M. Faik Özdengül

M. Faik Özdengül

Adanalı Fatih Paşa

Futbolla yatıp kalkılan günler.

Öteki dünyayı da bilen yazarların yazdıklarını okudum. Türkiye’nin maçı olduğu zamanlarda edilen dualardan söz ediyorlar. Kazanılan maçlardan sonra öteki dünyada insanların nasıl sevindiklerini yazıyorlar. Filistin’de, Kosova’da, Bosna’da, Tunus’ta, Cezayir’de ya da Mısır’da. Futbol üzerinden gol atıyoruz diğerlerine. Peki ertesi gün? Politikaları yine gol attıklarımız belirliyor. Yine onların ürünlerini kullanıyoruz. Biz sabaha kadar uyumayıp birbirimize bu kez sevinçten kurşun atıyoruz. Arabalarımızda onların rafinerilerinde üretilen benzini yakıp turlar atıyoruz. Kendimizi iyi hissediyoruz. Ahmet Çakar’ın dediği ve sonradan düzeltmeye çalıştığı gafı gibi nasıl geçirdiklerle simgesel galibiyetimizle övünüyoruz. Yabancı teknik adamların, futbolcuların, basın mensuplarının bunlar nasıl adamlar? Tekniklerini çözemedik laflarından büyük keyif alıyoruz. Viyana’yı bir türlü  alamayan Merzifonlu Kara Mustafa Paşa’nın yerine Adanalı Fatih Paşa çoktan oturdu bile. İşin ilginç tarafı Viyana hala Avusturya Hükümeti’nin denetiminde.

Ben de heyecanla seyrediyorum maçları. Seviniyorum elbette galibiyetimize. Lakin bu olanı olduğu gibi görmemize engel mi? Adalet kavramı her şeyi yerli yerine koymaktır. Kimi mitinglerde Bush kuklasını yakınca sevinçten tepinenlerle aynı yaptıklarımız. Simgesel öç alma. Kuklası yanınca Bush yanmıyor gerçekte. Bu tür eylemler adına yer değiştirme dediğimiz savunma mekanizması psikolojide. Kimi zaman çok işe yarar. Örneğin bir gazetede Ak Parti kullanılarak millet dövülüyor şeklinde bir yorum okumuştum. Doğrudur. Psikolojik savaşlarda simgeler çok kullanılır. Örneğin her Filistinli’nin cebinde küçük taşlar taşıyarak uzun süre direnişi devam ettirebildiklerini okumuştum politik psikoloji uzmanı birisiyle yapılan mülakatta.

Bu günlerde elde ettiğimiz başarılardan kazandıklarımız da var. Davranışçı tedavilerde özdeğeri ve özgüveni düşmüş bireylere iyi yapabildiği ve başarılı olabildiği her hangi bir alana yönelmesi önerilir. Spor ve  yemek gibi, bu ona hala başarabileceği inancını hatırlatır ve tazeler. Bu günlerde futbolla elde ettiğimiz başarı da bize bunu sağlayacak. Pes etmemeyi, çalışmakla ve uğraşıp didinmekle başarının yakalanabileceğini, kimlerin bizim tarafımızda olduğunu ve daha unuttuğumuz ve önemsemediğimiz bir çok şeyi.

Displacement ya da yer değiştirme dediğimiz savunma düzeneği nedir? Bu yeterince olgun olmayan egonun kendisini ifade etmek için bulduğu dolaylı bir yöntemdir. Örneğin amirine öfkelenen ama bunu ona söyleyemeyen ifade edemeyen zayıf bir ego bunu kendisinden daha zayıf birisine yöneltir. Çocuğuna, eşine ya da kendisinden daha alt kademedekilere. Asıl öfkesini yöneltmesi gerekene değil bir başkasına. Bu bazen simgesel olur. Öfkelenip boğmak istediği bir kişi ya da kurumu simgeleyen her hangi bir şey onun yerine geçer. Nefret ettiği bir ülkenin bayrağını yakar, ona ait bir heykeli devirir. Onlara ait bir değeri hafife alır veya onu simgeleyen her hangi bir eşyayı kırıp parçalar. Bu ruhsal yapıda simgelenen şeyin tahrip edilmesi anlamına gelir ve sistem rahatlar. Tabi gerçek başkadır. Gerçekle yüzleşilemediği, baş edilemediği zamanlarda işe yaramakla birlikte sağladığı sadece geçici rahatlamadır. Ertesi günü gerçek hala yerinde duruyordur. Almanya ve Fransa’yı futbolda geri bıraksak bile kupa maçlarından sonra Avrupa Birliği konusunda ve başka platformlarda yine yardımlarına başvurmaktan geri durmayacağız. Fransa’dan da Almanya’dan da kredi istemeye devam edeceğiz. Gerçek bu.

O zaman başarılı olunabileceğini anlamış olmak bile az şey değil. Gerçeği hatırlatmanın ve hatırlamanın ağzımızın tadını kaçırdığını ben de biliyorum. Bu yüzden şu anda bari bunlardan söz etme de ağzımızın tadını kaçırma diyenleri de duyabiliyorum. Üzgünüm bunu yapmazsam o zaman ben olmaktan çıkarım. Birilerinin de bunu yapması gerekiyor. Bu günlerde bile insanlar hala öfkeli, kamplaşmış durumda, birbirlerine ağzına geleni söylüyor, önyargılar kişiliklerin ve ilişkilerin çok önünde. Maç süresince heyecanlanıp kazanınca keyfini süreceğiz ve tadında bırakacağız. Çıkardığımız dersleri de hayatımıza uygulayacağız.

Displacement yerine daha olgun savunma düzenekleri kullanabilmek için de ruhsal olgunlaşmanın izini sürmeye devam edeceğiz.

Esenlik dileklerimle

www.pozitifdegisim.com

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Çok uzun metinler, küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.
1 Yorum