Ak Parti’nin yenilenmesiyle, bahsedilen sorunlar Ak Parti’de  çözülür. Toplumumuza sirayet etmiş olan kesimden  nasıl söküp atacağız bilemiyorum. Beni en çok düşündürende budur.

   Ak Pati’de, Dava arkadaşı, her zaman davanın şuuru ve bilinci içerisinde olmalıdır. Hizmet ettiği insanları kucakladığı gibi, birlikte hizmet ettiği dava arkadaşını kucaklamalı, ona gönlünü açmalı ve onu sevmelidir. Kimse birbirine çalım atmamalı, birbirine hasetlik ve kıskançlık yapmamalı, kibirli olmamalı, dava arkadaşının hizmetini kıskanmamalı ve  engel olmamalıdır.

   Sayın Cumhurbaşkanımızın, Teşkilatları konusunda tespitleri ve söylediklerinin hepsi doğrudur. Son yıllarda sorun olan aşağıdaki konuları en güzel şekilde ifade etmiştir.

   Benim en çok üzüldüğüm konu, Sayın Cumhurbaşkanımızın yaptığı tespit ve söylediklerinin çoğu toplumumuzun geniş bir kesiminde var ve yaşanıyor olmasıdır.

   Toplumumuzda da var oluşunun sosyolojik, psikolojik, felsefi, ekonomik ve bunlar dışında bir çok nedeni vardır. Nedenlerden birisi REHAVET olabilir. Eski  günleri unutmuş olmamız olabilir.

   Toplumumuzda da var olması, toplumumuza sirayet etmiş olması  konusunda, Sayın Cumhurbaşkanımızın, Başbakanımızın, AK Parti’nin hiçbir suçu ve kabahati yoktur.

   AK Parti’nin yenilenmesiyle, bahsedilen sorunlar AK Parti’de  çözülür. Toplumumuza sirayet etmiş olan kesimden nasıl söküp atacağız bilemiyorum. Beni en çok düşündürende budur.

   Recep Tayyip Erdoğan Bey: ‘’Siyaset bir gönüllülük işidir, mademki bilerek ve isteyerek bir görev aldık, sorumluluk yüklendik, o zaman aldığımız göreve ihanet etmeyelim, sorumluluğumuzu hakkıyla yerine getirelim. Şayet herhangi bir sebeple bu görev ve sorumluluktan çekilmek isteyen varsa, bunu burada bugün açıklasın.’’ (27 Mayıs 1993 Tarihli toplantı)

   Recep Tayyip Erdoğan Bey en tecrübeli, en iyi teşkilatçıdır. 1973 yılında başladığı siyasi hizmetlerini, 1994 yılında Belediye Başkanı oluncaya kadar teşkilatlarda sürdürdü. 20 yılını teşkilatlara ayırdı. Teşkilatlar onun hep ikinci evi oldu, teşkilatla yattı teşkilatla kalktı. Teşkilat görevi nedeniyle, çok zaman evini ve çocuklarını ihmal etti, teşkilattaki görevini hiç ihmal etmedi.

   İlçe Başkanı, İl Başkanıyken, görevine başladığı ilk günden itibaren o günkü partisi içerisinde; Genel Merkezle, Milletvekilleriyle, Belediye Başkanlarıyla, ve Teşkilatları ile her zaman uyum içerisinde çalıştı. Çalışma azmi ile gecesini gündüzüne katarak, uzak yakın,  sıcak soğuk demeden hizmet yaptı.  Taraf gözetmeden, kimsenin kalbini kırmadan,  insana insan olduğu için değer vererek, güler yüzü ile İstanbul’un gönlünde taht kurdu. 

   MSP, RP’nin İstanbul teşkilatının her aşamasında görev yaptı. İstanbul ondan sorulurdu. İlçe gençlik kolları, ilçe teşkilat başkanlığı, İl gençlik kolları, İl Başkanlığı yaptı. İstanbul da,  teşkilat başkanı olduğu partinin oyunun yükselmesini, belediye başkanlığı kazanmasını, İstanbul Belediye Başkanlığını kazanmasını sağlayan kişi Recep Tayyip Erdoğan ve onun İstanbul ekibidir.

   MSP, RP’nin İstanbul teşkilatlarında eskiden beri süre gelen klasik uygulamaları kökten değiştirdi, yenilikler getirdi. Kadınlarımızın aktif siyasete girmesini, seçimlere, ev toplantılarına katılmasını başlatan, teşkilatlarda kadın kollarının kurulması ve yaygınlaşmasını sağlayan Recep Tayyip Erdoğan oldu.

   İstanbul’dan esen rüzgâr, parlayan ışık, yükselen ses, tüm Anadolu’da yankılanıyordu. Recep Tayyip Erdoğan Bey’in, İstanbul teşkilatlarında başlattığı yenilikler, kazandırdığı ivme, izlenen strateji, söylemleri partisinin Anadolu teşkilatlarında örnek alınıyor ve uygulanıyordu. Tüm bunların olumlu sonucu olarak, Refah Partisi, İstanbul dışında başta Büyükşehirler olmak üzere bir çok belde ve ilçe belediye başkanlıklarını kazandı.

   Tüm yukarıda anlattıklarımız, bir partinin yerelde ve genelde başarılı olması, yakaladığı başarı çıtasını sürdürmesinde teşkilatların büyük önem arz ettiğini göstermektedir.

