Dinç Bilgin: Tek işim gazetecilik olmalıydı

Dinç Bilgin: Tek işim gazetecilik olmalıydı

“Herkes banka hortumlarken ben banka için gazetemi hortumladım” diyen Sabah-Atv’nin eski patronu Dinç Bilgin, yaşadıklarını kabullenmenin kolay olmadığını söyledi.

"KENDİMLE HESAPLAŞTIM RAHATLADIM" DİYEN ESKİ MEDYA İMPARATORU DİNÇ BİLGİN

“Herkes banka hortumlarken ben banka için gazetemi hortumladım” diyen Sabah-Atv’nin eski patronu Bilgin: Yaşadıklarımı kabullenmek kolay olmadı.

Röportajın dünkü bölümünde 28 Şubat egemenleri için ‘Hepimizin dolabında iskeletler var’ diyen Dinç Bilgin, bugün kendisiyle hesaplaşmasını anlatıyor:

• Medyaya geri döneceğine dair haberler çıkmıştı. Var mı böyle bir şey?

Hayır. Kendi özel sıkıntılarım var, onlar bitmeden böyle bir şey söz konusu değil.

• TMSF ile durumunuz ne, bitti mi borçlar?

Çoktan. Benim bir Etibank maceram oldu. Herkes banka hortumlarken ben banka için gazetemi hortumladım. (içini çekiyor) Sabah, Atv satıldı, kocaman bir değer çıktı. Alan adam da parayı 18, 19 ay önce ödedi. Basına dönmenin spekülasyonunu yapmaktan bile ürküyorum.

EVİM YOK, BURADA MİSAFİRİM

• Bir gününüz nasıl geçiyor?

Toplantı yoksa kitap okurum. Aynı anda 7, 8 kitap okuyorum. Burada oturur ne bulursam okurum. Burası benim değil, kızımın evi, misafirim.

• Hiç mal varlığınız kalmadı mı?

Bu sitede evim vardı, sattılar.

• Hızlı yükseldiniz hızlı düştünüz, alışkın olduğunuz hayat uçtu gitti. Hayat bana çok sert davrandı diye yazıklanıyor musunuz?

O konuda dayanaklıyım ben.

• İnançlıyım diyorsunuz. Bu olgunlaşmada inancın payı ne oldu?

İyi, doğru kavramlarına yaslanıyorsun... Neyi yapmaman gerektiğini, af edersin demeyi...

KANSER GİBİYDİ, HİÇ KOLAY OLMADI

• Metanet hali bu...

Teşekkür ederim ama normal bir insanın vereceği tüm reaksiyonları verdim tabi ki, kızgınlık, öfke, bağırıp çağırma... Kolay olmadı.

• Nasıl oldu, hangi safhaları yaşadınız?

Ölümcül kanser hastalarının yaşadığı aşamaları yaşadım. Önce inkar sonra kabullenme ve rahatlama. Ama çok zor geçti. Bütün bunları hak etmiş miydim? Bence hayır. Ama bana büyük haksızlık ettiler diye tepinmenin faydası olmadığını da gördüm ve aştım rahatladım.

• O dengeyi yeniden kurmak zor olmalı, profesyonel yardım mı aldınız?

Yok, yok, olmadı öyle bir şey. Kendim hesaplaştım. Daha çok okumaya başladım. İşi alaya da vardırdım. (gülüyor) Güzel oluyor hesaplaşmak..

• Bilmediğiniz bir hayat bu. Bugünkü Dinç de bilmediğiniz biri mi?

Tabi, bu halimi bilmiyordum. Sonra oğlum Önay’la tanıştım. Güçlü, benden öte bir entelektüel. Çok iyi bir yazar. Bunları bilmiyordum. Babam yazardı, Önay da güzel yazıyor. Çok güzel dava dilekçesi yazıyor mesela (gülüyor)

• Ne öğrendiniz bu hayattan?

Gazetecilik çok güzel bir meslek, başka bir şey yapmamalıydım. Etibank hataydı.

• Alıştınız mı yeni hayatınıza?

