MHP: Rüzgâr eken fırtına biçer
İktidar partisinin yaptığı işleri eleştiren CHP ve MHP’yi işleyen Bayramoğlu, bu iki partinin Kuvay-ı Milliye tarzı bir seferberlik istediğini aktarıyor
Yaşanan tüm zorluklara, karşı karşıya kalınan tüm risklere, çözümü askıya alınan kimi sorunlara rağmen Türkiye son yılların en ışıklı, umut verici dönemlerinden birisini yaşıyor. "Umut ve ışığın kaynağı değişim politikalarında" ve bunun ardındaki "siyasi ve toplumsal irade"de yatıyor. Nitekim zorluk ve riskler, ülkenin askeri vesayet sorunundan Kürt meselesine, AB üyeliğinden din-toplum ilişkilerine değin derin durum ve sorunlarıyla yaşadığı sıcak karşılaşmalarda, yüzleşmelerde ortaya çıkıyor. Kürt sorununu çözmek yolunda atılan adımları, yapılan girişimleri, açıklamaları bu nedenle her zaman aynı ses, aynı tepkilerle karşılandı... Bahçeli'nin son çıkışı ortada... Kürt meselesine, Kürtçe tartışmalarına ilişkin MGK bildirisini bile yetersiz bulan etnik milliyetçi bir ses çıktı MHP'den... Dedik, bu yıllardır böyle... Örneğin 2005'de şu söylediklerini hatırlayın Bahçeli'nin: "AK Parti'nin Türkiye'de yaptığı tahribatı ne Yunanistan İzmir'e, ne de İsrail Gazze'ye yaptı..." Aynı dönemde Baykal'a bakın: "Tayyip Erdoğan PKK ile dolaylı müzakere içine girdi..." Evet, hep aynı çatışmacı, etnik milliyetçi, popülist şarkı... Bu nasıl bir dildir, nasıl bir siyasettir? Kuvay-ı Milliye tarzı bir seferberliği talep ediyorlar. Sevr paranoyasından besleniyorlar. Bilerek ya da bilmeyerek ülke içi toplumsal, hatta etnik çatışmayı tahrik ediyor, içine kapalı bir Türkiye'nin kavrularak küçülmesine ve marjinalleşmesine kürek çekiyorlar. Değişimi bölünme, değişimi savunanları iç düşman, değişim gerektiren dinamikleri dış düşman cihazları ilan eden bir "savaş ruh hali", bugünün dünyasında Türkiye'yi küçültmek ve bölmekten başka bir işlev taşımaz... Toplumun değişim iradesi ortadadır. Bu gürültülü küçük güruhun unutmaması gereken ise şudur: "Rüzgâr eken fırtına biçer ve yok olup gider..."
Ali Bayramoğlu-Yeni Şafak