AVM’ler pazar günü kapatılmasın mı?

Avrupa’ya gidenler bilirler, daha doğrusu schengen vizesi alan ve gezenler orada yaşayanlar bilirler. Cumartesi saat 16 veya17’den sonra ve Pazar günü tüm gün dahil olmak üzere Pazartesi sabah saat 8’e kadar AVM’ler -yani Alııış Veriiiş merkezleri- KA...PA...LI !!!.

Sevgili nitelikli okurlar; Allah aşkına Pazar günü kapatılırsa AVM’ler bitermiş. Hiç bir şey olmaz. Sen vatandaşını nasıl alıştırırsan öyle gider. Neden bitsin, kapansın okurlar? Sanayi Bakanlığı ya da Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı bir düzenleme getirir, ‘Cumartesi günü en geç saat 12’de işçiler tatile girecek’ diye… Yahut ‘Cumartesi fabrikalar yarım gün çalışacak der’ ve bu iş de çözülür. Nasıl mı?

Bakın okurlar Cumartesi öğlen iş yerlerinden çıkan işçiler, çalışanlar saat 16’ya-17’ye kadar açık olan AVM’lere rahatlıkla gidebilirler mi? Giderler. Ya da Cumartesi çalışmayanlar gidebilirler mi? Giderler. Yahu şu anda Cumartesi akşamı veya Pazar günü yapılan cirolar Cuma akşamı yahut Cumartesi 16’ya kadar yapılır, hem de aliyyülâlâ olur.

AVM’lerde çalışan arkadaşlarımız da Cumartesi günü bir aile gezmesine, arkadaş gezmelerine gider ya da birilerini evlerinde ağırlayabilirler. Pazar günü de yıllardır AVM’lerde çalışanlar bir Pazar gününün keyfini çıkartırlar, yaz aylarında aillelerini pikniğe, kış aylarında ‘Brunch’ Kahvaltı tadını (Geç Kahvaltı) yapma zevkini alır ve akraba ziyaretleri yapabilirler. Kısacası ailelerine zaman ayırmış ve aile bağlarını kuvvetlendirmiş olurlar.

BERBERLER VARSİTEN KURTULDU

Bir düşünün… Bundan birkaç yıl önce Konya’daki berberler haftanın 7 gümü açıktı. Adamlar tatil yapamıyor, çocuklarıyla vakit geçiremiyorlardı. Doğru dürüst dinlenemedikleri için ayakları varis oluyordu…

Eee, ne oldu…

Toplandılar, karar verdiler…

Pazar günleri çalışmayacağız diye…

O zaman da bu fikre karşı çıkanlar olmadı mı?

Oldu ama, alışıldı gitti.

Berberler de varis olamktan kurtuldu.

GELELİM BAKKALLARA

Asgari ücretin brüt 729 TL olduğu bir ülkede, 110 bin bakkalımızın bulunduğu, yaşam mücadelesi verdiği bir ülkede o esnaflarımıza da Cumartesi akşamları ve Pazar günleri fırsat verip ciro yaptırmış oluruz.

Sayın okurlar… Türkiye; İstanbul, Ankara, İzmir, Adana, Bursa’dan ibaret değil ki. Türkiye’mizin Sivas’ı, Hatay’ı, Mardin’i, Kars’ı, Malatya’sı, Bartın’ı, İnegöl’ü var. Buradaki yaşayan insanlarımız halen ekmeklerini, anında gelişen ihtiyaçlarını, bakkaldan alıp yazdırabiliyorlar yani Kredi Kartına muhtaç etmiyorlar. Bankalara köle yapmıyorlar. Bakkallar yüz yıllardır mahallemizin bir amcası, dedesi koruyucusu olmuşlardır. Sizlerde bilirsiniz ki bakkallardan birçok kez borç para bile aldığımız, sigaramızı bile yazdırdığımız olmuştur. AVM’lerdeki kasiyer kızımızdan bir kez borç para isteyip, aldıklarınızı yazdırmayı denediniz mi?

Hoşça, sağlıcakla kalın. Ama en önemlisi Adam gibi Adam Kalın.

***

BİRAZ DA GÜLELİM

Bakkal çocuğa az yumurta veriyormuş, çocuk:

-Sen bana niye hep az yumurta veriyorsun bakkal amca demiş?

Bakkal:

-Taşıması kolay olsun diye evladım, taşıması kolay, demiş.

Çocuk parasını vermiş.Bakkal bi bakmış para az:

-Evladım az para verdin, demiş

Çocuk:

Sayması kolay olsun diye bakkal amca sayması kolay olsun diye.

:)

BEKTAŞİ

Bektaşi’ye zengin bir adam, ramazanda sormuş:

- "Hey! Bektaşi borcun var mı borcun?

Bektaşi demiş ki: Ne borcu kardeşim?

Zengin: Ne olacak tabi ki Ramazan borcu!

Bektaşi demiş ki: Hey İmanım, Ramazan borcu Allah’la benim aramdadır. Sana düşen benim bakkal borcumu sormaktır, bakkal borcumu.