Serpil Yalçınkaya
Milletimizde Peygamber Sevgisi
''Ey İnsanlar!''
Sözümü iyi dinleyiniz! Biliyorum, belki bu seneden sonra sizinle burada ebedi birleşemeyeceğim.
''Ashabım!''
Bu günleriniz nasıl mukaddes bir gün ise, bu aylarınız nasıl mukaddes ay ise, bu şehriniz (Mekke) nasıl bir mübarek şehir ise, canlarınız, mallarınız, namuslarınızda mukaddestir, her türlü tecavüzden korunmuştur.
'' Ey Ashabım!''
Muhakkak Rabbinize kavuşacaksınız. Oda sizi yaptıklarınızdan dolayı sorguya çekecektir. Sakın benden sonra eski sapıklıklara dönmeyiniz ve birbirinizin boynunu vurmayınız! Bu vasiyetimi burada bulunanlar bulunmayanlara ulaştırsın. Olabilir ki, burada bulunan kimse, bunları daha iyi anlayan birisine ulaştırmış olur.
''Ashabım!''
Kimin yanında bir emanet varsa, onu hemen sahibine versin. Biliniz ki faizin her çeşidi kaldırılmıştır. Allah böyle hükmetmiştir. İlk kaldırdığım faiz de Abdumuttalib'in oğlu (amcam) Abbas'ın faizidir. Lakin ana paranız size aittir. Ne zulmediniz ne de zulme uğrayınız.
''Ashabım!''
Dikkat ediniz, cahiliyeden kalma bütün adetler kaldırılmıştır, ayağımın altındadır. Cahiliye devrinde güdülen kan davaları da tamamen kaldırılmıştır. Kaldırdığım ilk kan davası Abdulmuttalib'in torunu İlyas Bin Rabia'nın kan davasıdır.
''Ey İnsanlar!''
Muhakkak ki şeytan şu toprağınızda kendisine tapınmaktan tamamen ümidini kesmiştir. Fakat siz bunun dışında ufak tefek işlerinizde ona uyarsanız bu da onu memnun edecektir. Dinimizi korumak için bunlardan da sakınınız.
''Ey İnsanlar!''
Kadınların haklarını gözetmenizi ve bu hususta Allah'tan korkmanızı tavsiye ederim. Siz kadınları Allah'ın emaneti olarak aldınız ve onların namusunu kendinize Allah'ın emri ile helal kıldınız. Sizin kadınlar üzerinde hakkınız, kadınlarında sizin üzerinizde hakkı vardır. Sizin kadınlar üzerinde ki hakkınız yatağınızı hiç kimseye çiğnetmemeleri, hoşlanmadığınız kimseleri izniniz olmadıkça evinize almamalarıdır. Eğer gelmesine müsaade etmediğiniz bir kimseyi evinize alırsa Allah size onları yataklarında yalnız bırakmanızı ve daha olmazsa hafifçe dövüp sakındırmanıza izin vermiştir. Kadınların da sizin üzerinizdeki hakları, meşru örf ve adeta göre yiyecek ve giyeceklerin temiz etmenizdir.
''Ey Müminler!''
Size iki emanet bırakıyorum, onlara sarılıp uydukça yolunuzu hiç şaşırtmazsınız.. O emanetler Allah'ın Kitabı Kur an-ı Kerim ve Peygamber'in sünnetidir.
''Müminler!''
Sözümü iyi dinleyiniz ve iyi belleyiniz! Müslüman Müslüman'ın kardeşidir ve böylece bütün Müslüman'lar kardeştirler. Bir Müslüman'a kardeşinin kanı da, malı da helal olmaz. Fakat malını gönül hoşluğu ile vermişse o başkadır.
''Ey İnsanlar!''
Cenab-ı Hak her hak sahibine hakkını vermiştir. Her insanın mirastan hissesi ayrılmıştır. Mirasçıya vasiyet etmeye lüzum yoktur. Çocuk kimin döşeğinde doğmuş ise ona aittir. Zina eden kimse için mahrumiyet vardır. Babasından başkasına ait soy iddia eden soysuz yahut efendisinden başkasına intisaba kalkan köle Allah'ın meleklerinin ve bütün insanların lanetine uğrasın. Cenab-ı Hakk bu gibi insanların ne tövbelerini ne de adalet ve şahadetlerini kabul eder.
''Ey İnsanlar!''
Rab'biniz birdir. Babanızda birdir. Hepiniz Adem'in çocuklarısınız. Adem ise topraktandır. Arap'ın Arap olmaya Arap olmayanın da Arap üzerine üstünlüğü olmadığı gibi kırmızı tenlinin siyah üzerine siyahında kırmızı tenli üzerinde bir üstünlüğü yoktur. Üstünlük ancak Takvada, Allah'tan korkmaktadır. Allah yanında en kıymetli olanınız Ondan en çok korkanınızdır. Azası kesik siyahi bir köle başınıza amir olarak tayin edilse, sizi Allah'ın kitabı ile idare ederse, onu dinleyiniz ve itaat ediniz. Suçlu kendi suçundan başkası ile suçlanamaz. Baba, oğlunun suçu üzerine, oğlu da babasının suçu üzerine suçlanamaz…
Sessiz (!) bir sinsilikle her yeri kaplarken şiddetler, zulümler…
Kapkara büyürken girdaplarda boğulan insanlığımız.
