Salih Sedat Ersöz
Bu mücadelenin sonucu böyle olmamalıydı
Son dakikada yenilen gol olmasaydı, bu yazının başlığı ‘İşte özlenen Konyaspor’ da olabilirdi. Torku Konyaspor, Adana Demirspor’u ağırladığı maçta gerçekten büyük bir mücadele azmi ortaya koydu, futbol adına gereken her şeyi yaptı ama sonuç istenilen şekilde olmadı. Maçın başından itibaren temsilcimizin istekli ve arzulu oyunu kendini gösterdi. Gol arama çabası henüz 19. dakikada meyvesini verdi. Ars şansının da yardımıyla ama olması gereken yerde olma becerisi ile takımımızı öne geçirerek içerideki galibiyet hasretine son verme umudumuzu arttırdı.
37 ve 57. dakikalarda yaşanan iki pozisyon vardı ki, bunların gole dönüşme şansları çok daha yüksek olmasına rağmen golle sonuçlanmayınca ah vahlar fayda etmedi. Yüzde yüzlük denilebilecek bu pozisyonlar gol olsa idi o dakikalarda maç bitmiş ve Konyaspor sahasında bu sezonun en büyük şovunu yaşama bahtiyarlığına ermiş olacaktı.
Ancak öyle olmadı ve 63. dakikadaki talihsiz olay kendini gösterdi. Murat’ın kırmızı kart gördüğü an ‘eyvah Konyaspor’un işi bitti’ dedim kendi kendime… Zira temsilcimizin bir kişi eksik oynama durumundaki ruhi yapısının nasıl çöktüğünü biliyordum.Kırmızı kartın biraz ağır olduğu bu pozisyonun hemen ardından yenilen gol, benim ‘eyvah’ ımın habercisi gibiydi.
Morallerin sıfıra düştüğü ve başların yere indiği bir anda maçın yıldızı Erdal’ın soldan getirip, Ars’a al da at dediği bir pozisyonda, Ars’ın boş kaleye dokunması sonucu tekrar öne geçmemiz bir anda bozulan moralleri düzeltti.
Ars 78. dakikada kaleci ile karşı karşıya kaldığı pozisyonda, daha önce Ömer Ali’nin yapamadığını yaptı ve takımını 2 farklı üstünlüğe taşıdı.
Bir yandan 63. dakikada ‘eyvah’ çekmemin boşa gittiğini görme sevinci yaşarken diğer yandan Allah biliyor ya, korku yaşamaya devam ediyordum. 2 farklı üstünlüğe rağmen, içimde sanki her an kötü bir şey olacakmış hissi ağır basıyordu.
Ne yazık ki korktuğum oldu ve son 5 dakika içinde peş peşe yediğimiz 2 gol ile sahamızdan yine boynu bükük ayrılmak zorunda kaldık.
Bu maçta temsilcimiz gol atamama beceriksizliğini ortadan kaldırırken, bu defa da attığımız kadar gol yeme hastalığı kendini gösterdi.
Çıktığı ilk maçında 3 gol atarak, Konyaspor’un gol sıkıntısını giderme umudu veren Ars’ı tebrik ederken, son beş dakika içinde kalemizde 2 gol birden görmemize sebep olan savunma oyuncularımıza ne denmesi gerektiğini bilemiyorum.
Torku Konyaspor; kazanabileceği, kazanmayı hak ettiği ve de kazanması gereken bir maçı berabere sonuçlandırarak hem 2 puan kaybetti, hem sahasında galip gelememe serisini sürdürdü hem de play-off mücadelesinde rakipleri ile arası açılmış oldu.
Her şeye rağmen Torku Konyaspor’un oyuncularının bu maçta gösterdikleri mücadele azmini ve kazanma isteğini en az bundan sonraki maçlarda da ortaya koymaları ve maçın son saniyesine kadar bu duyguyu kaybetmemeleri gerekir.
Ligin bitimine daha 13 hafta varken şimdiden umutları yok etmek, kazanma arzusunu kaybetme duygusuna dönüştürmek ve lige havlu atmak Konyaspor’a yakışan bir husus değildir. Zira Allah’tan umut kesilmez. Yeter ki inanç, arzu, istek ve mücadele devam etsin.
Mutlu yarınlar efendim.