Kürtçe 'Sen Türkünü Söyle'ye büyük ilgi!

Kürtçe 'Sen Türkünü Söyle'ye büyük ilgi!

TRT 6'da yayınlanan Strana Xwe Beje'nin (Sen Türkünü Söyle) yarışması büyük ilgi görüyor

Kürtçe yayın yapan TRT 6'nın uzun zamandır gündemde olan ve ön elemeleri geçen ay gerçekleşen 'Strana Xwe Beje' (Sen Türkünü Söyle) adlı şarkı yarışması 6 Mart pazar akşamı ilk bölümüyle ekranlara geldi. Yurtiçinde yedi bölgede, yurtdışında ise Irak, Almanya ve İsveç'te gerçekleşen seçmelerde 16 yarışmacının belirlendiği program, daha ilk akşamında büyük ilgi gördü.

Şarkıcı Kadir İpek, Suriyeli sanatçı Said Yusuf ve Yekbun'un asıl jüride yer aldığı programın dün akşamki konuk jürisi Türk Halk Müziği'nin sevilen sesi Sümer Ezgü'ydü. Tarım Bakanı Mehdi Eker ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek de programa izleyici olarak katılıp desteklerini gösterdiler.

Programın yapımcısı Metin Yiğit, jüri üyesi Kadir İpek ve dün akşamki konuk jüri Sümer Ezgü, ilk yayının ardından açıklamalarda bulundular.

METİN YİĞİT (Yapımcı)

'Bu çocuklar Kürt müziği adına dünyaya örnek olacaklar'

Program için yapılan seçmelere Irak ve İsveç başta olmak üzere her yerde çok yoğun ilgi vardı. Elemeler sonrasında 16 yarışmacı belirlendi. Üç tane ana jürimiz var. Bunun yanında her hafta Türkiye'den tanınmış bir sanatçıyı konuk jüri olarak alacağız. İlk haftaki konuğumuz Sümer Ezgü'ydü. Seyredilme olarak da iyiydi bize gelen bilgilere göre. Yurtdışında yoğun ilgiyle takip ediliyor. Türkiye'den de ilgi malum. Eskiden TRT nasıl tek kanalsa, Kürtçe yayın yapması açısından TRT 6 da o derece önemli. İlgi de büyük o yüzden. Böylesi büyük bir proje de çok ilgi çekti haliyle.

Yarışmadaki çocuklar çok iyiler. Özellikle birkaç tanesi daha ilk haftadan öne çıktı. Kürt halkı müziği çok önemseyen bir halk. Her ailede müzikle uğraşan bir insan oluyor mutlaka. Kanala çok fazla proje verildi şimdiye kadar ama iç yapım olarak bu programda karar kılındı. Böyle bir şeyin de yapılması gerekiyordu. Seçmelerden sonra buraya 55-60 kişi getirdik, onlar arasından 16 kişiyi seçmek çok zordu. Çok iyi sesler vardı gerçekten. Bir yandan müzikal hafızayı tazelemek açısından, diğer yandan da Kürt halkının kendi müzik insanlarını yaratmaları açısından çok önemli bir proje bu. Bu çocuklar, Türkiye'de ve dünyada Kürt müziği adına örnek olacaklar. Umarım onlar da bunu iyi değerlendirirler. Onlar için de bir okul bu proje. Çok önemli müzisyenlerle çalışıyorlar. Dün akşam da çok güzel performanslar sergilediler. Daha iyilerini de yapacaklar.

KADİR İPEK (Sanatçı - Jüri üyesi)

'Müzik bir köprü görevi üstleniyor'

İlk yayın umduğumuzdan güzel geçti. Hem bürokratların katılımı hem de halkın yoğun ilgisi bizi memnun etti. Çocuklarda da biraz heyecan vardı. Şu ana kadar gelen tepkiler hep olumlu, olumsuz bir tepkiyle karşılaşmadık. Sümer Ezgü'nün eserini iki dilde seslendirmemiz çok önemli bir mesajdı. Ülkemizin her bölgesi ayrı bir renk, ayrı bir kültür. Tüm bunları şimdiye kadar göstermekten, dile getirmekten korktuk mu, ihmal mi ettik bilemiyorum ama bugün hepsini konuşmaya başladık. İnsanların birbirlerini anlaması için müzik bir köprü görevi üstleniyor. En azından müziğin dili daha yumuşak, daha naif. Bu açıdan bu program çok isabetli oldu. İki taraf da gergin, bu bir geçiş. Bu süreci yaşamamız gerekiyor, bir anda olmaz. Zamana ihtiyacımız var. İnsanların ikna olmadıkları şeyler var ama biz inanıyoruz ki korkulan olmayacak. Zaten bu halklar birbirleriyle iç içe, bir sorunları yok ama nedense sürekli bir sorun varmış gibi gösteriliyor. Bu yüzden de ister istemez o aradaki bağ koptu gibi. Bu köprüler de yeniden kurulmaya çalışılıyor. Problemimiz çok çünkü Ortadoğu'da lider bir ülke konumundayız ve bu gerginlikten faydalananlar var. Ama biz sağduyulu bir toplumuz, tarih boyunca da zaman zaman olan bu gerginlikleri hep aştık, bunu da aşacağız. Dediğim gibi çok büyük bir problemimiz de yok zaten, sadece yaratılmaya çalışılıyor. İnanıyorum ki bu oyuna gelmeyeceğiz. Tarım ve Maliye bakanlarımız, milletvekillerimiz vardı ilk yayınımızda konuk olarak. Bu iş için de çok büyük emek sarfettiler. Bu ülke yıllardır konuşamamaktan bu hastalığa yakalandı. Şimdi Türkiye konuşuyor, tartışıyor. Bu şekilde ortak bir dil bulacağız.

SÜMER EZGÜ (Türk Halk Müziği Sanatçısı)

'Almanya'daki entegre olma durumuyla buradaki arasında bir fark yok'

Müziğin ve sanatın olduğu ortam barış ortamıdır. Bu tür çalışmalara, daha üst bakışlara ihtiyaç var ve ben de elimden geldiği kadar destek vermeye çalışıyorum. Güzel duyguların yayıldığı bir ortamdı. Benim 'Anadolu'dan Geldik' bestem özellikle çok birleştirici bulunuyor. Programın başında Kadir İpek'le birlikte bu türküyü Türkçe ve Kürtçe olarak söyledik. Yarışmada kötü ses yok. Ön eleme çok iyi yapılmış, çok iyi sesler vardı. Müzikalite iyiydi. O açıdan iyi hazırlanmış bir program. İlerleyen bölümlerde de elemelerle daha heyecan veren iyi bir yarışma olacak. Burada güzel olan stüdyodaki o birleştirici sanat ruhunun stüdyonun dışına da dalga dalga yayılması. Müziğin olduğu yerde gerilim yok; sanat var, barış var, sevgi var. Bu programın en büyük faydası, kendilerini Kürtçe şarkılarla ifade eden insanların edineceği tatmin duygusu. Benim oturduğum semte örneğin benzin istasyonlarında birçok Kürtçe albüm var. Hatta diyebilirim ki benim albümümü göremeseniz bile Kürtçe bir albüm var. Bu programda da kendilerini kendi dillerinde müzikleriyle ifade etmenin, değer görmüş olmanın mutluluğunu yaşayacaklardır. Bunun ötesinde de karşılıklı önyargılar ortadan kalkacaktır. Almanya'daki entegre yaşamak mantığıyla buradaki uyumlu yaşamak arasında hiçbir fark yok. Farklı etnik yapıların birbirlerini anlamaları önemli. Bu da bu yolda önemli bir adım.