Tükenip giderken sorumsuzca yaşadığımız ama sorumlu olduğumuz günlerimiz…
Vicdanımızın sesini sonuna kadar kısıp da üç maymunu oynayan halimizle…
Kendi küçük kıyametimize doğru ilerlerken farkında olmadan…
“Bir dur da bak kendine, kendine ve yine kendine…” dedirtecek bir ele ne çok ihtiyacı var, insan olan tarafımızın. İnsanlığa yükselmeye namzet olan ama vurdumduymazlık ve aymazlığımızdan dolayı yolunu bulamayan yanımız…
Okumalı, hatırlamalı; tekrar tekrar okumalı ta ki unutmayana kadar, bünyedeki yerini bulana kadar…
O (s.a.v.) ki, halife olan, olabilme potansiyeli olan insana halifeliğin gereğini, yollarını göstermek için gelmişti. Gül yüzüyle, gül gönlüyle kuşattı tüm insanlığı. Ve son nefesine kadar da bu vazifesini hakkıyla yerine getirdi. “Ve sizler de şahit olun” dedi son zamanlarında, “ben görevimi yaptım…”
O (s.a.v.) görevini fazlasıyla ifa etti etmesine de, muhatapları O(s.a.v.) nu yeterince anlamışlar mıydı… Anlamasına anlamışlardı da , işlerine geliyor muydu?
O (s.a.v.)İslam ateşini yakıp gitmişti de o ateşte yanmaya, kavrulmaya talip olanımız ne de azdı…
Öylesine daldık ki dünyaya, zevke- sefaya, benliğe, egoya, ben’e… Söndürdük o ateşi içimizde, yok pahasına…
Elde kalan son köz parçalarını da söndürmeme, belki biraz gayretle yeniden tutuşturup canlandırma adına, insanlığımızı kaybetmeme adına… Yoldan yanlış yere sapsak da tekrar asıl yola dönme adına ne çok ihtiyacımız var bize “asıl olanın” hatırlatılmasına…
Bugün sizlere değerli eğitimci Abdullah Uçar’ın Milletimizde Peygamber Sevgisi adlı kitabını tanıtmaktı maksadım. Kitabın arka sayfalarında Veda Hutbesi’ne rastlayıp da okuyunca” ne de çok özlemişim, ne de çok ihtiyacım varmış o kutlu sözlere” dedim.
Bana insanlığımı tekrar hatırlatan bu güzel eseri için Abdullah Uçar’a teşekkür ediyorum. Allah (c.c.) razı olsun hocam…
Kitap ve Yazar Hakkında Bilgiler
Yayın Yeri ve Tarihi: Konya, 2014
Yayınevi: Damla Ofset
Baskı Sayısı: 4.Baskı
Sayfa Sayısı: 264
Temin Adresi: [email protected]
Yazar Hakkında
1950 yılında Konya ili Çumra ilçesi Tahtalı Köyünde doğdu. İlkokulu Köyünde okudu. 1972 yılında Konya İmam-Hatip Okulu’ndan mezun oldu.
Konya Yüksek İslâm Enstitüsü’nü 1977 yılında tamamladı. 1997 yılında da Konya İl Müftülüğü Kur’an Kursları Müdürlüğüne atandı.
On seneden fazla bir müddet bu görevi ifa ettikten sonra 15.01.2008 tarihinde emekli oldu. Dergi ve gazetelerde, çok sayıda makaleleri neşredildi. Çok sayıda araştırmaya dayalı eserleri yayınlandı.
Yazarın Yayımlanmış Eserleri:
-Avrupa'yı Aydınlatan İslâm Âlimleri
-Kur'an Kursu Talebelerinin El Rehberi
-Özet Dini Bilgiler
-İslâm Âlemi Neden Geri Kaldı?
-Haçlı Gururunun Ezildiği Yer Çanakkale
-Milletimizde Peygamber Sevgisi
-Misyonerler (Modern Haçlılar)
-Terör ve İslâm
-Fetih ve Fâtih
-Âşıklar Sultanı Hz. Mevlânâ
-Dünya'nın Baş Belâsı Siyonistler
- Evrenin Sırları ve Allah
- Dinimiz Tarihimiz Makaleler
-Muharref Hıristiyanlık ve Avrupalılar
-Şiir-Yorum-Fıkra
- Kokuşan Asırlar
- Harab Etti Tütün Beni