Hemşehrimiz Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü dün karşıladık

Dün 2 Ağustos 1920… “Milli Mücadele” den yana, Gazi Mustafa Kemal’e ve ordularına inanan herkes oradaydı…

                        İstasyon Meydanı hıncahınç dolu… Kız öğretmen okulu, erkek öğretmen okulu; Türk Ocağı üyeleri; Konya halkı herkes orada… Büyük sabırsızlık içindeler… Bir gün önce şehirde, çarşıda, meydanda tellallar Gazi Mustafa Kemal Paşa’nın Konya’ya geleceğini, Konyalılarla yüz yüze konuşacağını herkese duyurmuştu. Halk ilk defa Mustafa Kemal Paşayı görecekti…

                        İstasyonda Konya Valisi Haydar Vaner, Belediye Başkanı Muhlis Koner, Konya’da bulunan Sünusi Tarikatı’nın Şeyhi Sünusi, Konya Müftüsü Ali Rıza, Müdafaa-i Hukuk Konya Merkez Başkanı Müderris Sivaslı Ali Kemali; daire müdürleri, subaylar, şehrin ileri gelenleri bekliyor; heyecan içindeler.

                        Saat 9’da, Gazi Mustafa Kemal’i getiren tren istasyonda durdu. Önce Gazi Mustafa Kemal; arkasından Milli Müdafaa Vekili Fevzi Paşa, 12. Kolordu Komutanı Fahrettin Altay, İstanbul Milletvekili Hamdullah Suphi, Burdur Milletvekili Mehmet Akif indiler… Gazi Kemal Paşa hepimizin ellerini tek tek sıkıyor… Halk görülmemiş bir coşku içinde… “-Galip et Yarabbi” dualarımız gökyüzünü dolduruyor.

            AKŞEHİR’DE BATI CEPHESİ KARARGÂHI; KONYA’YA DAYAMIŞ SIRTINI

                        Hepimiz biliyoruz Konyalı olarak. 1 Kasım 1921’de Akşehir’de “Konya Toprağı”nda Batı Cephesi Karargâhı kuruldu. “Meydan Savaşı” verecek ordu, “müstevli düşman”ı “Vatanın harim-i ismetinde boğmak” için hazırlanıyor.

                        Dün, Gazi Mustafa Kemal’i karşılayışımız “Akşehir Batı Cephesi Karargahı”nın kuruluşunun beşinci ayı… Gayri bundan sonra, yani 20 Ağustos 1922’ye kadar. Gazi Mustafa Kemal’in ayağının biri Konya’da… Buradan gizlice hareket edecek; 20 Ağustos 1922’de “Başkumandanlık Meydan Savaşı”nı başlatmak üzere.

                        Konya, artık, cephe namına bir fabrika şehir; tekmili birden… Kurtuluş Savaşı’na karşı olduğu yalan; başta kadınlar, malıyla, canıyla herkes cephenin ardında.

                        Dün, İstasyon Meydanı’nda ben de duydum… Gazi Mustafa Kemal ellerimizi sıkarken; “-İNŞAALLAH ELLERİNİZİ PEK YAKINDA İKİNCİ DEFA, İZMİR’DE SIKARIM” dedi.

            SİZE ŞAHANE GÜZEL BİR HABERİM VAR

                        Benim bildiğim 60 yıldır, “Mustafa Kemal Atatürk”ün Konyalı olduğu söylenir… Gazeteciliğe ilk başladığım yıllarda, Konya’da, Çanakkale’de, Kurtuluş Savaşında Mustafa Kemal’in silah arkadaşları olan yüzlerce Konyalı vardı… Kendilerine her fırsatta “Hemşerim” dediğini gururla söylerlerdi.

                        Sonra; Konyalı yazarlar özellikler rahmetli Mehmet Önder; benim gibi son elli yılın yeni yetmeleri her fırsatta Atatürk’ün Konyalılığını ısrarla yazdık anlattık.

            Gelelim “Şahane Güzel” habere:

                        Şu geçtiğimiz 23 Nisan 2014 günü kutladığımız “Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı”na ANITKABİR KOMUTANLIĞI’nın şahane bir hediyesi vardı; çocuklara…

                        “Atatürk ve Çocuk” adlı kitabı tam 250 bin adet bastırdı, çocuklara hediye etmek için.