Alışamadım. Aktif bir hayat hoşuma gidiyordu. Bir süre sonra daha iyi yaşamaya başladım, konformist bir hayat, yatlar uçaklar... işin aslı çok da hoşuma gitti (gülüyor) bir süre sonra uyuştum da. Ama bunlar pişmanlıklarım. Rahata alışmak, başın sıkışınca hemen bir ay Avrupa’ya tüymek, işi asmak, yüzleşmek yerine kaçmak... Başarılıyken sabah temizlik görevlileriyle girerdim gazeteye halbuki. Herkesle konuşurdum. Mutluydum. Sonra insanlarla arama duvarlar ördüm. Zaten rahat ilişki kurabilen biri değilim. Yapmamam gereken üzüldüğüm şeyler yaptım.

• Mal varlığınızı, gücünüzü yitirdiğinizde etrafınız çok mu seyreldi?

Eskiden de öyle bir çevrem yoktu. Dostlar gücümü kaybettim diye konuşmazlık etmediler.

• Tamam, bitti, her şey geride kaldı diye mi düşünüyorsunuz yoksa daha var, bir şeyler daha yapacağım gibi bir his, bir gizli bilgi, bir heyecan var mı içinizde?

Samimiyetle söylersem var tabi ama bunu böyle açıktan söylersem başım derde girer korkusu da var. (gülüyor)

GAZETE YAPMAYI ÖZLEDİM

• Neyi özlüyorsunuz en çok?

Çalışmayı. Gazete yapmayı. Gazete çıkarırken duyduğum heyecanları, sattı satmadı korkusunu. Sabah, Bugün, Takvim, Fotomaç kavgasını heyecanı, atv sonra, heyecan vericiydi, mutlu oldum.

• Ertuğrul Özkök ayrılırken “That was a good life” demişti. Siz için nasıldı?

Konfüçyüs’ün lafıdır: İnşallah ilginç zamanlarda yaşarsın. Monoton bir iş yapmaktan iyidir. Gazetecilerin çocuksu kalmasının bir nedeni bu.

• Yaşadıklarınız Türkiye’nin bir döneminin de özeti gibi. Hatırat yazacak mısınız?

Belki. Bana bu aralar acı gelen Türkiye’nin geçirdiği demokratik dönüşüme katkımın olmaması. Türkiye her konuda ikiye ayrıldı, bunun aşılmasına katkım olabilirdi. Doğu bloku çöktükten sonra samimi komünistlerin hissettiği duygu bu.

1980 model Sabah’ı taklit ediyorlar

• Gazete patronuyken bugün mecburen sadece bir okursunuz. Nasıl sizce gazeteler?

Artık okur için gazete yapılmıyor. Gazetelerin Ankara’yı, birbirlerini muhatap alması hata. İnsan unsuru, human story çıktı gazetelerden. Hayal gücü azaldı, en muhafazakar kesim basın oldu. Yeniliğe kapalı, klonlu gazeteler çıktı.

• O ilk Sabah’tan klonlanmış gibi sanki...

Ama o da 1980 model! Sabah’ta zorunluluktan yaptığımız şey kaide oldu, inanamıyorum. Haber pahalı diye zeki insanlardan kurulu bir mutfak ve haberi yorumlayan geniş spektrumlu bir yazar kadrosu oluşturduk. Sağcı solcu her türlü eski yayın yönetmenini topladık. Tuttu ama devri geçti. Her gazetede 365 gün yüksek fikirlerini anlatan onlarca yazar var. Hem de her konuda! Sıkıyor insanı. Newyork Times’da bile bu kadar yazar yok.

• Sitcom gazeteciliği Özkök’ün buluşu. Gazeteciler kendilerini haberin öznesi haline getirdi, şeffaflık transparanlığa dönüştü...

Onu Ayşe Arman yaptı, güzel resim veriyor falan ama bir noktadan sonra tadı kaçtı, komik oldu. Ertuğrul’la ötekinin umreye gitmeleri de öyle. Komik ama farklı. Yine de Anadolu’da tren dolaştırmaktan daha faydalı.(gülüyor)

• Gazetelerin hepsini, her şeyi eleştirdiniz. Kıskançlıktan yapmadığınız ne malum?

Tersine, alaycı şekilde bakıyorum. Basında bunca marifet eksikliğini kabul edemem. Çok iyi yetişmiş gazeteciler olduğunu biliyorum.

• Hayal ettiğiniz gazete nasıl bir gazete?

İnsan öne çıkacak. Cinayet haberini bile Ahmet Ümit klasında biri yazacak. Yazarın her yazısı yayınlanmayacak, değeri varsa yayınlanacak. Fotoğraf ve grafik iyi kullanılmıyor. Gazetenin enini 2 santim daraltmak akıllıca olur.

Star gazetesi