin ses getirecek etkinliklere imza atma başarısı gösterdiğini vurgulamıştır.
Ayrıca, Türkiye Yazarlar Birliği’nin gerçekleştirdiği kültürel etkinliklerde milletimizin kimliğine uygun faaliyetler icra edildiğini belirtmesi, ülkemizde yozlaşan kültürel alanın yeniden asli hüviyetine kavuşması çabasına TYB’nin verdiği katkının inkâr edilemeyecek boyutta olduğunu göstermesi bakımından oldukça önemliydi.
TYB Konya Şubesi’nin faaliyetlerini aynel yakîn bizzat görerek hatta yaşayarak yıllardır takip ediyorum. TYB Konya Şubesi hakikaten güzel işler yapıyor. Çok hayırlı faaliyetlere imza atıyor. TYB, Konya’mızda resmi kurumların dışında bütün imkânsızlıklarına rağmen yıllardır çizgisini bozmadan, ara vermeden, inkıtaya uğratmadan gerçekleştirdiği kültürel etkinliklerin ilgiyle izlendiği birkaç derneğin başında geliyor.
2012 yılı içinde, bir çoğunu yakından takip ettiğim çok güzel ve hayırlı faaliyetler gerçekleştiren TYB Konya Şubesi, bu yıl içinde de birbirinden güzel, çok sayıda ve ilgi çekici etkinlikler programlamış bulunmaktadır.
Bu etkinliklerden ilki geçtiğimiz Cumartesi günü icra edildi. İlk düzenlenen program, İstiklâl Marşımızın TBMM’ de kabulü ile Çanakkale zaferinin yıldönümlerinin peş peşe gelmesi nedeniyle, değerli Doç Dr. Caner Arabacı hocamın konuşmacı olduğu “Çanakkale’den İstiklâl Marşı’na” isimli etkinlik oldu.
Bu programa katılmayı ve Caner Arabacı hocamın dilinden Çanakkale zaferinin hangi şartlarda kazanıldığını, milli şairimiz Mehmet Akif Ersoy’u ve O’nun pörsümez muhteşem bir eseri olan İstiklâl Marşı’nın nasıl Milli Marşımız olduğunu dinlemeyi çok arzu etmeme rağmen 4 gün boyunca evde mahsur kaldığım rahatsızlığım nedeniyle katılamadım.
İnanıyorum ki, oldukça güzel ve çok hayırlı bir etkinlik gerçekleştirilmiştir. Yazımda, bu ilk programda yapılan ve oldukça ilgi çekici olduğunu düşündüğüm konuşmadan siz değerli okuyucularıma bazı bölümler aktarabilmeyi çok isterdim. Ama bendeniz de sizler gibi basından takip ediyorum artık.
Yeri gelmişken Milli Marşımızın kabulünün yıldönümü anısına aşağıdaki örnek tabloyu aktarmak istiyorum. Mehmet Akif’in çileli geçen 63 yıllık hayatı, bugünkü nesle olduğu kadar gelecek nesillerimize de örnek teşkil edecek nice fazilet timsali davranışlar ile doludur. İşte bu örnek davranışlarından sadece biri:
İstiklâl Marşımızın yazarı Mehmet Akif Ersoy; hayatı boyunca verdiği, İslâm ve Vatan ülküsü mücadelesinden bir an geri durmamış, şüheda yurdu olan ülkemizin dört koldan işgal edilmiş olduğu bir dönemde şiirleri, camilerde, evlerde, salonlarda ve meydanlarda yaptığı heyecanlı konuşmaları, çeşitli gazete ve mecmualarda yazdığı etkili makaleleri ile milletimizi kurtuluş savaşına hazırlamış ve halkı büyük bir şahlanışa davet etmiştir.
Akif’in çaktığı kıvılcım, büyük bir uyanışa, silkinişe ve hamleye dönüşmüş, milletimiz işgal kuvvetlerine karşı “Ya İstiklâl, Ya Ölüm” parolası ile taarruza geçmiştir. İşte bu dönemde zamanın Milli Eğitim Bakanlığınca 500 lira ödüllü Milli Marş yarışması düzenlenmişti. Yarışmaya yurdun dört bir yanından 724 şair iştirak etmiş, fakat kurul hiçbir şiiri Milli Marş olmaya lâyık bulmamıştı. Mehmet Akif “ben para için şiir yazmam” diyerek yarışmaya katılmamıştı.
Zamanın Maarif Vekili Hamdullah Suphi, kuvvetli bir şair olduğunu bildiği Mehmet Akif’e mektup yazarak yarışmaya katılmasını istemiştir. Mehmet Akif, ödülün kaldırılması şartı ile yarışmaya katılmıştır. O günkü şartlarda 500 lira çok büyük para idi ve Akif’in bu paraya şiddetle ihtiyacı vardı. Öyle ki cebinde bulunan 2 lirayı ve sırtında taşıdığı paltoyu borç olarak temin etmişti. Buna rağmen ödülü reddetmişti ama, her mısraı buram buram özgürlük ve vatan sevgisi kokan ve 92 yıldır büyük bir aşkla, sevdayla ve heyecanla okunmaya devam edilen İstiklâl Marşı, 12 Mart 1921’de TBMM’ de Milli Marş olarak kabul edilmişti. Mehmet Akif, İstiklâl Marşı’nı hayatta iken “onu milletime hediye ettim” diyerek Safahat’ına almamış ve “Allah bu millete bir daha İstiklâl Marşı yazdırmasın” diyerek bağımsızlığımızın sembolü İstiklâl Marşı’nın önemini vurgulamıştır.
TYB’ nin ilk programının tarihimizde dönüm noktası olan böylesine iki önemli konuyu içine alan bir etkinlik ile başlatılması ve bunun da ilgi çekici, çarpıcı bir başlıkla sunulması, faaliyetler kapısının bu şekilde hayırla açılması, Mehmet Ali Köseoğlu kardeşimin parlak zekâsının aynı zamanda kültürel kimliğinin, fikriyatının ve zihniyetinin bir ürünüdür mutlaka…
Bundan sonra da TYB Konya Şubesi’nin faaliyetleri her hafta aralıksız devam edecek. Konferanslar, paneller, sergiler, geziler ve daha nice birbirinden güzel etkinlikler bizleri bekliyor. Genellikle il halk kütüphanesi salonunda gerçekleştirilecek olan etkinlikler, TYB Konya Şubesi’nin kültürel faaliyetlerde büyük bir atılım yaptığının ve bu alanda büyük bir boşluğu doldurduğunun göstergesidir.
Yaptığı faaliyetleri Genel Merkez tarafından diğer şubelere örnek gösterilen TYB Konya Şubesinin değerli Başkanı Mehmet Ali Köseoğlu başta olmak üzere, TYB Konya Şubesi yetkililerini ve emeği geçen herkesi kutluyor, hayırlı faaliyetlerinin devamını diliyorum. 2013 yılı Kültürel etkinlikleri takvimi Konya’mıza hayırlar getirsin İnşallah… Nice güzelliklerde buluşmak dileklerimle mutlu yarınlar efendim.