   Recep Tayyip Erdoğan Bey, 14 Ağustostan sonra açılışlarını yaptığı  AK PARTİ İl ve İlçe teşkilatlarını aynı hassasiyetle ve 28 yılın tecrübesiyle kurdu. Bizler onun teşkilatçılığını, defalarca okuduğumuz 1973-1994  arası yaptığı teşkilat çalışmalarından öğrendik. Ak Parti’nin teşkilatları o günkü ruh ile kuruldu ve  o ruh ile bugünlere gelindi.

   Bir milletin gelişerek istikbale yürümesi için o milletin fertlerinin yapacağı her hareket aynı derecede olmalıdır. Bir teşkilatın  kaç ferdinin kalbi milletine hizmet için atıyorsa, Parti’nin kalbi o kadar güçlenir. Çünkü, Genel Merkez’in kalbi teşkilatların  kalbine bağlıdır. Üyelerin kalbinden teşkilatın kalbine pompalanan kandır ki, bir partinin  hayatiyetinin vazgeçilmez gıdasıdır.

   AK Parti’nin ana kalbi Genel Merkezdir Ak Parti’de teşkilatlar, ana kalp olan Genel Merkez ile halk arasında kurulmuş olan bağ, köprüdür. Ana kalbe, atar ve toplar damarla bağlıdır. Genel merkezden aldığı gücü hizmet olarak  halka ulaştırır. Yerel den topladığı güç ve desteği de genel merkeze ulaştırır. Tüm bunları, aşk ve şevkle, yılmadan, yorulmadan ve usanmadan yapılmalıdır. Teşkilatlar, Belediye başkanı, partinin yerelde eli, ayağı, gözü, kulağıdır. Halkın karşısında, partinin aynası, vitrinidir. Bir kişinin hatasını, ihmalini zaman olur tümü kapatamaz.

    Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan  Bey 998 gün sonra,  AK Parti’nin 21 Mayıs 2017 tarihinde yapılan 3. Olağanüstü kongresinde ‘Benim Çocuğum’ dediği partisine 1414 oyla Genel Başkan seçildi.

    Cumhurbaşkanı Erdoğan, 2. Kez AK Parti Genel Başkanı olduktan sonra yaptığı konuşmalarda:

 "Bu yıl sonuna kadar bir defa il teşkilatlarımız, ilçe teşkilatlarımız, belde teşkilatlarımızı güncelleyeceğiz, yeniden gözden geçireceğiz. Çünkü ortada bir metal yorgunluğu var, bunu aşmamız lazım. Onun için de çok daha dinamik ve çok daha gayretkeş ekiplerle inşallah 2019'a hazırlanmamız gerekiyor."dedi.

    "Teşkilatlar, belediyeler eğer 'bizim dava' idrakiyle hareket etmiyorsa bize zarar veriyor demektir.  Zarar veren kardeşlerimizi de uyarıyorum. Kusura bakmasınlar, biz uyarmadan kendileri bu uyarıyı yapsınlar ve adımı da atsınlar. Zira artık yanlışlara, hele hele bedeli ödenemeyecek yanlışlara tahammülümüz yok. Çünkü, 2019 kırılma noktasıdır, bunu böyle bilesiniz…’’

   ‘’Bize ne oluyor ki kendi içimizde birbirimize çalım atıyoruz. AK Parti olarak bizim kendimizi yenilememiz gerekiyor. Önce şu hareketin, kendi içinde birbirini sevmesi gerekir. Bize ne oluyor ki kendi içimizde birbirimize karşı çalım atıyoruz.’’  

    ‘’Ben belediye başkanıyım diye hava atma! Mütevazi ol mütevazi. Ben teşkilatımın siz değerli elemanlarını gönül erleri olarak görüyorum. Akıncılar olarak görüyorum. Gönül erleri olarak da sizleri selamlıyorum. Siz elektrik verip, elektrik alacaksınız. Gerek bakanlarımız, gerek belediye başkanları ve teşkilatımızın tüm elemanları. Ben belediye başkanıyım diye havasından geçilmiyorsa yandık. Ben bakanım, yanında havasından geçilmiyorsa yandık. Yahu mütevazi ol mütevazi. Tevazu ehli olacağız.’’

   ''Teşkilatlarda, belediyelerde, millet ile arasına duvar ören arkadaşlarımızın bulunduğunu müşahede ediyorum son zamanlarda bunu üzülerek görüyorum. Kibir virüsünü kendimize yaklaştırmayacağız. Kibir gurur bunlar insan oğlu için değil. Onlar rabbimize aittir. Şayet bu virüsün bulaştığı bünyeler varsa onları süratle temizlemeliyiz. Kendi çıkarını, partisinin ve davasının üzerinde gören kişi kadar AK Parti’ye düşman kişi yoktur… ‘’

   ‘’Biz tevazu ehli olacağız. Bizim bakanımız mütevazı olacak, belediye başkanımız mütevazı olacak, milletvekillerimiz mütevazı olacak. Hani 'tevazuda toprak gibi olmak' var ya Mevlana'nın ifadesiyle öyle olacağız, yoksa bu makamların bize vermiş olduğu zenginlik hiçbir işe yaramaz. Makamı güçlü kılmaktır aslolan, makamdan güç almak değil. Eğer makamdan güç alarak yoluna yürümeyi düşünüyorsan, geldiğin gibi bu millet seni göndermesini de bilir…’’

   "Kendi çıkarını, partisinin ve ülkesinin çıkarının önünde tutan hiç kimse, AK Parti'de yöneticiliğe talip olamaz. Davası ve ülkesi için çalışacak, milletimizle kucaklaşacak, proje üretecek herkese yüreğimiz ve kollarımız açıktır.’’dedi