Gürkan Uygun: İnsanlar benden çekiniyor
Uzun süreli projelerle hatırlanmak, o projedeki karakterle özdeşleşmek, kıyaslanmak her aktörün kaderidir
Arnold Schwarzenegger her zaman Terminatör, Clint Eastwood her zaman kovboydur çoğu kişiye göre. Gürkan Uygun da Memati... Ama o, bu ezberi bozmaya hazırlanıyor. Mart ayında iki yeni sinema filmi ve tiyatro oyunuyla karşımıza çıkan Gürkan Uygun, oyunculuk hikâyesini ve yeni projelerini Boxer dergisine anlattı.
Bir dönem Gülhane’de güvenlik görevlisi olarak çalışmışsınız, doğru mu? Başka farklı ne gibi işlerde çalıştınız?
- Öyle bir durum yok, asparagas haber. Köyde fındık bahçemiz vardı bizim. Tiyatrodan önce, lise dönemlerinde harçlık kazanmak için orada çalıştım. Tiyatroyla ekmeğimi kazandım.
Oyunculuğa 1990’da tiyatroyla başlamışsınız. Oyunculuk gerçek anlamda yapmak istediğiniz iş olmalı...
- Gelişim çağlarınızda bir şeye ilgi duyuyorsunuz ister istemez. Tiyatro ilgimi çekmişti, yapma fırsatını da bulunca ayrı bir keyif aldım. 1988 yılında lise tiyatrosunda bir oyunda yer almıştım, orada o tadı alınca bırakamadım. İzmit’te amatör bir tiyatro topluluğunda “Masal Bahçesi” isimli bir çocuk oyunuyla başlamış oldu tiyatro kariyerim.
Kariyerinizin ilk zamanlarında “Kaygısızlar”, “Tatlı Kaçıklar” gibi komedi projelerinde başladınız. Ama daha sonra rol skalanız bir anda değişti. Bu bir tercih miydi?
- Hayır, o dönem var olan işler onlardı. “Affet Bizi Hocam” dizisinde de serseri bir öğrenciyi oynamıştım mesela. Askerden geldikten sonra TRT’ye bir iş çektik, o da çok keyifliydi, üç kardeşin hikâyesini anlatan bir projeydi. Ardından “Deli Yürek”te sevgili Osman Sınav’la çalışma imkanı buldum. Ardından eşkâlimin karşılığı olan roller gelmeye başladı diyebilirim.
Yani artık daha ciddi işlerin daha ciddi adamlarını mı oynamak istediniz?
- Öyle bir durum olmadı, tamamen spontane gelişti.
KURTLAR VADİSİ DİZİSİNDE YORULDUM
Osman Sınav sizin için ne ifade ediyor? Kariyeriniz açısından yani?
- Haliyle yeri çok başka. Sonuçta çok popüler olan ve 10 yıldır devam eden bir işin başlangıcını yapmış bir isim. Sağ olsun bize güvendi ve onun planlarıyla benim ifadem insanların hafızalarına kazındı. Sonrasında şirket değişti vs... Ama hikâyenin başlangıcında Osman Abi ve Raci’nin (Şaşmaz) tercihleriyle öyle bir yola girdik. Şansımız yaver gitti çok şükür, şimdi buralardayız.
“Deli Yürek” dizisinde de rol almıştınız. “Kurtlar Vadisi” öncesi sizin için prova olmuştur herhalde...
- Biraz öyle oldu aslında. Orada bir devlet adamını oynuyordum. İlk etapta izleyicinin pek sevemeyeceği bir karakter olarak girdim, Yusuf’un peşinde olan birini canlandırıyordum. Ardından rol büyüdü ve orada ifadem de netleşti, “Kurtlar Vadisi”nde ise had safhaya çıktı.
“Kurtlar Vadisi”nden neden ayrıldınız?
