Amy Winehouse yüzünden medyamızın iki ünlü yazarı kapışacak desek inanır mıydınız?
Bakın işte oldu...
Fatih Altaylı ile Yılmaz Özdil arasında Amy polemiği patladı.

Mevzu da "üzülmek"...
Amy'ye üzülmeli mi üzülmemeli mi?
Daha doğrusu, şehitler varken Amy'ye üzülmek akıl karı mı?

Yılmaz Özdil dün şehitlerden esirgenen ilginin Amy Winehouse boca edilmesini eleştirmişti. Demişti ki:

Açtım haber tivilerini.
Yas ilan edilmiş e mi.
Spikerlerimizin gözleri nemli.

Sanırsın anası vefat etti.
Meğer...
27'ler kulübüne girmiş kızcağız.
(...)
E oturayım da ben de bi ağıt yazayım bari diyordum ki, internetten mesaj yağıyor... Vay efendim dört şehit daha varmış da, onlan kimse yazmıyormuş, bu ne utanmazîıkmış filan.

Güzel kardeşim... Şehit her gün geliyor. Emi bi kere ölüyor.

ALLAH'TAN ÜZÜNTÜ VE SEVGİ DİLİYORUM

Altaylı ile bir dostu da bu konuda sohbet ediyorlar. Mevzu şehitler varken Amy'ye üzelmek olur mu? Dostu da Yılmaz Özdil gibi düşünüyor olmalı ki Amy'ye çok üzüldüğünü söyleyen Fatih Altaylı'ya "şehitler varken Amy'ye üzülemem" diyor.

Fatih Altaylı da özetle diyor ki:
"Niye her ikisine de üzülmeyelim. Birine üzülürsek diğerine üzülecek üzüntümüz mü kalmıyor. Sevgi de üzüntü de içimizde sonsuz miktarda var"...

Fatih Altaylı yazısının sonunda lafı Yılmaz Özdil'e getiriyor şunları yazıyor:

"Sabah gazeteleri elime aldım. Baktım Yılmaz Özdil de aynen dostumun dediği gibi yazmış. Dostuma söylediğimi Yılmaz'a söyleyemem. O kadar dost değiliz.

Ama her ikisine de Allah'tan üzüntü ve sevgi diliyorum. Bol bol versin ki, ayrım yapmadan herkesi sevebilsin ve herkes için üzülebilsinler..."