Cuma günü gazetedeki mesaim Vali Aydın Nezih Doğan’ın telefonuyla başladı, yine onun telefonuyla bitti…
Milli Eğitim Bakanı Nimet Çubukçu onuruna verdiği akşam yemeği programının davetiyle ilgili izlediği yolu anlattı…
Bana bu yemeğe davet ettiği kişilerin tam listesini de gönderdi.
Listede 191 isim yer alıyor…
Gazetelerle ilgili de Sayın Vali’nin kendince haklı bir kıstası var…
Bir önceki yemeğe davet ettiği yazarları bir sonrakinde değiştiriyor…
Böylece gazetelerde kalem oynatan pek çok yazar bir şekilde Vali Bey’in davetiyle müşerref oluyor.
Mesela beni RİG toplantısına davet ettikleri için bu kez es geçmişler…
Vali Bey’in elindeki köşe yazarları listesinde de -tabii olarak- en çok yazar bizim gazetede bulunuyor…
Yani diğer gazetelerin yazarlarına ‘bir-iki’ programda bir sıra gelirken bizim yazarlarımıza sayısal çokluk nedeniyle daha geç sıra geleceğe benziyor…
Artık buna da alışacağız.
Sayın Vali’nin her şeyden önce yazılarımıza gösterdiği hassasiyet memnuniyet verici…
Kendini anlatmaktan geri durmuyor, bilgilendiriyor.
Bu bilgilendirme ‘gönül kırıklıklarını’ bir nebze de olsa tamir ediyor…
Şunu söylemeliyim: Valimizin bir zarfla gönderdiği, davetlerle ilgili izlediği yol hakkında fikir veren çalışması, sistemsiz değil.
Şimdi düşünüyorum da biz fazla alınganlık göstermişiz…
Her şeyden önce şehrin Valisi, verdiği yemeğe kimi davet etmek isterse onu davet eder…
‘Davet’ de serbest, ‘icabet’ de…
Olay bu kadar basit…
