Vatandaş Rıza’dan ‘Muhalefet’e, (bilakis ‘Ana Muhalefet’e) mektup:

Çok saygıdeğer muhalefet liderlerimiz, değerli büyüklerimiz;

2002 seçimleri öncesi Recep Tayyip Erdoğan'ın başbakan seçilmesini önlemek için her şeyi yaptılar, şiir okudu diye hapse attılar.

2007 seçimlerinde ve Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde yine tezgâhlara giriştiler. AK Parti’ye kapatma davası açtılar.

Siz de ‘Hukuk’un hukukluğundan utandığı “367 skandalı”nda bayram ettiniz.

Ana Muhalefet, “Cumhuriyet Miting”leriyle kendisi çaldı kendisi oynadı.

Tarlasında, bağında bahçesinde, işinde gücünde olan sessiz çoğunluğu hiçe sayıp oradaki bir avuç insanı halk diye lanse etti.

***

Değerli Muhalefet liderleri, değerli büyüklerimiz;

Erdoğan’a karşı 7 seçim kaybettiniz.

Her defasında ders alırsınız sandık…

Özür dileyerek söylüyorum ama;

Şimdi 30 Mart yaklaşırken gördük ki; siz hiç ders almamışsınız!

Gördük ki yine hukuk dışı yollara ümit bağlamışsınız.

Halkın seçtiği Başbakan’ı yine sandık dışında hukuk dışı yöntemlerle, darbe yapıp devirmek için tezgah kurmuşlar, kelepçe vurup hapse atacaklarmış!

Kasetler... Şantajlar… Tehditler... Gizli saklı, kirli işler…

Siz de çölde 2 damla su bulmuş bedevi gibi, nasıl da sevindiniz…

Nasıl da bayram ettiniz…

***

Hep dedik;

“Millet, iradesi üzerine irade konmasını sevmez, sandıkla gelen sandıkla gider, bizim seçtiğimizi ancak biz göndeririz” diye…

“Bunların aynısını Menderes’e de Özal’a da, Erbakan’a da yaptılar, biz bu oyuna bir daha gelmeyiz” diye…

Hep dedik;

“Bu millet yolsuzluğa, çalmaya çırpmaya prim vermez ama arkadan vurmaya hiç izin vermez”, “Bu millet kim olursa olsun haksızlığın her zaman karşısındadır” diye…

Hep dedik, şu köprülere, otoyollara karşı çıkmayın, “Madem karşı çıkıyorsunuz; kullanmayın, boğazı yüzerek geçin de biz de, ‘Bak adamlar karşı çıktıkları şeyi kullanmıyorlar. Helal olsun’ diyelim” diye…

***

Halkın arasına inmek, onların ne istediğini öğrenmek çok mu zor?

Mesela; “Bir aydır 24 saat yolsuzluk türküsü çağırıyoruz ama siz bize itibar etmeyip Erdoğan’a itibar ediyorsunuz? Neden?” diye Halk’a sormuyorsunuz?

Alacağınız cevaptan mı korkuyorsunuz?

***

Biliyoruz; seçimden sonra da acınacaksınız. Mahcup olup Halktan özür dilemek yerine; “AK Parti mağdur edebiyatı yaptı”, “Halka makarna, çorba dağıttılar da ondan bu kadar oy aldılar” gibi şeyler söyleyip, suçu kendinizde değil başka yerlerde arayacak, yine bize hakaret edeceksiniz.

Siz, “Bu halkın; makarnaya, yoğurda oy vermeyecek kadar onurlu olduğunu” daha kaç seçim kaybedince anlayacaksınız?

***

2009 Yerel Seçimlerinde AK Parti; Türkiye genelinde yüzde 38, oy aldı.  30 Mart’ta, kimi yerlerdeki yanlış aday tercihleri yüzünden, belki de AK Parti’nin oyları düşecekti. Ama siz yine başardınız, yine rakibinizin oylarını patlattınız. Bunu herkes yapamaz. Helal olsun. Başarınızın sırrı ne?

***

Günler geçti, aylar geçti, yıllar geçti, on yıllar geçti…

Siz bizi hiç anlamadınız da, biz de sizi anlayamadık gitti...

Recep Tayyip Erdoğan’a;

Dün “Muhtar” olamaz dediniz “Başbakan” oldu.

Bugün “Hırsız” diyorsunuz yarın “Cumhurbaşkanı” olacak!

Yoksa siz bizimle dalga mı geçiyorsunuz?

Dalga geçiyorsanız valla çok ayıp ediyorsunuz..!