Zaman nede hızlı akıyor. Hızına yetişmeyi bir kenara bırakın, nasıl geçtiğinin dahi farkına varamıyoruz.   Sizde hatırlıyor olmalısınız, Ramazan Ayı girmeden nasıl düşüncelerde gezindiğimizi. “Sıcakta nasıl tutacağız orucu?” Ki zaten oruç bizi tutmuyor mu sıcağa karşı?

“Nasıl geçecek bir ay?” diyenlerimizde olmuştur. Bakın nazlı bir gelin edasıyla geldi, geçiyor.. Rabbim tekrar tekrar bedenlerimizde hakkı ile misafir etmeyi nasip etsin…

Eee şimdi bayram geliyor değil mi? Sahi bayram bize ne hatırlatıyor? Hz. Ali (r.a.)’ye soruyorlar:

-Bayram nedir?

Diyor ki:

-Günahsız geçen her gündür!

Her günümüz günahsız mı?..

Gelin bir değişiklik yapalım, yüreklerimizi bir nebze olsun bayram yaşatalım… Gelin bir farkındalık hareketi oluşturalım. Bu bayram, çocukları sevindirelim. Hiç yoksa bir çocuğu... Hamdolsun halimize, vaktimize, cebimize… Değil mi?!

Kıymetli dostlar; Verebilmek için zengin olmamız gerekmiyor. Önemli olan elindekini paylaşabilmektir. Gücü olan zaten verir. Bizler gücümüz nispetinde verebiliyor muyuz?

Bu bayram bir iyilik halkası oluşturalım. Bir yetimin yüzünü güldürelim. Bir güzel yüzün tebessümüne vesile olalım. Sakın vermekten korkmayın. Zor gelmesin. İlginç bir şey ifade etmek istiyorum ki; 10 tl’yi birine vermek istesek çok gelir bununla birlikte bir mağazada alışveriş yapmak isteseniz yeterli gelmez.

Haydi! Bu bayram iyilik halkası oluşturalım ve tutalım bir ucundan… Bir düşünün bir çocuk/yetim kalbiyle, Rabbimiz bizden razı olmuş…  Razı olmasını istemez misiniz?

Bu bayramın adı paylaşmak olsun! Ve paylaşabilen tüm güzel insanların bayramı bayram olsun!

Bu halkanın ucu da biziz, sonu da... Allah şimdiden verdiklerinizi kabul etsin, misliyle versin…

***

Bu arada buracığa bir de davet iliştirelim. Taşkent Turizm ve Kiraz Festivalin’e davet etmiş olalım. 

Davet bizden, icabet sizden…

Selam ve dua ile.