A.Cenap Kendi
Kurtuluş savaşı ve Konyalı kadınların kahramanlıkları
Ulusal bağlamda on Kasım kutlamaları etkinliklerinin hatırlattıkları var. Tarihimizin altın kalemlerle yazdığı KURTULUŞ SAVAŞININ ölüm kalım mücadelesini veriyor Türk insanı. İstilacı Devletlerin bu haksız saldırılarına karşı Milletçe DUR dediği yerde Konya ve havalisindeki Mahalle. Köy , Kasabalarda yaşayan kadınların başlattığı malı ile tatlı canı ile şanı ve şerefi ile mukaddesatının iktizası ile başlattıkları ulusal boyutlardaki kocaman bir kahramanlığın ve yazdığı Destanın hikayesini sunuyoruz sizlere..
Cephede yavuklusu Mehmedin sergilediği kahramanlıkların bir benzerini de cephe gerisindeki Kadınlarımız Vatan sevgisi ve Yurt savunması için her türlü fedakarlığı yapmaktan çekinmemişlerdir.
Sandıklarını açarak ne varsa boşaltarak, kollarındaki bilezikleri çıkartıp Ordu mensuplarının Hükümet Konağı önündeki görevlilere teslim ederek kazanılan bir Savaşın hikayesini hatırlatacağız sizlere.
Çok zor ve kara günlerin üstesinden gelinmiştir. Kurtuluş Savası içindeyiz. Milletçe ölüm kalım savaşı verilmektedir. Diğer Vatansever insanlarımız yanında Konya halkının da erkekli kadınlı , annelerimizin gelinlik kızlarımızın , gelinlerimizin, bu milli galeyana maddi manevi yardımlarını esirgemediklerini görüyoruz Tarih kitaplarında.
Yunan işgal kuvvetleri aziz Vatanımıza dört bir yandan saldırmıştır. İç kısımlara doğru ilerliyor. İzmir. Manisa Uşak Eskişehir afyon derken Akşehir’e ayak bastı. Durum kritik. Mustafa Kemal Paşa karargahında kapsamlı bir MİLLİ DAYANIŞMA kanun tasarısını hayata geçirmek üzere hazırladığı MİLLİ YÜKÜMLÜLÜK kanununu bütün il ve kaymakamlıklara ulaştırmıştır. Acele yardım istenmektedir. Kısa zamanda halkın tavrı belli olmuştur. Milli galeyan şahlanmış yardımlar o günün imkanlarında meydanlara atlarla Arabalarla, Kağnılarla, Eşeklerle ve Katırlarla denkler, balyalar, Hurçlar torba ve heybelerle getirilmeye başlanmış ve Hükümet meydanı önünde Ordu mensuplarına teslim edilmiştir.
İşte bu safhada Konyalılar bu fırsatı kaçırmayarak Hükümet konağına giderek Konya Valisi GALİP PAŞA’ya çıkarak halkın bir başka yardın dileğini iletirler. Bu dilek şu şekilde arz edilir.
Paşam bir hafta sonra Kurban bayramıdır. Kurban paralarını topladık Ordumuzun emrine vermek istiyoruz şeklindedir .Kabul edilir kurbanlık koyunlar ile toplanan paralar Ordu ya ulaştırılmıştır.Bununla da kalınmaz o günün aydın kadın kolları harekete geçer milli galeyan arşı’alaya çıkmıştır her evden çeyiz sandıkları açılır Ordunun ihtiyacı olan çorap çamaşır, fanila don çarık dikimine başlanır en kısa zamanda ikmal edilerek hükümet meydanına götürülüp Orduya teslim edilir.
Bununla da kalınmaz gelinlik kızlar, gelinler küpelerini, bileziklerini dip de bucakta saklı altınlarını elleri ile götürüp teslim ederler.
Yaaaaa. İşte bu Vatan bu şartlarda böyle VATAN olmuştur. Bu günlere böyle gelinmiştir.
Milletinden gördüğü bu destekten sonra Mustafa Kemal Paşa Dünyayı dize getiren şu emri verir.
ORDULAR İLK HEDEFİNİZ AKDENİZ DİR İLERİ.
Yavuklusunun gönderdiği çamaşırı giyen, çarığı ayağına çeken, karnı doyan o ASLANIM ASKER sel olur akar, binlercesini ezer boğar geçer. Kalanını da AKDENİZ…
İŞTE İKİNCİ İNÖNÜ MEYDAN MUHAREBESİ böylece Tarihe geçmiştir.
Yüce Rabbim bu millete zeval vermez inşallah.