Zeytinyağında fiyatlarla birlikte sahtecilik de arttı

Zeytinyağında fiyatlarla birlikte sahtecilik de arttı

Zeytinyağının fiyatının artmasını fırsat bilen dolandırıcılar, piyasaya "zeytinyağı" diye hileli veya tağşiş edilmiş ürünleri sunuyor- TÜDEF Gıda ve Sağlık Komisyonu Başkanı Vargı:- "Piyasada etiketsiz, üreticisi belli olmayan zeytinyağlarından kaynaklana

Zeytinyağında fiyatlarla birlikte sahtecilik de arttı. Tüketiciler, bu yıl zeytinyağının fiyatının artmasını fırsat bilen dolandırıcıların piyasaya "zeytinyağı" diye sürdükleri hileli veya tağşiş edilmiş ürünlerden şikayetçi.

AA muhabirine konuya ilişkin açıklamada bulunan Tüketici Dernekleri Federasyonu (TÜDEF) Gıda ve Sağlık Komisyonu Başkanı Sinan Vargı, son yıllarda başta doktor ve beslenme uzmanlarının zeytinyağı tüketimi konusunda yaptıkları uyarılar sonucunda, tüketicilerin zeytinyağı tüketimine hız verdiğini ve ekonomik durumu müsait olan vatandaşların zeytinyağına yöneldiğini söyledi.

"Ancak bu son beş yılda zeytinyağında fiyatların sürekli artması, beraberinde hile ve tağşişi de getirdi" diyen Vargı, zeytinyağında hile yapanların yüzde 400'e varan oranda kazanç elde ettiğini vurguladı.

Vargı, bu satıcıların markasız ve adresi belli olmayan ürünleri satmaları nedeni ile yakalanma risklerinin oldukça düşük olduğuna dikkati çekerek, piyasada özellikle etiketsiz, üreticisi belli olmayan zeytinyağlarından kaynaklanan tüketici şikayetlerinde büyük artış olduğunu ifade etti.

Tüketicileri bu konuda uyaran Yargı, "Vatandaşlarımız, ambalajında üreticisi ve adresi belli olmayan ürünleri satın almamalı." dedi.

 

- "Hile ile yüzde 400'lük kazanç"

 

Vargı, zeytinyağında yapılan hile ve tağşişin yüksek karlar getirdiğini belirterek, özellikle son dönemde kanola ve pamuk yağının asitli yap ile karıştırılarak zeytinyağı diye satıldığının altını çizdi.

Hakiki zeytinyağının 5 litresinin büyük kentlerde fiyatının 140-150 liralara kadar yükseldiğini aktaran Vargı, şu bilgileri verdi:

"Dolandırıcılar 5 litrelik tenekeye 4 litre kanola, pamuk veya başka bitkisel yağ koyuyor. Ona tat ve koku vermesi için bir litre yüksek asitli yağ karıştırıyor. Asitli yağ 15-16 lira. Diğer 4 litrelik yağ da 20 liraya mal oluyor. Yani bu karışım toplamda fırsatçılara 30-35 liraya mal oluyor. Büyük kentlerde süslü tenekelerde satılan, üreticisi ve markası belli olmayan bu yağlar 140-150 liradan satılıyor. Kar marjı yüzde 375'e, bazen yüzde 400'lere ulaşıyor. Bu arada dünyada üretilen kanola ve pamuk yağının yüzde 90'ından fazlasının GDO'lu olduğunu da belirtelim."

 

- "Ülke genelinden ciddi şikayetler alıyoruz"

 

Vargı, yurt genelinde son dönemde sahte veya hileli zeytinyağı konusunda çok ciddi şikayetler aldıklarını kaydederek, tüketicilerin aldıkları ürünlerin kontrol edildiğini zannedip, doğal olana ulaşmayı amaçladığından bu ürünleri üreticiden satın aldığını bildirdi.

Satın aldıkları yağı eve getirip tadan tüketicilerin ağızda kaygan bir his bırakan, zeytinyağına koku ve tat olarak benzemeyen ürünlerle karşılaştığını dile getiren Vargı, bu kişilerin daha sonra rahatsızlanıp şikayetçi olduğunu ancak şikayet edilen firma veya şahsın bulunamadığını bildirdi.

 

- "Analiz sonucu etiketle ambalaja yapıştırılmalı"

 

Vargı, zeytinyağında hile ve tağşişe yönelenlerin, malını tüketiciye doğrudan ulaştırmak isteyen dürüst üreticileri de etkilediğini ifade ederek, "Ürününü doğrudan tüketiciye satmak isteyen üreticinin malını, Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığına bağlı laboratuvarlardan analiz ettirmesi sonrası zeytinyağının ambalajına yapıştırılacak bir etiketle satabilmesini sağlayacak bir düzenleme getirilmesi de gerekiyor." dedi.

Hileli yağların başta mide olmak üzere, karaciğer, safra kesesi, pankreas gibi organlarda tahribata yol açtığının bilindiğine işaret eden vargı, "Piyasada bulunan etiketsiz gıda ile ilgili denetimlerin süratle artırılmasını ve gıdada hile ve tağşişe yönelenlere yönelik cezaların caydırıcı olmasını, tekrarlayanlar hakkında hapis cezası getirilmesini istiyoruz." diye konuştu.

 

- "Açıkta 'doğal' diye satılanlara dikkat"

 

Gıda Mühendisleri Odası İstanbul şubesi eski başkanı Sedat Kuru, zeytinyağı üzerinde yaptıkları araştırmalarda fiyatlar arttığında sahteciliğin de arttığını gördüklerini söyledi.

"Fiyatlar arttığında ya karışım yağları ya da ikinci, üçüncü sınıf yağları sızma zeytinyağı diye satıyorlar." diyen Kuru, açıkta ve yol kenarlarında satılan, tüketicilerin "doğal" zannederek aldıkları yağlarda hile ve tağşişin daha sık görüldüğünü vurguladı.

Kuru, daha ucuz maliyetli ayçiçek ve mısır gibi yağların zeytinyağı ile karıştırılabildiğini ve maliyetinin düşürüldüğünü kaydederek, asiti yükselmiş ve işlenmiş zeytinyağının doğalı ile karıştırılarak "sızma zeytinyağı" diye satıldığını aktardı.

 

- "Sahtesinin veya hilelisinin anlaşılması çok zor"

 

Kuru, "Tüketicilerin sahte zeytinyağını anlaması çok zor. Tadından ve kokusundan biraz anlaşılabiliyor ama bu konuda çok hassas olmanız gerekiyor. Tüketicilerin büyük kısmı bunu anlayamıyor. Bunlar laboratuvarda çeşitli parametrelere bakıldıktan sonra anlaşılabiliyor." diye konuştu.

Tüketicileri etiketsiz ürün almamaları konusunda uyaran Kuru, "Fabrikalarda ambalajlanan, üretilen ürünler 'doğal değildir' diye bir şey yok. Bakanlığın kayıtlı veya onaylı işletmelerinin ürettiği ürünlerden alsın tüketiciler." ifadelerini kullandı.

Kuru, vatandaşların birebir tanıdıkları kişilerden zeytinyağı alabileceğini de kaydetti.

AA

Kaynak:Haber Kaynağı