Durali Göğüş
YORULMAYAN ADAM!..
Bir TV stüdyosu iki koltuk. Birinde program sunucusu, diğerinde bir ülkenin en başı Cumhur Reis. Programcının sorusu “Siz bu kadar koştururken hiçbir yorgunluk hissetmiyor musunuz?” Gözler sunucunun gözlerine odaklanıp bir volkan patlaması öncesi içeride fırtınanın kopma anı bekleyiş. İki dudak arasından çıkan cevap: “Aşk ile koşan yorulmaz.” Programcı ve tüm izleyenleri derinden sarsan bir deprem etkisi, duygusal bir suskunluk. Aslında saatlik programın final cümlesi. Artık ne sorup ne cevap beklenilebilir ki, her şeyin özeti işte bu hizmet etmede “AŞK.”’
Bu dünya okyanusu üzerindeki fırtınalı bir yolculuk serüveni gemilerin (ülke) yaşamı. Okyanusta küresel korsanlar hedefine ilerleyen küçük gemileri tehdit edip batırmak istiyorlar. Onlar ise var güçleri ile amansız hayatta kalma mücadelesi vermekteler. Yaşanan çağda okyanuslara yeniden dönen muhteşem bir gemi görülmekte. Korsanları ürküten bu (ülke) gemi, gövdesine imani, insani ve gönül zincirleri ile mağdur, güçsüz gemileri bağlamış olarak suları yararak ilerliyor. Bu okyanus (dünya) sadece beş korsan geminin değil, sizden büyük ve güçlü biz varız gövdesiyle süzülmekte. Gemisini hedefine yol aldıran kaptanın marifeti ile korkusuzca yoluna devam kararlılığında bir ilerleyiş. Korsan haydutlar panikle izlemede geminin kaptanını. Kim bu adam?
Kaptanlığın sevda ve adanmışlık olduğunu bilen bir ADAM.
Kalpte iman, yüreğinde insanlık sevgisi âşık bir ADAM.
Güç ekseni yürüyüşünde cesaret ve ferasetle kefenimizi giyip de çıktık bu yola, kararında bir ADAM.
Halka ve ümmete hizmetkar olmaya geldik şuurunda bir ADAM.
Gündüzü koşarak çalışma, gecesi yarının programında uykuyu vatanın ve insanlığın bekasına feda eden bir ADAM.
Mazluma ve mağdura kucak açıp, koruyup kollayan mümin bir ADAM.
Okyanusta önüne çıkan emperyalist, ulusal korsanlara had bildiren yiğit bir ADAM.
Siyonist’e karşı ümmet içinde dik duran “van minüt” kükreyişi aslan yürekli bir ADAM.
Müslüman coğrafyalarda kan emici batılı çakalları ve onların içerideki sırtlan sürülerini püskürten bir ADAM.
Gemisine (ülke) göz koyan haydutlara karşı halkla bir olup onlara ülke topraklarını dar eden korkusuz bir ADAM.
İçeride siyasi genetikleri değiştirilmiş, solun çakması, sağın bacısı, dağın eşkıyaları, muhafazakâr maskeli ihtiyarı, geleceği boş hoca ve devasız çaylak topunuz etmez tek bir ADAM.
Yılar mı hiç Allah'a teslim olan? Bu can bu bedende olduğu müddetçe sadece Allah’ın huzurunda eğilirim kararlılığında bir ADAM.
Hak rızası ve insanlığın saadet ve mutluluğu için kaptanlık görevine aşk ile dostlarla yol alma niyetinde bir ADAM.
…..
Saymakla, yazmakla sığmayacak bize ayrılan sütundaki yerimiz. Sizler devam edin düşüncelerinizi sıralamaya. Okyanustaki irili ufaklı (ülke)gemilere kılavuzluk yapan bu devasa gemiyi izlemeli. Omurgası ecdadın tarihinde örülen geminin yolculuğunu Hakikat medeniyetine süren ADAM’ı yalnız bırakmamalı. Kaptanımızın yoluna çıkan tüm çapsız korsan çapulcularına karşı mücadelesinde yanındaki dostları ile birlikte olmalı. Fırtınalı zorlu dünya okyanusunda bizler dalga kıran vazifesinde yerimizi almalı.
Bu millet kaptanını seviyor ve dümendeki yalnız ADAM’a güveni tamdır. Medeniyet yolculuğuna onunla devam kararlığı ve azminde aşk ile koşan, yorulmayan ADAM’la koşan millet olmalıyız…