                        Atatürk’ün “Ata Yurdu”nun Konya/Karaman olduğu annesinin ve babasının Rumeli’ye Konya’dan gönderilen Türkmen/ Yörük aşiretlerinden olduğu kesin bir beyanla ortaya kondu.

                        Anıtkabir Komutanlığı’nın “Atatürk ve Çocuk” adlı kitabında Atatürk’ün soyu konusunda şöyle yazmakta:

                        Ailesi:

                        Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK 1881’de Selanik’te Kocakasım Mahallesi, Islahhane Caddesi’ndeki, 3 katlı pembe evde doğdu. Babası Ali Rıza Efendi Annesi Zübeyde Hanım’dır. Baba tarafından dedesi Kızıl Hafız Ahmet Efendi 14-15. yüzyıllarda Karaman’dan Makedonya’ya Kocacık’a yerleşmiş, Kızıl Oğuz (Kocacık) Yörüklerindendir. Annesi Zübeyde Hamım ise Selanik yakınlarındaki Langaza kasabasına yerleşmiş köklü bir Türk ailesinin kızıdır… Annesinin ailesi de Karaman’dan gelen ve Rumeli’de “Konyarlar” diye bilinen Türkmenlerdendir.

            ANITKABİR KOMUTANLIĞI’NDAN GELEN “HAZİNE-İ KİTAP” KOLİSİ

                        23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nın ertesi günü en ünlü gazeteler başta olmak üzere, yüzlerce medya organı, Anıtkabir Komutanlığı’nın “Atatürk ve Çocuk” kitabına atıf yaparak Atatürk’ün Konya/Karamanlı olduğunu duyurdu. Haberler büyük ilgi gördü; biz, Konyalı, “Atatürk’ün hemşerileri” tarifsiz sevinçler duyduk; gururlandık.

                        Anıtkabir Komutanlığı’nın yayınladığı “Atatürk ve Çocuk Kitabı”na sahip olmayı o kadar istiyordum ki… Eşe dosta haber saldım; sonunda Anıtkabir Komutanlığı’na dilekçe ile başvurup istedim… Ben birkaç tane bekliyorum…

                        Konya Postanesi’nden bir haber kâğıdı; gidip koliyi aldım. Bir zarf içinde üç beş kitap bekliyorum. Bir koli verdiler, kocaman; arabaya taşırken hem nefesim hem gücüm kesildi.

                        Anıtkabir Komutanlığı kolisinin içinde çıkanlar:

                        -Onlarca “Atatürk ve Çocuk” kitabı

                        -Atatürk ve Cumhuriyetçilik

-Dolmabahçe’den Anıtkabir’e/Sonsuzluğa Yolculuk

-Atatürk’e Mektuplar

CD’LER:

-Anıtkabir Belgeseli

-Onuncu Yıl Nutku

-Güneşin Adı Kemal Atatürk

-Çanakkale Belgeseli

-İstiklal Marşı

-Anıtkabir’de Dört Mevsim/Anıtkabir Komutanlığı

PANORAMALAR:

-Çanakkale Savaşı Panoraması

-Sakarya Meydan Muharebesi Panoraması

-Büyük Taarruz Panoraması

RESİMLİ KİTAPLAR

-18 Mart 1915/Çanakkale Geçilmez

-Sessiz Gece/Nusret Mayın Gemisi

-Gizli Darbe/Mesudiye Zırhlısı

-Efsaneleşen Gerçek/Koca Seyit

-Cesur Yürek/Yahya Çavuş

-Conkbayırı Şanlı Direniş

-Düşmeyen Sancak/57. Alay

-Anafartalar Kartalı Mustafa Kemal

-Küçük Kahraman Aleko

Ve daha dünya kadar kitap, kartpostal, kitap ayracı, broşür, resimli roman…

Dün 3 Ağustos Pazar günü; Konya Valiliği’nin düzenlediği “Atatürk’ün Konya’ya Gelişinin 94. Yıldönümü Anma Töreni”nde, “Mülki ve Askeri Erkan”ın huzurunda ANITKABİR KOMUTANLIĞI’nın gönderdiği “Hazine-İ Kitap” Kolisinden çıkanları tek tek saydım. Sivil ve Asker Protokole “Atatürk ve Çocuk” kitabını hatıra olarak sundum.

Ama asıl teşekkür edilmesi gereken kurum ANITKABİR KOMUTANLIĞI.