Bir zafer sarhoşluğu, bir havalara girmeler…

Mal bulmuş mağrip misali, daha oy sayımı bitmeden zafer sarhoşu oldular.

Bizim Muhalefetin zafer kutlamalarından bahsediyorum

Öyle havaya girdiler ki, AK Parti’ye 1. dakika rest çekme hazzını! Yaşadılar.

Rest çektikleri;  girdiği 4’ü genel seçim olmak üzere girdiği 10. seçimden de 1. parti olarak çıkan AK Parti’ydi.

Bu sarhoşluk 3 gün sürdü.

Sonra kendilerine geldiler.

Kutladıkları zafere baktılar.

Önce birbirlerine baktılar: MHP, CHP, HDP…
Sonra kafalarını kaldırıp karşıya baktılar: AK Parti…

Sağa baktılar, sola baktılar, aşağı baktılar, yukarı baktılar her yerde: AK Parti…

Kendilerinin tarihlerinde alamadıkları, hayalini bile kuracakları oyu almış: AK Parti…

AK Parti’nin seçimin 1. partisi olduğunu, bütün yolların AK Parti’ye çıktığını, tam 3 gün sonra öğrenebildiler.

Sonra söyledikleri sözlerden tek tek geri adım attılar.

Şartları, martları kalmadı!

Cumhurbaşkanına yüklendiler.

Adeta kelle ister gibi…

Sonra baktılar;

Karşılarında bugün kendilerine bayram yaptırdıkları halkın yüzde 52’yle seçtiği Milli İrade’yi gördüler.

Ekmeleddin İhsanoğlu’nu hatırladılar.

Oradan da geri adım attılar…

Mesajı aldılar:

Cumhurbaşkanını da halk seçer, halk indirir…

Oradan da geri adım attılar.

İyi de yaptılar…

AK PARTİ’NİN ÇÜRÜK ELMALARI

“Millet AK Parti’ye bir uyarı yaptı” dedik… “Bunun değerlendirmesi hesabı yapılmalı dedik” tamam…

Fakat bugünleri bekleyen leş kargaları varmış.

Küskünler varmış.

AK Parti’ye oy verdikleri bile tartışılır AK Partililer varmış.

Belki parasal gücüyle, belki statüsüyle bir yerlere gelen, yıllarca AK Parti’nin cakasını satıp Abdurrahman Çelebi’lik yapan bu zevat, sağda solda, el altından Başbakan Ahmet Davutoğlu’na fatura çıkarmaya kadar gidiyorlar.

Bunu yaparken de Cumhurbaşkanı Sayın Erdoğan’ın arkasına sığınıyorlar.

Akılları sıra Erdoğancılık-Davutoğluculuk ayrımı yapıyorlar.

Bunlar, arkasına sığındıkları Erdoğan’a 17 Aralık’ta kelepçe vurulmak istenirken, tırsıp köşelerine çekilen ve gemiyi terk etmek için durumun netleşmesini bekleyen, bugüne kadar Paralel Yapı’yla ilgili tek kelime edemeyen korkaklardır.

Bunlar ihale almak için, eşini dostunu işe sokmak için rant için AK Partili gözüken her devrin adamları, menfaatçilerdir.

Bunlar, statüsünü, zenginliliğini bu davaya harcamak için değil, zenginliğine zenginlik, statüsüne statü katmak için bulunanlardır.

Bunlar Erdoğan, gece kondu da iftar açarken bulundukları illerde mahallelerde bir kere gecekondu kapısı çalmayanlardır.

Bunlar Erdoğan, gecenin bir yarısı evine giderken, komşularına selam verip onlara hal hatır sorarken, mahalledeki komşusunun kapısını bir kere çalmayanlardır.

Bunlar yolda giderken vatandaşa selam vermekten imtina edenlerdir.

Bunlar, Davutoğlu, Myanmar’da, Afrika’da, yetim başı okşarken, yaşadıkları şehirde mahallede yetim var mı yok mu, bilmeyenlerdir.

Siz kim Davutoğlu’na ders vermek kim?

Onlar, varsa alacakları ders alırlar.

Herhalde milletin 7 Haziran’da verdiği derslerden birisi de böyle çürük elmaların AK Parti’den temizlenmesidir.

Bu yeller, hafif rüzgarlar, çürük elmaların düşmesi içindir zaten.

AK Parti iktidardan gittiğine göre sizin de AK Parti’yle işiniz bitti.

Bu davanın, fırtınalara, kasırgalara göğüs gerecek, Erdoğan’ın ve Davutoğlu’nun peşinde sözde değil özde kefenini giymiş, sadece ülkesi ve milletini düşünen milyonlarca yiğit evladı var.

Siz anca gidersiniz…