- Öyle icap etti. Kişisel nedenlerden ayrıldım, artık yoruldum 10 yıldır aynı projenin içerisinde yer almaktan. Geçirdiğim sürenin bir dizi için yeterli olduğunu düşündüm açıkçası. Ekiple kötü ya da sıkıntılı durumlar olmadı yani, artık farklı işler yapmak istedim.
ARTIK KEYİF ALACAĞIM İŞLERİ SEÇİYORUM
Memati karakteri adeta üzerinize yapıştı; rahatsız oluyor musunuz?
- Dizide yer alan herkesin üzerine yapıştı rol. “Kurtlar Vadisi”nin izleyici üzerindeki etkisi çok büyük, o yüzden karakterlerle bir bütün olduk. Benimki onların durumundan daha farklı, çünkü “Kurtlar Vadisi” başlangıcım gibi oldu ama bir sıkıntı yok. İlk zamanlar rahatsız oluyordum bu durumdan ama bu yalnızca benim başıma gelen bir durum değil. Rahmetli Erol Taş’ı da hep kötü adam olarak bildik mesela. Çok önemli isimler için geçerli oldu bu durum, şükür ki benim için de geçerli oldu! Bu iyi bir şey.
Sizi terlikle gören bir hayranınız “Koskoca Memati, terlik giyer mi?” demiş.
- Özel hayatımızı çok paylaşmadığımız için insanlar fikir sahibi olamıyorlar bizimle ilgili ve televizyonda izledikleri karakterle bütünleştiriyorlar. Ekranda çok sert bir imajla izleyip gerçek hayatta terlikle görünce refleks olarak gayri ihtiyarı söylüyorlar. Ciddi olarak yapan zaten yok.
Sert bir imajınız var ama oldukça eğlencelisiniz de. İnsanlar, ilk etapta yanınıza yaklaşmaktan çekiniyor mu?
- Tabii, insanlar çekiniyor. Hem statünüzden dolayı; sonuçta televizyonda popüler olan bir isimsiniz, hem de çok sert bir karakteri canlandırıyorsunuz. Haliyle çekinceler olabiliyor. Karakterin yaşadıklarına göre de değişiyor bu durum, önceleri çok asıp kesen bir adamdı Memati. Sonrasında çocuğunu kaybetti vesaire... İnsanlar acıyıp ona göre reaksiyon göstermeye başladılar.
Kariyeriniz boyunca çok zıt karakterler canlandırdınız. Size en çok keyif veren proje veya karakter hangisiydi?
- Hepsi kendi içinde bana keyif veren işlerdi, öyle oldukları için kabul ettim gelen teklifleri. Tabii ilk zamanlarda yeni mezun bir oyuncusunuz ve seçim şansınız yok, kendinizi göstermek zorundasınız, ne teklif edilirse yapıyorsunuz. “Kurtlar Vadisi”nden önce seçim şansım pek yoktu. Ancak şimdi keyif alabileceğim ve yapabileceğimden emin olduğum işleri seçiyorum.
ALBÜM PLANIM YOK
Oyunculuğun yanı sıra sesiniz de çok güzel, var mı albüm planları?
- Albüm planım yok ama keyif alıyorum şarkı söylemekten. Gelecek projelere bağlı düşünebilir ama öyle bir planım yok.
SİTEM ETTİLER AMA BANA KIZAMIYORLAR
“Kurtlar Vadisi”nde sizi öldüren oyuncuyu sokakta dövmüşler. Ayrılışınızın ardından siz nasıl tepkiler aldınız?
- Öyle bir haber çıktı ama ben birebir konuşmadım arkadaşla. Basın işi biraz abartabiliyor. Mesela Çakır döneminde de bu tarz haberler çıkmıştı. Oysa tartaklandığı yazılan o arkadaş sadece laf atıldığını söylemişti. Ayrılışıma izleyici üzüldü. Benim için de çok kolay olmadı diziden ayrılmak, bir anda karar verip çıkmadım. Çok sevdiğim bir karakterdi Memati. İzleyici çok sitem etti ayrılışıma ama sağ olsunlar bana kızamıyorlar.