Sevgili nitelikli okurlarım, haftaya Pazartesi Kurban Bayramı, şimdiden mübarek Kurban Bayramınızı kutlarım. Allah (cc) tüm sevdiklerinizle bayramı kutlamak nasip etsin.

Sevgili dostlarım eğer halen anneniz veya babanız hayatta ise bu yazıyı bayramdan önce mutlaka okumanızı isterim. Şimdii!

Siz 1 yaşınızdayken sizi elleriyle besledi ve yıkadı. Bütün gece ağlayıp anne ve babanızı uyutmayarak teşekkür ettiniz.

2 yaşınızdayken size yürümeyi öğretti. Size seslendiğinde odadan kaçarak teşekkür ettiniz.

3 yaşınızdayken size özenle yemekler hazırladı. Siz ise tabağınızı masanın altına dökerek teşekkür ettiniz.

4 yaşınızdayken elinize rengârenk kalemler tutuşturdu. Siz ne yaptınız? Evin bütün duvarlarına resim yaparak teşekkür ettiniz.

5 yaşınızdayken sizi cici cici kıyafetlerle süsledi. Siz gördüğünüz ilk çamur birikintisine atlayarak teşekkür ettiniz.

6 yaşınızdayken okula kadar sizinle yürüdüler. Siz ne mi yaptınız? Sokaklarda ben okula

'GITMIYCEEEEEEEM' diye ağlayarak teşekkür ettiniz.

7 yaşınızdayken size bir top hediye etti. Siz komşunun camını kırarak teşekkür ettiniz.

9 yaşınızdayken size dualar öğretti, siz her seferinde unutarak teşekkür ettiniz.

11 yaşınızdayken sizi arkadaşınızla sinemaya götürdü. 'Sen bizimle oturma' diyerek teşekkür ettiniz.

12 yaşınızdayken zararlı TV programlarını seyretmenizi istemedi. Anneniz evde değilken hepsini izleyerek teşekkür ettiniz.

15 yaşındayken “o arkadaşını pek gözüm tutmadı” dedi. Siz “arkadaşlarıma karışma” dediniz ve sizi karakollardan almasına neden olarak teşekkür ettiniz.

19 yaşınızdayken okul masraflarınızı karşıladı, sizi arabayla kampüse götürdü, ev eşyalarınızı taşıdı. Gerekirse sizin için yaşadığı şehri terk etti. Siz arkadaşlarınız alay etmesin diye kampüs kapısında vedalaşarak teşekkür ettiniz.

21 yaşınızdayken iş hayatı ve kariyerinizle ilgili size fikir vermek istedi. Sen ne dedin? ‘Ben senin gibi olmayacağım’ diyerek teşekkür ettin.

22 yaşınızdayken kep giyme töreninizde size gururla sarıldı. Siz Avrupa seyahati için para isteyerek teşekkür ettiniz.

25 yaşınızdayken düğün masraflarınızı karşıladı, sizin için hem mutlu oldu hem çok duygulandı. Siz ne yaptınız? Dünyanın bir ucuna taşınarak teşekkür ettiniz.

Sizler 28-30 yaşınızdayken bebek bakımı hakkında size akıl vermek istedi. 'Amaaan artık bu ilkel yöntemleri bırak' diyerek teşekkür ettiniz.

35-40 yaşınızdayken sizi arayıp bir akrabanızın doğum günü hatırlattı. 'Off Anneee işim başımdan aşkın' diyerek teşekkür ettiniz.

45-50 yaşınızdayken o yanı anan veya baban çok hastalandı, hafta sonunda onu görmeye gittiğinizde mutlu oldu. Ona yaşlıların çocuk gibi nazlı olduğunu söyleyerek teşekkür ettiniz.

Vee derken bir gün..... o… öldü...!

O güne kadar onun için yapmadığınız ne varsa, o anda kalbinize bir yıldırım gibi düştü...

VE BİR HİKÂYE DOSTLAR:

'Evin telefonu sabaha karşı üç buçukta çalar.

Uyku sersemi adam telefonu açar.

Telefondaki ses annesine aittir.

