Yapay kalp ve akciğer tedavisiyle hayata tutundular

Yapay kalp ve akciğer tedavisiyle hayata tutundular

Türkiye'nin sayılı ihtisas hastanelerinden Trabzon'daki Ahi Evren Göğüs Kalp ve Damar Cerrahisi Eğitim Araştırma Hastanesinde 152 hastaya "yapay kalp" ve "yapay akciğer" tedavisi uygulandı - Başhekim Doç. Dr. İsmet Durmuş: - "Hastanemizde 2011'den itibare

TRABZON (AA) - TUĞBA YARDIMCI - Türkiye'nin sayılı ihtisas hastanelerinden Trabzon'daki Sağlık Bilimleri Üniversitesi Ahi Evren Göğüs Kalp ve Damar Cerrahisi Eğitim Araştırma Hastanesinde 2011'den itibaren 152 hasta "yapay kalp" ve "yapay akciğer" tedavisiyle hayata tutundu.

Başhekim Doç. Dr. İsmet Durmuş, AA muhabirine yaptığı açıklamada, bölgede ilgili dallarda tek eğitim araştırma hastanesi olarak hizmet verdiklerini söyledi.

Sağlıklı toplum oluşturmak amacıyla tıbbi etik ilkelerinden ödün vermeden çalıştıklarını belirten Durmuş, gelişmiş teknolojiyle donatılmış tesislerde uzman kadrolarla kaliteli sağlık hizmeti sunma vizyonu doğrultusunda yollarına devam ettiklerini vurguladı.

Durmuş, hastanede yapılan önemli işlemlerden birinin de geleneksel tedaviye yanıt vermeyen, kalp ve akciğer yetmezliği gelişen hastalarda, Extra Corporeal Membrane Oxygenation (ECMO) cihazının kullanılması olduğuna dikkati çekerek, "Hastanemizde 2011'den itibaren hem kardiyak hem de sadece solunumsal destek cihazı uygulaması yapılmaktadır. Uygulama, diğer tüm tedavilere rağmen sonuç alınamayan hastalarda hayat kurtarıcı son seçenek olarak kullanılmaktadır." dedi.

Bölgede özellikle kış aylarında solunumsal akciğer hastalarına uygulanan cihaz sayesinde çok sayıda kişiyi yaşama döndürmeyi başardıklarına işaret eden Durmuş, 2011'den bu yana 152 hastaya bu yöntemle müdahale ettiklerini bildirdi.

Durmuş, "Solunum yetmezliği olgularının son safhasında akciğerleri destekleme, kalp yetmezliği olgularının son safhasında hem kalbi hem akciğeri destekleme maksatlı kullanılan cihaz merkezimizde başarıyla uygulanıyor." ifadelerini kullandı.

- "Ölümden döndüm"

"Yapay akciğer" tedavisiyle sağlığına kavuşan ambalaj firması sahibi 55 yaşındaki Mustafa Topuz, kontrol için geldiği hastanede başhekim Durmuş ile tedavisini üstlenen doktor, hemşire ve personele teşekkür etti.

İki çocuk babası Topuz, geçen yıl ocakta öksürük ve halsizlik şikayetiyle hastaneye başvurduğunu söyledi.

Grip teşhisi konulmasının ardından doktorun önerdiği ilaçları kullandığını belirten Topuz, öksürüğünün bir türlü geçmemesi üzerine yeniden hastaneye gittiğini anlattı.

Topuz, çekilen röntgende akciğerinin söndüğünün görülmesi üzerine kendisine viral pnömoni tanısı konulduğunu, ardından solunum cihazına bağlanarak bu hastaneye sevk edildiğini belirtti.

Yoğun bakım servisinde 17 gün kaldıktan sonra sağlığına kavuştuğunu dile getiren Topuz, şunları kaydetti:

"Virüsün yol açtığı zarar nedeniyle sönen akciğerimin iyileşmesi için taktıkları cihazla yeniden hayata döndüm. Tüm şikayetlerim geçti. Herhangi bir sorunum yok, üç ayda bir kontrollerimi yaptırıyorum. Geçmeyen öksürük basite alınmamalı. Herkesin bu konuda çok dikkatli olması gerekiyor. Hastanelere müracaat etsinler, hastalıklarını hafife almasınlar, ben ölümden döndüm."

- "Bu cihaz önemli ve her yerde de bulunmuyor"

Topuz'un takibini yapan anestezi ve reanimasyon bölümünden uzman doktor Selma Fiş Topaloğlu, hayati tehlikesinin yüksekliği, kanında oksijen değerlerinin yaşamsal değerleri sağlayacak miktarda olmaması nedeniyle hastaya ECMO cihazı takıldığını söyledi.

Cihaz sayesinde hastanın kanını oksijenlendirip geri verdiklerini ifade eden Topaloğlu, "Medikal tedaviyle de akciğerlerindeki iyileşme süreci tamamlandı ve hasta sağlığına kavuştu. Cihazla hastaya, akciğerlerde viral pnömoniye bağlı meydana gelen solunum yetmezliği tablosunun iyileşmesi için süre tanımış olduk." diye konuştu.

Topuz'a cihazı takan ekipte yer alan kalp damar cerrahisi bölümünden Doç. Dr. Muhammet Onur Hanedan ise solunum cihazına bağlanmasına rağmen yeterli oksijenlenme sağlanamayan hastaya bu uygulamanın yapılmaması halinde olumsuz sonuçla karşılaşma ihtimalinin yüksek olduğunu vurguladı.

Hanedan, "Bu cihaz önemli ve her yerde de bulunmuyor. Bulunduğu merkezlerde bu gibi hastalarda hayat kurtarıcı sonuçların alınmasına yardımcı oluyor. Hastamız normal şekilde hayatına devam ediyor. Ne mutlu bize ki merkezimizde böyle bir cihaz var." dedi.


Kaynak:Haber Kaynağı