Fahri Kubilay
Yerel Seçimlere Doğru Adaylar.-Anızlar
Yerel seçimlerin erkene alınacağı ihtimali her geçen biraz daha azalıyor. Yerel secimlererkene alınmasa da önümüzde Mart ayında seçim yapılacağı kesin…
Seydişehir İlçemizde de her ne kadar yerel seçim konuşuluyor olsa da en temel konu aday adayları ile alakalı… Bu konuyu şimdilik es geçerek “önümüzdeki yerel seçimlerin belirleyici özelliği ne olacak?”Sorusuna cevap bulmaya çalışalım.
Şimdiye kadarki yapılan seçimler ve 24 Haziran Seçimleri göstermiştir ki, bu ülkede Başkan Recep Tayyip Erdoğan’ın tek başına yani kişisel olarak %52-55 aralığında bir oy potansiyeli vardır. Bunu bir kenara koyalım.
24 Hazirana kadar yapılan seçimlerde Recep Tayyip Erdoğan ve Ak Parti bütünleşmiş ve Recep Tayyip Erdoğan’a verilen oylar Ak Partiye de verilmekteydi. 24 Haziran Seçimleri göstermiştir ki, Recep Tayyip Erdoğan ile Ak Partinin oylarının arasındaki %10 fark bunun böyle olmayacagının açık delidir.
Bunun böyle olduğu bu yerel seçimlerde daha net olarak görülecektir.Daha açık bir ifade ile söyleyeyim ki, seçmen;“benim istemediğim adayı gösterirsen eğer sana oy yok”mesajını 24 Haziranda ufak çaplı da olsa vermiştir. Bunu önümüzdeki yerel seçimde daha açık ve net olarak göreceğiz. Ceketimi assam şu kadar oy alırım devri bitti artık.
Seçmen bu seçimde parti gözetmeksizin "kendisine yakın hissetiği iş yapabileceğinden emin olduğu, vizyonu ve misyonu olan, ufku geniş, halkile arasına mesafe koymayan, halka tepeden bakmayan, kasıntı olmayan, kendini beğenmiş olmayan, halktan kopmamış, sorunlara çözüm üreten, kendisi gibi düşünmeyenleri dışlamayan, basit ve küçük hesaplar ile kendi camiasının tabanın cephe almayan, dava adamı, kişilikler görmek istiyor karşısında…" İş bilmez, liyakatsiz adamları amir, memur olarak atamayan yetkililer görmek istiyor. Seçmenin, kim olursa olsun, partisi ne olursa olsun bu kriterleri esas alarak oy vereceğini hep birlikte göreceğiz.
Bunun böyle olduğunu gören Ak Parti bu yerel seçimlerde adayları belirlerken daha seçici davranarak halkın istediği adaylara yönelecektir.
Hele hele olası bir Ak Parti –MHP-BBP ittifakında seçmen bazında oluşan yumuşama sonucu, seçmenin alternatifi oldukça çoğalacak gönül rahatlığı ile kendi partisinden olduğu halde ama beğenmediği bir adaya oy vermek yerine ittifak içinde olan partinin adayına oy verecektir.
Sonuç olarak seçmen; "benim istemediğim, benim oy vermeyeceğim adaylarla karşıma gelme" diyor…
Birileri hesap yaparken anket yaparken bunları dikkate almazsa vatandaş Mart ayında onlara kapıyı gösterir vesselam.
ANIZ YAKANLARA!
Şimdiye kadar söyleye söyle dilimizde tüy bitti ama tekrar söyleyelim.Anız yakan anızlara; “bir anız tarlasını yakarken, anızın yanında; böcekleri, mantarları, faydalı bakterileri, yaşayan yeşil bitkileri, karıncaları, kelebekleri, uğur böceklerini, çekirgeleri v.s. hepsini birlikte yakıyorsunuz. Ekolojik dengeyi yerle bir ediyorsunuz.” demiştim.
“Hava kirliliğine sebep oldunuz, civarda bulunan sebze meyve bahçelerine zarar verdiniz, topraktaki suyun buharlaşmasına neden oldunuz, toprağın yapısını bozarak arazilerin verimsizleşmesine neden oldunuz. İnşallah yaktığınız anızlara bir gün muhtaç olmazsınız…” deyip bitirelim.