Telaşlanırsın, korkarsın başlarına bir şey mi gelmiş diye düşünürken?

Annen 'nasılsın oğlum iyi misin?' diye sordu.

Adam… Yani oğul şaşkın bir ifadeyle 'iyiyim anne hayırdır bir şey mi oldu siz iyi misiniz?'’ dedi.

Annen 'biz iyiyiz iyiyiz bir şeyimiz yok evladım sadece sesini duymak istedim' der.

Adam da 'anne bunun için mi aradın saat sabahın üçbuçuğu yarında konuşabilirdik' diyinceee

 annen de 'rahatsız mı ettim oğlum?' der.

Oğlu 'evet anne rahatsız ettin tabii' diyince annen

'30 sene önce sen de beni bu saate rahatsız etmiştin, doğum günün kutlu olsun oğlummm' der.

Dostlar, eğer anneniz veya babanız hala sizinleyse, şimdi onu her zamankinden daha çok sevin ve gidin ellerini öpün.

+++

HAFTANIN KISSADAN HİSSESİ

Başarının alternatif-sıra dışı tanımı,

Başarı deyince aklımıza farklı şeyler gelir. Toplumun gözünde başarı iyi maddi gelir getiren bir kariyer, büyük bir ev, lüks bir arabadır. Aslında bunlar başarılı olmanın tanımı değildir.

Aşağıda Ralph Waldo Emerson'in başarı tanımını okuyalım:

BAŞARI;

*Sık sık gülmek ve çok sevmektir;

*Akıllı insanların saygısını ve çocukların sevgisini kazanmaktır.

*Dürüst eleştirmenlerin onayını almaktır.

*Sahte dostların arkadan vurmalarına dayanmaktır.

*Güzeli sevmektir ve güzel yapılanlara saygı duymaktır

*Herkesteki en iyiyi bulmaktır.

*Karşılık beklemeyi hiç düşünmeden kendiliğinden vermektir.

*Geride ister sağlıklı bir çocuk, ister kurtarılmış bir ruh, ister bir parça yeşil bahçe, ister iyileştirilen bir sosyal durum bırakarak dünyanın iyileşmesine katkıda bulunmaktır.

*Gönlünce eğlenmek ve eğlendiğine gülebilmektir.

*Kendinden geçerek şarki söylemektir.

*Tek bir kişi bile olsa, birinin sizin varlığınızdan ötürü daha rahat bir nefes aldığını bilmektir;

iste bu BAŞARILI olmaktır.

+++

BİRAZ DA GÜLELİM.

--------------------------------------------------------------------------

Alkol alımına (içimine) bağlı bozukluklar, nedenleri ve çözümleri:

Belirti: Ayağınız ıslak ve soğuk.

Sebep: Kadeh yanlış açıyla tutuluyor.

Çözüm: Kadehin ağzını yukarıya gelinceye kadar çevirin.

Belirti: Önünüzdeki duvarda avizeler var.

Sebep: Zeminde yatıyorsunuz.

Çözüm: Vücudunuzu zemine 90° açı yapacak şekilde konumlandırın.

Belirti: Zemin bulanık görünüyor.

Sebep: Boş bir kadehe bakıyorsunuz.

Çözüm: Hemen kadehi sevdiğiniz bir içecekle doldurun.

Belirti: Zemin hareket ediyor.

Sebep: Sürükleniyorsunuz.

Çözüm: En azından sizi nereye götürdüklerini sorun.

Belirti: Ne zaman birisi konuşsa kulağınız yankı yapıyor.

Sebep: Kulağınızı kadehe sokmuşsunuz.

Çözüm: Kendinizi maskara yapmayı bırakın!

Belirti: Oda sallanıyor, herkes beyaz giyinmiş ve müzik sanki tekrar edip duruyor.

Sebep: Ambulanstasınız. Ambulanstaaa!

Çözüm: Hareket etmeyin. Uzmanlar gereğini yapar.

Belirti: Eşiniz ve çocuklarınız yabancı gibi bakıyor.

Sebep: Yanlış evdesiniz.

Çözüm: Evinizin yolunu sorun.