Milli Eğitim Bakanımız, SBS’de neler değişti neler değişmedi uzun bir basın toplantısıyla açıkladı.

Sayın bakanı dikkatlice dinledim. Tekrar dinledim. Açıklamada yeni bir şey görmedim, tekrar dinledim. Açıklamaları doluya koydum almadı, boşa koydum dolmadı, acaba ben mi yanlış düşünüyorum dedim, yanlış yapmamak için hemen yazmadım, eğitimi bilen arkadaşlarımla bu konuyu tartıştım. Ama düşüncelerimde hiç değişiklik olmadı. Keşke olsaydı, keşke bende sayın bakan gibi düşünebilseydim.

Yıllar önce dönemin bakanı Hüseyin Çelik SBS’yi, Türk eğitim tarihinin en büyük reformu olarak açıklamıştı. Bizler, olur mu olmaz mı diye tartışırken, sonraki bakan Nimet Çubukçu (Baş), her sınıftan sonra yapılan üç sınavı, tek sınava indirivermişti. Bayan bakandan sonra göreve gelen ve bir çok alanda önemli değişikliklere imza atan, ancak öğretmenlik gibi kutsal bir mesleği basite alarak öğretmeni öğrenciye ezdiren Ömer Dinçer de, SBS’nin kaldırılmasına karar vermişti.

Şimdide aynı SBS, zannedersem Kayserili bir bürokratın eline geçmiş, kınalamış boyalamış tekrar önümüze getirmiş.

Neymiş efendim bu sistemle çocukların yüzü gülecek, çocuklarımızın üzerindeki stres bitecek, dershaneye bağımlılık azalacakmış. Keşke öyle olsa, Keşke ben yanılsam,

Dershanelere rağbet azalmayacakmış, bu inan çok zor. Çünkü bu sistemle tam tersi olacak. Dershaneye rağbet artacak. Bilinmezlerin olduğu bu dönemde bile, dershanelerde kayıtlar doldu taştı. Dershaneleri dolduranlar 7 ve 8’inci sınıfta ki çocuklarımızdı, bu açıklamadan sonra beş ve altıncı sınıf öğrencileri de dershane kervanına katılacaklardır haberiniz olsun.

Önceki yıllarda aynı filmi görmüştük, sadece sekizinci sınıflara yapılan OKS’nin yerine SBS’yi getirdiğimiz zaman da dershaneye rağbeti azaltacağız demişlerdi. Ancak o dönem tam tersi olmuş dersleri zayıf olan altı ve yedinci sınıf öğrencileri dershanelere koşmuşlardı.

Sayın bakan son açıklamasında bu sistemin adil olduğundan bahsediyor, Türkiye’de standart bir eğitim sistemini oluşturmadan bu sistem nasıl adil olacak onu da anlamakta güçlük çekiyorum.

Bir başka konu, tek sınavı yaparken bile zorlanan ve değişik zamanlarda hatalar yapan, sorular çaldıran bir bakanlık, her yıl sadece bir sınıfta 12 sınavı nasıl yapacak.

Okullarda standart eğitim olmadığından, okullar kendi öğrencisinin, hem bakanlığın yaptığı sınavda, hem de karne notunda, avantaj sağlama gayretine gireceklerdir.

Çok katılımlı ve çok değişkenli sınavlarda ne okul notlarında adalet olacak, ne de MEB in yaptığı ortak sınavlarda. Çünkü okullarımız İllere göre, bölgelere göre o kadar değişken ki.

Bakanlığın SBS sicilinin bozuk olmasından dolayı, Yeni sistemin kalıcı olacağına inanmakta oldukça zor görünüyor. Önceki bakanlar zamanında yapılanlar yine olacak, hükümetteki ilk bakan değişikliğinde bu sistemde kalkacaktır.

Birde tek sınav zamanında, dershaneye ihtiyaç duyuluyor ve dershaneler eğitimde etkin oluyor, 12 sınavda nasıl etkisiz hale gelecek onu da biri bana anlatsın.

Bu sistem bu şekliyle uygulanabilir mi? kesinlikle uygulanamaz. Kervan yolda düzülür düşüncesiyle, aynı bakan, yakında değişiklik yaparsa, ona da hiç şaşırmam. Bu sistem aynen uygulanırsa, kesinlikle objektif seçici bir sonuç ortaya çıkmayacaktır. Şişirilmiş not alanlar, merdiven altı dershanelere gidenler, birde özel ders alanlar, diğerlerine tur bindireceklerdir.

Konya”da son günlerde çok ilginç olaylara şahit oluyoruz. parayı veren düdüğü çalıyor, okul isimleri değişiyor.

Ne olur okul isimlerini değiştirirken, At, Eşek, Katır, isimleri vermeyin, her okul yaptırmak isteyenin isteğini de kabul etmeyin, birde “görmemişin okulu olmuş, tutmuş tüm duvarları levhayla doldurmuş.” İsterseniz yeni isim verilen okulların levhalarını incelemeye alalım.