Selman S. Akyüz
KONYASPOR’U BOĞMAK İSTEYENLER
Milli maçları seviyorum ama milli maç için ara verilmesini hiç sevmiyorum. Tabi ki Ayyıldızlı takımımızın oynadığı maçlar, elde ettiği sonuçlar hepimizin birinci önceliği. Milli takım tüm takımların üzerinde. Hatta kendi takımını tutmak hobi ya da bir tutkunun ötesine geçmezken milli takımı hele ki tarihimizin verdiği bilinçle Türk Milli Takımını tutmak bir vazifedir.
Ama şu da bir realite ki; Konya’nın ikinci milli takımı da Konyaspor’dur. Ay Yıldızlı Milli Takımın maçı olduğunda Yeşil Beyazlı milli takıma da gönül verenlerin maç olmadığı için sıkıldığına eminim. Çünkü Konyaspor ile yatıp Konyaspor ile kalkan, şehrinin takımını bir moral kaynağı olarak gören büyük bir kitle var.
Takım galip geldiğinde gelecek maça kadar güzel günler geçiren Konyaspor taraftarı, hele ki bu yıl UEFA hedefine doğru koşunca en basit gibi ya da puan çıkarılması çok zor gibi görünen maçların sonuçlarını bile öğrenmek için büyük bir merak içinde bekliyor.
Gazeteciler olarak biz de Konyaspor’u yazmayınca boşlukta hissediyoruz. Maç olmayınca konuşacak ya da yazacak bir şey de bulamıyoruz. Bu yüzden bu hafta televizyon programı bile yapmak gelmedi içimizden.
Merakla Gençlerbirliği maçını bekliyoruz. Rakip her yıl olduğu gibi üç teknik direktör değiştirip aradığı çıkışı yakaladı. İlhan Cavcav denen yaşlı kurt, ne yapıp yapıp takımını ligde tutmayı başarıyor. Tebrik mi etsek, bu garip yöntemlerini kınasak mı bilemiyoruz gerçekten.
Konyaspor’un bu maçtan mutlaka galibiyet çıkarması gerekiyor. Rakibin ligde hiçbir iddiası yok. Rahat oldukları için açık futbol oynayabilirler. Bu Konyaspor’a dezavantaj olabilir. Aykut Kocaman’ın kesinlikle hücum bölgesini kalabalık tutup galibiyete endeksli bir oyun sergilemesi gerekiyor.
Bu maçtan galibiyet dışında çıkacak sonuçlar Konyaspor için başarısızlık olur. Yüzüp yüzüp kuyruğa gelmişken kendini bırakıp boğulmanın manası yok. Kötü sonuçlar art arda gelirse Başakşehir ya da Osmanlıspor, suyun dibine itmeye hazır bekliyor.