yazar-70
Kaldık mı biz bize?
Erken seçimdi baskın seçimdi derken kaldık mı gene biz bize. Nede çabuk geldi geçti sayılı günler değil mi? Sizleri bilmem ama ben bu siyaset sözünü bildim bileli, ilk aklıma İlçemizin Karapınar’ımızın “Vekilsizliği” gelir. Ve benim için sanki siyasette amaç, ilçemden birilerinin Parlamenter olması ile özdeşleşmiş durumda. Şimdi bana –Yahu nerden çıkardın vekillik, parlamento falan demeyin, şunun şurasında 2012 seçimlerine ne kaldı ki?.. Göz açıp kapayıncaya kadar birde bakmışsımız, kapımıza dayanıvermiş 23.dönem genel seçimleri.
Şuan içinizden bana gülenlere hatırlamak isterim. Bu Hikmet gardaşınız bu kelimeleri bundan 5 sene önce 2002 seçimlerinden sonra da söylememiş miydim? -Gelin hemşerilerim külü bir araya dökelim, bari 2007 seçimlerinde, içimizden ilçemizden birini Meclise göndermenin yol haritasını şimdiden çizelim.. diye adeta yalvarmadım mı? Şimdi bana haklıymışsın diyenler o zamanlar gülüp geçmiyor muydu? Ama noldu bakın –Gene kaldık biz bize. Alan aldı, satan sattı, iller ilçeler asılını da vekilini de buldu. Ve biz gene kaldık ortada sap gibi ve asılsız sahipsiz...
Yıllardır bunu yazmaktan ve söylemekten bıkmadım usanmadım, ama ne duyması gerekenler duydu, nede görmesi gerekenler gördü. Niye; çünkü adamların kendilerince kurulu bir düzenleri vardı ve bunu riske atmak istemediler. Onlar için asıl olan, çeşmeleri akarken destilerini doldurmanın günüydü ve hiç riske girmediler. Giremediler hatta giremezlerdi de zaten. Çünkü bulundukları mevkilere sürünerek hakkıyla alttan değil, süzülerek maksatlı olarak yukardan getirildiler.
Neyse geldik bu günlere.. Haydi, ağalar beyler, memleketini ve ilçesini seven, has Karapınarlılar ve lafa gelince mangalda kül bırakmayan sahte ilçe sevdalıları… Hep beraber buyurun; önümüzdeki seçimler için gene ‘daha çok erken’ demeden birlikte oturup çizelim şu yol haritamızı da; herkes üzerine düşen görevini şimdiden belleyedursun. Gün gelip çatınca iş işten çoktaan geçmiş olmasın.
Bakın kendi aramızda hiç beğenmediğimiz ve hakir gördüğümüz bazı ilçelerin, Konya Milletvekili olarak 3-5 adamları meclise girdi. Ve şuan kamuoyu oluşturarak bakanlık isteyecek kadar, işlerini biliyorlar ve “sözde değil, özde ilçe sevgisi” nin örneğini sergiliyorlar. Ama bizler maalesef birbirimize çelme atmaktan ve kendi çıkar hesaplarımızdan bir türlü ilçe çıkarlarına zaman ayıramıyoruz. Ayıranlara da moral ve destek olma yerine kulp takıp, ön kesme alışkanlığımıza tam gaz devam ediyoruz. Düşünüyorum da acaba ne zaman bizde içimizden ‘adam gibi birine’ destek olup meclise uğurlayacağız diye umar ve dalar giderim. Şuan içinizden bazılarının bana “Daha çook umar ve dalar durursun dediğini duyar gibiyim.” Öyleyse bana bir tek cevap kalıyor. ‘Bırak kardeşim bizden, bişeycikler çıkmaz!..’ Fakat bende bu cevabı kabul edemiyor ve sindiremiyorum inanın.
Yahu düşünüyorum da aslında biz Karapınarlar olarak öyle akıllı bir milletiz ki, hemde resmen tescilli akıllıyız inanın. Son yedi yıl içerisinde Tam 2 defa Türkiye 1. si çıkarmadık mı? Üniversite seçme sınavlarındaki genel zekâ ve bilgi ölçümünün tam anlamıyla ölçüldüğünü de hesaba katarsak.. Evet 2 defa Türkiye’nin en zeki genci bizim ilçemiz Karapınar’ımızdan çıkmadı mı? Osman Oğuz Gündoğdu ve Çağlar İvriz bizim çocuklarımız olarak bunu ispatldılar. Ama ne hikmettir şu siyasi konularda bir Çağlar bir Oğuz’lar çıkartamıyoruz, yada çıkacakların başını tez elden kopartıyoruz. Vallahi benim aklım almıyor bu işi?.. Siyasete ve siyasetçiye bu kadar ön yargılı davranılıp ilgisiz kalınması… Ve sonuçta bu boşluğu dolduranların faturalarını bütün ilçe olarak ödemek zorunda kalmamıza rağmen bu duyarsızlık pes doğrusu!..
ADAM GİBİ
Başında aslan bulunan bir koyun sürüsü,
Başında koyun bulunan, aslan sürüsünden iyidir.
HİKMETLİ SÖZLER
BİR GÜN…
Seni bu kadar sevecek ne vardı,
Şimdi acılar bağrımda,
Hala izleri var vurgunun derinlerde,
Şimdi gözlerimde sevginin yansımaları,
Gözlerim ağlıyor, kalbim ağlıyor, ben ağlıyorum.
Nerdesin kimlesin bilmem ama
Ben yalnızlığınla yan yana.
Etrafımdaki sevinçlere baka baka
Yanıyorum mutluluk çığlıklarıyla.
Görmese de gözlerim gözlerini,
Hissetmese de tenim tenini ,
Hasretinle mutluyum, be tutkum
Ama biliyorum geleceksin bir gün,
Hayalin gerçeğe dönüşecek
Bilmem zamanın neresinde