Esat Çoğal
Arabanız sizi çarpmasın!
Sevgili nitelikli okurlarım; bu hafatadan itibaren sizlere 3 hafta sürecek yazı dizisine başlıyorum; konumuz malesef vazgeçemediğimiz otomobillerimiz (araba sevdamız), konu başlığımız ise ‘araçlarda verimli yakıt kullanımı’ olacak.
Çevre ve Orman Mühendisi Prof. Dr. Mustafa Öztürk, ve İleri Derece Sürücü Teknikleri Uzmanı Demir Bükey abilerimin Ankara’daki konferanslarında aldığım notları paylaşmak isterim.
Ülkemizde taşıt sayısı hızla artmaktadır. İstanbul, Ankara, İzmir, Adana, Konya, Kayseri, Gaziantep gibi büyük şehirlerde kişi başına düşen taşıt sayısı sürekli artmaktadır. İstanbul’da 1000 kişiye düşen taşıt sayısı 250 adettir. ABD’de bu değer 700 taşıt/1000 kişidir. Batı Avrupa ülkelerinde ise 600 taşıt/1000 kişidir. Yani Türkiye’de taşıt sayısı artmaya devam edecektir. Taşıt sayısı arttıkça yakıt tüketimi de ve trafik yoğunluğundan ileri gelecek karbon monoksit, partikül, hidrokarbon ve azot oksit gibi hava kirleticilerinin de emisyonu artacaktır.Yani anlayacağınız soluduğumuz havaya zararlı gazlar sürekli karışmaktadır.Yol kapasitesi yeterli değilse taşıtlarda birim km.’de daha fazla yakıt tüketirler.
Türkiye’de belli yaşın üzerindeki araçlardan çok daha az vergi alınmaktadır. Oysa taşıt yaşı ilerledikçe tükettiği yakıt miktarı ve egzozdan atılan kirletici miktarı artmaktadır. Çoğu gelişmiş ülkelerde taşıt yaşı ilerledikçe taşıt vergisi aynı kalmaktadır. Eski araçlar için vergi indirimi söz konusu değildir.Eminim Türkiye’de de benzer uygulamaya geçileçekdir ve çok daha faydalı olacaktır.
Periyodik araç muayenesi, bakımı, tamiratı ve egzoz ölçümü yapılmayan araçlar daha fazla havayı kirletmektedir. Yeterli bakımı ve onarımı yapılmayan dizel araçlar ise önemli hava kirliliği yaratan kaynaklarından biridir.
Özellikle mazotta,dizel araçlarda bulunan fazla miktardaki kükürt; motorun aşınmasına ve egzozdan daha fazla kirleticinin atılmasına, dolayısıyla da atmosferde sülfat partiküllerinin artmasına neden olmaktadırlar.
Şimdi özellikle otomobili olanlar:Taşıtlarda yakıt tüketimini minimize etmek mümkündür. Trafikten ileri gelen kirletici emisyonunu ve sera gazı miktarını minimize etmek için taşıt kullanırken neler yapmalıyız; bazı kuralları öğrenirsek ve yerine getirirsek; yakıt tüketimini enaza indirebiliriz. Unutulmamalıdır ki,yakıt tüketimini azalttığımız zaman egzozdan atılan kirletici emisyonunu da azaltmış oluruz.
-Şehiriçi bölgelerde ekonomik ve ideal taşıt hızı 25-95 km./saattir.Bir çok yerleşim alanlarında yeşil dalgayı yakalayacağınız hız limiti 60 yada 70 km/saat hızdır.Her trafik ışıklarından sonra Yeşil Dalga tabelasını mutlaka okuyunuz.
-Aracınızı çalıştırırken mümkünse hiç gaz vermeden çalıştırınız.
-Gaz pedalını devamlı ve nazikçe kullanınız. Ani kalkışlardan ve duruşlardan kaçınınız. Ani fren yapmaktan kaçınınız.Bu hareketler size lt/km de 5 kat fazla yakmasına sebeb olur.
-Olması gereken vitesten düşük viteslerde aracı kullanarak %45’e varan daha fazla yakıt tüketimine, motorun yorulmasına ve yıpranmasına neden olursunuz. Motoru yormamak için mümkün olduğunca aracınızı uygun viteste kullanınız.En ideal vites devri 2500,3000 devirde vites değiştirmektir.
-Aracınızın vitesini nazikçe fakat hızlı olarak değiştiriniz.
-Aracı ani olarak çalıştırıp hızlandırmak normal seyir esnasındaki değerden %60 daha fazla yakıt tüketimine neden olursunuz.
