‘İki vekil iki hikâye’ başlıklı yazımda şöyle bir satır geçiyor:

Sürekli soru önergesi verdiği için çalışkan kabul ettiğimiz CHP Konya Milletvekili Atilla Kart.

Önceki gün Atilla Kart aradı…

Bu cümleyle başladı sözlerine…

Alındığı belliydi…

Maksat soru önergesi vermek olsa binlercesini verebileceğini anlattı.

Köyün yolu dersin, elektriği dersin, suyu dersin verirsin önergeyi…

“Önemli olan fikrî takip, buna gayret ediyorum. Çalışmalarımı laf olsun diye yapmıyorum, ayrıca çalışmalarım soru önergelerinden ibaret değil” dedi…

***

Mavi Tünel çalışmalarını yerinde izlemediklerine dair bir de tespit vardı ya yazımda…

Onu da sordum…

Belirttiğim gibi gitmemiş ama her aşamasından haberdarmış…

Atilla Bey’in çalışma odasındaki 300 klasörden 15-20’si KOP’la ilgili imiş…

Bölge milletvekili olarak, muhalefette olmaları hasebiyle ‘icra’da bulunamadıklarını, fakat işleri de takip etmekten geri durmadıklarını söyledi.

“Mavi Tünel’de gelinen noktayı elbette biliyorum. Fakat bu projenin öneminin Başbakan Erdoğan’a son yıllara kadar yeterince anlatılamadığını düşünüyorum. Vaktiyle anlatılabilmiş olsaydı, bu proje çoktan bitmiş olurdu. 120 milyon dolar yatırım bedelli bir projeden bahsediyoruz. Teknik olarak 2-2.5 yılda bitmesi gereken bir projenin 8-9 yıl sonunda bitmesinin de hesabı verilmeli değil mi? Neden hükümetin ilk 3 yılında bu proje ele alınmamıştır? Bunu sorma hakkımız yok mu?” diyerek içindekileri döktü…

Atilla Kart, KOP’un mevcut haliyle yeterli olmayacağını da üzerine basa basa söylüyor…

“Bir an önce, geç kalınmadan revize edilmeli” diyor.  İç Anadolu Bölgesi için hayati önem taşıyan Konya Ovası Projesi’nin doğal kaynakların kullanılmaması nedeniyle Konya’nın kuzeyini kapsamadığını belirtiyor ki bu düşünceyi yabana atmamak lazım.

Bu konuyla ilgili önerisi de var: Manavgat suyunu kullanırsak Konya’nın tamamı bu projeden yararlanacak.

TBMM Başkanlığı’na konuyla ilgili dilekçe verdiğini ve aldığı resmi cevapta projenin genişletilmesinin mümkün olmadığının bildirildiğini anlatan Kart, “Projenin mutlaka genişletilmesi gerekiyor. Bu haliyle proje hayata geçerse Konya’nın kuzey bölgeleri olan Ilgın, Altınekin, Cihanbeyli ve Kulu gibi ilçelerimizdeki ekili araziler sulanamayacak” diyor.

Gerçekten de muhalefet milletvekili olarak onun görevi, eksiklikleri tespit ederek işaret düşmek…

Konya’nın diğer vekillerinin de bu gerçeği göz ardı etmemesi lazım…

***

Kart’a, şimdiye kadar yapılanların bir anlamı olup olmadığını da sordum…

Yani, tamam.

KOP’la ilgili söyledikleri doğru… Fakat hiç değilse kendisinin de ‘Konya için hayatiyet arz eden bir proje’ dediği çalışmalarda alınan bir mesafe var…

Buna da ‘tenkitlerinin dikkate alınması’ şartıyla ‘takdirle’ yanaşıyor:

Elbette, proje hayata geçtiğinde emeği geçenlere teşekkür edeceğiz. Fakat eksiklikleri söylemek de bizim vazifemiz.

***

Kart, 5 gününü Ankara’da geçirdiğini, 4 haftadır da eve uğramadığını anlattı bana…

CHP milletvekili olarak, tek başına hem genel merkez hem de Konya’ya dair çalışmaların takibinin kolay olmadığını da…

Kart, Karaman, Aksaray ve Konya’nın milletvekillerinin güç birliği yaparak Anadolu’nun ortasının ihya edileceğini de düşünüyor.

Yeni üniversitelerle birlikte ‘Balkan’ coğrafyasında Konya’nın merkez olacağını işaret ediyor…

***

Geçmişte de, CHP’lilerin Atilla Kart’tan daha makbul bir isim bulamayacaklarına dair kanaatimi yazmıştım…

Bu kanaatimde bir değişiklik yok…

Ama Sayın vekilimizin, evine 4 haftadır uğramamasına da üzüldüm…

“Allah emeğini zayi etmesin” demekten başka söz gelmiyor aklıma.