M. Ali Köseoğlu
Doğum günü yazısı...
Kısa bir mola verdim…
Şehrin çok uzağında değil ama etrafında dönüyorum…
Önceki gün Hüyük’teydim.
Mola, tatil, izin… Adına ne derseniz; bizim mesleğe biraz ters…
Okkalı tabir: Gazetecinin mesaisi olmaz…
Olmaz ya, en azından farklı şeyler görmek, dibinde olup bitenlere biraz kapanıp, her zaman olmadığın yerlerdekileri görüp öğrenmek de var…
Hüyük’te ‘kazaların def’i için’ ilçe halkı birleşip kazan kaynatmışlar…
5 büyükbaş hayvan kurban edip, etraf köy ve ilçelere de davet uçurmuşlar…
İlçede bir cümbüş, görseniz…
Kim işaret ediyorsa ediyor, güzel lokmalardan tadarken sırtımı bir Hüyüklü sıvazlıyor…
-Hoş geldiniz…
-Hoş bulduk…
Ben muhataplarımı doğrusu yeni görüyorum.
Ama muhataplarım benden haberdar.
Memleket Gazetesi’ni biliyorlar, yazılarımızı okuyanlar var aralarında…
Gazete değilse internet, bizi Hüyük’tekilerle hısım kılmış.
Biz de olmuşuz bir Hüyüklü.
***
Memleket Gazetesi bugün 8. yıldönümünü kutluyor…
Geride kalan 7 yıl çok değil ama 7 yıla sığdırılanlar yaşından da büyük…
Bir şeyin değeri varken çok anlaşılmıyor…
Memleket Gazetesi’nin de bu şehre kattıklarını normal akıl ile fark edememişseniz, yokluğunun rahatlatacağı kesimleri gözünüzün önüne bir getirin.
Amiri memuruna bu gazete aracılığıyla‘işini iyi yapmasını’ tembih ediyor.
Memuru amirine bu gazete aracılığıyla ‘insaf’ çağrısı yapıyor…
Vatandaş siyasiden bu gazete aracılığıyla yatırım istiyor.
Siyasi, yapılacak yatırımların arkasında duracak toplumsal gücü bu gazeteden buluyor.
Canı yanan da, yüzü gülen de sarılıyor telefona, kendisine yakın bulup, anlatıyor başından geçenleri…
Genelde de Nasreddin Hoca hesabı; filden bıkıp usananlar, Timur’a gider gibi düşüyorlar arkamıza ilkin…
Timur’a varıldığında yalnız başına kalan Nasreddin Hoca’dan farkımız yok…
Yine de Hoca gibi yapmıyoruz.
Filden bıkmışsa ahali, bunu böylece dosdoğru söylüyoruz.
Kovulduğumuz köyünse hesabı yok!
***
Size bir şey söyleyeyim mi?
Memleket Gazetesi’nde heyecanlı bir ekip görev yapıyor.
Adem Bey, bahsedecek mi bilmiyorum ama zihninde yepyeni projeler taşıyor.
Her biri tıpkı Memleket Gazetesi gibi kıymetli, yeni, orijinal projeler…
İnşallah bu projeler de hayat bulur.
Bizim yaptığımızsa onun heyecanına ortak olmak, söndürmemek…
Adem Beyi kutluyorum, mesai arkadaşlarımı da gözlerinden öpüyorum.
Haftaya dönüyorum Memleket’e…
Nice yıllara…