Muhteşem yüzyıl öfkesi bitmiyor
Başbakan Erdoğan, isim vermeden yine Muhteşem Yüzyıl dizisine sert göndermelerde bulundu.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, İstanbul Kongre Merkezi'nde düzenlenen "Türkiye İnovasyon Haftası"nın açılışında konuştu. Söz konusu konuşmada Başbakan yine Muhteşem Yüzyıl dizisine üstü kapalı olarak sert ifadelerle yüklendi.
Başbakan Erdoğan, "Sanki tarihimiz savaşlardan, entrikalardan, haremden ibaretmiş gibi gösteriliyor. Ama, tarihimizi şekillendiren, tarihimize damga vuran, medeniyetimize yön veren kalemden ve kitaptan hiç kimse bahsetmiyor, bahsetmek istemiyor" dedi.
"MEDENİYETLER MENSUPLARI YOK OLMADIKÇA YOK OLMAZLAR"
"Medeniyetler, olsa olsa duraklar, sönük hale gelir, olsa olsa uykuya yatar. Ama medeniyetler, o medeniyetin mensupları yok olmadıkça yok olmazlar.
Medeniyetler, o medeniyetlerin mensupları, kendi medeniyetlerini kendi elleriyle yok etmedikçe yok olmazlar. Bizim ülkemizde, bu topraklarda maalesef bunu denediler. Önce, bu medeniyetin mensuplarını yok etmek istediler. İstiklal Savaşı'nı yaptık, bir varlık mücadelesi verdik ve tarih sahnesinde güçlü şekilde yerimizi aldık.
"BİZİ YOK EDEMEYENLER BUNU KENDİMİZE YAPTIRMAYA ÇALIŞTILAR"
Ancak, bizi, milletimizi, medeniyetimizi yok etme konusunda başarı sağlayamayanlar, bu sefer de bizim elimizle bizim medeniyetimizi yok etme çabasına giriştiler.
Bunu açık açık konuşmak durumundayız. Yıllarca, millet olarak bize kompleks aşılamak istediler. Maalesef bunu bu millete, kendi idarecileri de yaptı. Geri kalmışlığı kabullenmemiz için çalıştılar. Az gelişmişliği kabullenmemiz için çalıştılar.
"BİZİ HEP BELİRLİ KALIPLAR İÇİNDE TUTMAK İSTEDİLER"
Bizi hep belli kalıpların, belli sınırların içinde tutmak istediler. Bu ülke her başını kaldırdığında, kabuğunu kırmak için, ufkunun sınırlarını aşmak için her hamle yaptığında, içerden ya da dışardan, bu hamleleri etkisiz hale getirmek için türlü oyunlar oynadılar.
Biz, kendisine hayranlık duyulan bir medeniyetin sahipleriyken, bizden başka şeylere hayranlık duymamızı beklediler. Biz, tüm dünyada örnek alınan bir medeniyetin sahipleriyken, başkalarını taklit eden bir millet olmamızı istediler.
"HERKES BİLSİN ARTIK BİZ VARIZ"
"Bizimle ilgili tüm planları boşa çıkarıyoruz. Bize giydirilmek istenen o dar elbiseyi reddediyor, bugün artık kalıplarımızı, bugün artık ufkumuzun sınırlarını aşıyoruz." diyen Başbakan sözlerine şöyle devam etti:
"Bugün dünyanın neresine giderseniz gidin 'Made in Turkey' görürsünüz. Şunu herkes bilsin ki, bu dünya üzerinde artık biz varız, Türkiye var ve inşallah ebediyyen de var olacak. Biz, hiçbir konuda, ama hiçbir konuda kompleks sahibi olamayız. Biz ezik olamayız. Biz, kendisine güvensizlik içinde bir millet olamayız.
Biz, iyi şeyleri örnek alırız, hayırda yarışırız ama taklitçi bir millet olamayız, taklitle asla yetinemeyiz. Zira, bilgi, ilim bizim etiğimizdir nerede bulsak alırız. Bizim millet olarak işte bu özgüvene sahip olmamız gerekiyor"
"BİZDEN OLMAYANLAR BİZİ NASIL ANLATIRLARSA ANLATSINLAR"
"Bizden olmayanlar, bizim tarihimizi nasıl anlatırsa anlatsın. Biz, kendi tarihimizi, kendi öz medeniyetimizi doğru tanımak, doğru anlamak ve o tarihten ilham alıp, geleceği şekillendirmek zorundayız. İşte onun için bizim başımız hiçbir zaman öne eğilmeyecek." diyen Erdoğan sözlerini şöyle tamamladı:
"Yüzyıllardır özgüveni törpülenmeye çalışılan bir milleti, yeniden tam bir özgüvene kavuşturmak, sabır isteyen uzun soluklu bir süreçtir. Aslında biz bizi anlamak durumundayız. İstiklal şairimiz diyor ya; 'Bir zamanlar biz de millet, hem nasıl milletmişiz/Gelmişiz dünyaya millet, milliyet nedir öğretmişiz'. Allah'ın izniyle, milletimizin desteğiyle ben artık bu sürecin başladığına ve yol aldığına yürekten inanıyorum"