"Köşesine çekileceği" yolunda basına yapılan haber servisleri üzerine Haber 7 yazarı Kenan Ulualp, Aydın Doğan'ın gerçek niyetini Anadolu'da anlatılan bir horoz fıkrası ile anlattı. "Ölmüş gibi yapan horoz" fıkrası.

Aydın Doğan medyadan derhal çekilmeli ..

Aydın Doğan’a dört milyar dolara yakın vergi borcu çıktı. Neredeyse tüm servetine denk borç nedeniyle bugün yine “hesaplar içinde”.

1979’dan 2009’a 30 yıl ! Medyada, enerjide, ticarette, turizmde, bankacılıkta, TÜSİAD’ta....

Otuz yıl önce başarılı(!) bir işadamıydı. Otomotivde iyi satışlar yapıyordu. Sanki O’na bayi kotası yoktu. O zamanlar kırküç yaşındaki bu genç adamın arkasında Vehbi Koç’un desteği varmış gibi hissediliyordu.

Vehbi Koç’un vefatından sonra, nedense(!) akraba kadar yakın olduğu söylenen diğer aile bireylerinden Vehbi bey kadar sıcak ilgi göremedi. Ama, yine de Koç grubunun desteği “öyle yada böyle” devam etti.

Medyada büyüdü. Medyanın gücünü kullanmak nasılmış hepimiz öğrendik. Bu son otuz yılda;

1. Başbakanlara dahi baskı yapıldığını hatırlıyoruz. Başbakana “nakdimi sayıyorum” diyen medya patronu olduğu söylendi.

2. İşine gelmeyince, Genelkurmay başkanlarına beyanatlarından cımbızla çekilen sözlerle “tak şak Paşa” gibi acayip laflarla, haftalarca, psikolojik manevralar yapıldığını gördük.

3. Aynı dönemde eski bir Deniz Kuvvetleri Komutanının holdinge danışman yapıldığı duyuldu.

4. İstanbul Üniversitesi başta olmak üzere, uzun süreli yayınlar yapılarak, rektör seçimlerine müdahale edilen günler yaşandı.

5. Borsada farklı bir dönem açıldı. “Hürriyet gazetesi alın dediğinde satın, satın dediğinde alın” diyenler oldu,

6. Vehbi Koç rahmetli oldu. Nebbaşlık hadisesini yaşadık..

7. Özdemir Sabancı suikaste kurban gitti.

8. Gazetelerde irtica ile alakalı bolca yayınlar oldu. 28 Şubat sürecini yaşadık.

9. Mesut Yılmaz medyadan büyük destek gördü. Hükümete girdi. Başbakan oldu, Başbakan yardımcısı oldu.

10. Bülent Ecevit başbakan oldu. Ama hastalandı. Yattığı hastanede az kalsın ölüyordu.

11. Atatürk çizgisinin medyada kuvvetle savunulduğu bu dönemde sol partilerin oyu hızla düştü. CHP baraj altına düştü.

Şimdi aklıma güzel bir hikaye geldi :

Adamın on tavuğu varmış. Ama ne yumurta veriyorlar ne de civciv. Arkadaşları “horozsuz olmaz” demişler. Hemen bir horoz almış. Horozda aman bir faaliyet bir faaliyet. Yumurta verimi artmış, civcivler çıkmaya başlamış.

Fakat horoz tüyleri falan dökük cılız birşey. Adam ha öldü ha ölecek diye korkuyor. Horoza “aman fazla çalışma” diyormuş. Birgün havada akbabalar dönmeye başlamış. Sahibi bir bakmış bizim horoz yerde yarı ölü yatıyor, akbabalar onun üstünde dolanıyor.

Adam yanına gitmiş. Horoza ben sana demedim mi “bu cılız halinle aman fazla çalışma” diye., bak ölüyorsun diyecek olmuş. Horoz gözünü aralamış yukarıdaki akbabaları göstermiş “Şişt!” demiş “Ürkütme, aşağıya insinler onları da öpeyim diye numara yapıyorum !”

Akbabalar artık bu hikayeyi biliyor. Horozun ölü gibi yatmasına güvenmiyorlar.

Horoz horozluktan “zamanında” çekilmezse maazallah daha canlıyken iniveriyorlar. O zaman Uzan gibi herşey elden gidiyor..

Hikayeyi bırakalım sadede gelelim. Benden tavsiye;

Bu bir hizmet ise, günahıyla sevabıyla, “Kanuni Sultan Süleyman kadar bir süre” deruhte edilmiştir.

Fakat devir artık değişmiştir.

Aydın Doğan “hesapları” bir an önce denklemeli ve

“Başka hesaplar açılmadan” medyadan tamamen çıkmalıdır..

Prof. Dr. Kenan ULUALP / Haber 7