Bu hafta sonu yapılacak olan Federasyon seçimleri Mehmet Baykan'dan dolayı bizi de yakından ilgilendirmektedir.

Biliyorsunuz, geçen seçimlerde Konyaspor Yönetimi’nin destek vermemesine rağmen Baykan seçimi kazanıp yönetime girmişti. Yönetime girdikten sonra ise ortaya koyduğu somut öneri ve gayretleriyle kendisini kısa zamanda kabul ettirerek, belki de yönetimin en başarılı ve çalışkan ismi olarak hiç bir şeye bulaşmadan önemli mevzilerin başına geçmiştir. Bu önemli yerlere geldikten sonra da Konya’dan bir çok arkadaşımız Federasyon nezdinde önemli görevlere getirilmiştir. Yani Konya, Baykan’la birlikte Federasyon’da ve Türkiye nezdinde çok güzel temsil edilmiş ve edilmeye de devam etmektedir. Şimdi yapılacak nedir? Şu ana kadar medya ve basında “biz beraberiz” diyen zevatlar havanın sıcak ve soğukluğuna göre tavır değiştirmeye başladılar. Hasan Doğan ve M.Ali Yılmaz örnekleri gibi. Seçim yaklaştıkça birbirlerine saldırının dozunu arttırdılar. En üzücü olanı da Sayın Devlet Bakanının da bu işte yer ve görev alması. Sanki Sayın Bakan kendi emrinde olabilecek bir başkan ve yönetimi seçtirmek gayretindeymiş gibi davranmaktadır. “Haluk Ulusoy’un bilmem kaç tane dosyası var, aday olması etik açıdan doğru değil” gibi yaklaşımlar bence Bakanın nafile sözleridir. 3 yıldır Bakansın gereğini yapmak veya kamuoyuna aktarmak yeni mi aklına geldi? diye

sorarlar. Eğer futbola özerklik verildiyse devlet bu işin içinde fazla olmamalı diye düşünüyorum. Yarın Haluk Ulusoy kazanırsa şimdiden Federasyonla Bakanlık arasındaki ilşkilerde ipotek olmuş olmaz mı?

Neyse, bunlar bizi ilgilendiren konular değil. Bizi ilgilendiren konu Mehmet Baykan’ın tekrar görev alıp almayacağıdır. Bu işin adaleti varsa Mehmet Baykan’ın mutlaka kazanan listede olması gerekliliğidir. Bu işin nasıl olacağına kafa yormak Konyaspor Başkanı ve yöneticilerinin birinci görevidir. Konyaspor Başkanı Ahmet Şan geçen seferki yapılan hataların aksine doğru tarafta yer almalı ve Baykan’ın mutlaka arkasında durmalılardır. Bu işin sonucunda Federasyon bir sınavdan geçecektir. Çalışanlarla, çalışmayanların ve dedikoducuların bir seçimi olacaktır.

Bu nokta da hepimize düşen görev Mehmet Baykan’a destek vermektir. Bu seçimin testiyi taşıyanlarla testiyi kıranlar arasında olacağı muhakkak. Biz, testiyi taşıyan Mehmet Baykan’ın illaki kazanması konusunda tek vücut olmak zorundayız. Ne dersiniz sevgili okurlarım? Bu defa yapabilirmiyiz? İnşaallah demekten başka bir çaremiz yok. Haydi Hayırlısı.