-Aracınızı düz ve sarsıntısız sürünüz. Düz ve sarsıntısız sürme ekonomik yakıt tüketimine neden olur.
-Normal seyir esnasında aracınızın camlarını kapalı tutunuz. Açık camlar araç üzerinde dalgalı rüzgar oluşumuna ve taşıt hızının düşmesine neden olur.Ayrıca; açık camlar, 100 km/saat hızda %4 extra yakıt sarfiyatına yol açar.
-Ekonomik yakıt tüketimi için aracı yavaş yavaş hızlandırınız ve yavaşlatınız.
-95 km./saat hızın üzerinde sürdüğünüz her 8 km/saat de %10 daha fazla benzin tüketirsiniz.
-Aracınızı 20 km./saat de ve daha düşük hızla sürdüğünüzde ise %50 daha fazla benzin tüketirsiniz.
-Motorunuzu durdurmadan önce vitesi boşa alınız. Aksi durumda atık yakıt atılmasına neden olursunuz.
-Aracınızı mümkün mertebe 25 km/saatten düşük, 95 km/saatten yüksek hızda sürmeyiniz. Her iki durumda da hem daha fazla yakıt tüketimine hem de daha fazla kirleticinin atmosfere atılmasına neden olursunuz.
-Aracınızın hızını sık sık değiştirmeden belli bir hızda seyrederek daha az yakıtla daha uzun mesafe alabilirsiniz.
-İlk 5 km içinde aracınızı yüksek hızda sürmekten ve aşırı hızlandırmadan kaçınınız.
Devamı Hafaya….!
Hoşça, sağlıcakla kalınız … Ama en önemlisi adam gibi adam kalınız. Haa bir de okumada ve uygulamada kalınız.
--------------------------------------------------------------------------------------
HAFTANIN KISSADAN HİSSESİ
Mezar taşı
Bir gün bir doktora, "gerginlik ve tedirginlikten" şikâyetçi olan bir hasta gelmiş Yapması gereken çok işinin bulunduğunu; fakat kendisinin rahatsız, işlerin ise beklemeye tahammülü olmadığını söylemiş.
Doktor;
— Bu işleri başka biri yapamaz mı? Ya da bir başkası size yardımcı olamaz mı? diye sormuş.
Adam;
— Onları yalnız ben yapabilirim; bütün işler bana bakıyor! diye cevap vermiş.
Doktor;
— Sana bir reçete vereceğim Bu reçeteyi aynen tatbik etmen gerekiyor! diyerek, yazıp eline vermiş
Adam reçeteyi eline alıp baktığında, hayretler içinde kalmış Reçetede, "Her gün en az iki saat işi bırakıp yürüyüş yapacaksın ve her haftanın yarım gününü bir mezarlıkta geçireceksin" yazıyormuş.
Hasta adam;
— Yürüyüşü anladık ama; neden mezarlık? diye sormuş.
Doktor,
— Oraya gidip mezar taşlarına bakmanı istiyorum Mezarlıklar, kendilerini vazgeçilmez sanan insanlarla doludur Sen de onlar gibi ölüp mezarlığa gömülünce, kendinden başkasının yapmasına imkân olmadığını zannettiğin işlerin, başkaları tarafından da yapılmaya devam ettiğini göreceksin, demiş
Evet, bulundukları noktada kendilerini "vazgeçilmez" gören; halbuki orada, problem çözmek yerine problemin bir parçası
olduğunun farkına varmayan insanlar için de, doktorun reçetesi geçerli değil mi?
------------------------------------------------------------------------------------------------------------
BİRAZ DA GÜLELİM
Öncelik
Evlenmeyi düşündüğü erkek arkadaşının 'benden önce biriyle oldun mu?' sorusuna, 'buraya gelmeden önce mi?' cevabını vererek evlilik umutlarını magmalara atan hatunun sarışın yada esmer olduğunu söylememe bilmem gerek kaldı mı?
------------------------------------------------------------------
Suyu ısıt
Geçenlerde köyde komşunun evinin önünden geçiyordum.
Yaşlı amca hanımına şöyle dedi:
'Hanım suyu ısıt; olursa olur olmazsa çay demleriz.'
Hala gülmekteyim.
------------------------------------------------------------------
Maalesef kaybettik
Aniden fenalaşan annelerini apar topar hastanenin acil servisine taşıyan, ancak yarım saat sonra doktorun 'maalesef annenizi kaybettik' demesiyle annelerinin öldüğünü öğrenemeyen(!)
bunun yerine 'ulan nasıl kaybedersiniz koca kadını daha demin buradaydı!' deyip doktoru bir güzel döven komşularım var duyurulur...
---------------------------------------------------------------------